Zeynep Öztürk - Gülün
Adı Romanında Zaman-Mekan Anlatısı
Edebi anlatılardaki betimlemelerin zenginliği algımızın
farklı katmanlarını tetikler ve mekan üretim taktiklerimizi zenginleştirebilir.
Çalışma sonucunda edebi anlatının mekanla ilgili
betimlemeler kadar zamana dair de bilgi içerdiği anlaşılmış
Çalışma “Gülün Adı” romanının metinsel performansını
mekânsal performansa dönüştürme çabasıdır.
…mimari tasarım disiplini sonuç ürün yerine süreç odaklı
araştırmalara odaklanmaktadır.
Sürecin ön plana çıkması / temsilin ötesindeki fenomenlere
odaklanmamızı ve fenomenler arasındaki ilişkileri anlamaya dayalı bir düşünce
yaklaşımını beraberinde getirir.
Fenomenoloji insana, mekana, yaşantıya dair betimlemeleri
inceleyerek onların özünü anlamayı ve genele dair ortak sonuçlar çıkarmayı
amaçlar. Mekana içkin olan zaman bilgisi bu fenomenlerden birisidir. Bu
çalışmada zamana ait bilginin mimari tasarımda nasıl bir varoluşa sahip olduğu
sorgulanmakta…
…eserin zaman- mekânsal betimlemeleri tezin ana omurgasını
kurar
Çalışmada / kronotoplar bir gösterge olarak düşünülerek,
kavramsal gösterilenlerine ulaşma amacı güdülür. Her bir kronotopun işaret
ettiği zaman-mekânsal anlam yeni bir mekan stratejisinin basamaklarını
oluşturmada kullanılır.
Temsil-Anlatı-Zaman-Mekan Teorisi
Temsil (ing:representation); 1. Genel olarak, bir nesnenin
(söz gelimi bir kavram, kişi ya da zamanın) yerine bir başkasını koyma, geçirme
veya ikame etme.
Özne olarak insanın ön plana çıktığı 19. yüzyıldan sonra
temsilin, nesnelliği ve evrenselliği bozulmuştur
Temsil ötesi teori, coğrafi bilginin kavranması, pratiği ve
üretimine alternatif bir yaklaşım olarak İngiltere’de 1990'ların ortalarından
sonlarına kadar ortaya çıkan çeşitli çalışmalara atıfta bulunur.
Bu yaklaşım yürümek, alış veriş yapmak, bisiklete binmek,
dans etmek gibi gündelik hayatın pratiklerine karşı post-fenomenolojik bir
duyarlılık geliştirmek ile ilgilidir.
Hümanist fenomenologlar / teknolojinin yabancılaştırıcı
doğasından sık sık şikayet ederler ve yerle daha özgün ilişki kurma çağrısında
bulunurlar
Post fenomenoloji ise / yargılamak yerine anlamaya çalışır.
Toplumsal ilişkiler sisteminde anlam olayların akışı ve dönüşümü
ile paralel olarak sürekli değişendir, mimari göstergelerin anlamları statikse
gösterge hızla anlam kaybeder ve işlev kaybına uğrar.
Bu çalışmada zamanın mimarlık disiplininde nasıl ele
alınabileceği üzerine odaklanılır. “Zaman bilgisi kodlanabilir mi?”, “Zaman
mimari tasarımda stratejik bir araç olarak nasıl kullanılabilir?”, “Zaman ve
mekan bağımlı bir ilişkiyle anlamlıysa deneyimi betimleyen zaman modeli bize
mekanın modelini verir mi?” vb. sorulara yanıt aranır.
Newton’a göre gerçek zaman evrende var olan herhangi bir
somut nesneden bağımsızdır. Zaman, evrenin içindekilerden, mekandan ve
algılayanlardan bağımsızdır ve mutlak olarak akar
Anın bilgisini ilişkisel bütünlük içinde anlamaya çalışmak
ve ‘an’a ilişkin keşfetme çabası içerisinde olmak tasarım sürecinde bizi daha
duyarlı ilişkiler kurmaya yaklaştırabilir. Einstein da zamanın mutlak olduğu
fikrine karşı çıkmış ve bunu izafiyet (görelilik) teorisiyle 1905 yılında
açıklamıştır.
Mimari mekanın algılanabilmesi için zamana ihtiyaç duyarız.
Zaman ve mekan ayrı olarak düşünülemezler.
Geçmişin büyük binaları, çağdaş dünyanın gerginliklerinden
etkilenmeyen zamanın müzeleridir. Modern mimaride zamanın kademeli olarak
hızlandığını bugünün yapı bozumcu ve dikkat çeken binalarında ise daha da
hızlandığını tespit edebiliriz.
Bergson’un üzerinde durduğu zaman; kişinin ruhunda duyduğu,
sezgi yoluyla duyumsanan, ölçülemeyen ve kişiden kişiye değişen süre kavramıyla
ilişkilidir.
Ona göre gerçek zaman süredir ve süre kişinin şuuru ile
şekillenen ve o an yeniden yaratılan oluş hâlidir. Mekanda algılanan ise
olayları yine mekanda anlamlandıran kronolojik nesnel zamandır
Temelde insanlar nesnel zaman algısının yanında biyolojik ve
psikolojik zaman algılarını da kapsayan heterojen bir zaman anlayışına
sahiptir.
…zaman kavramı ancak geçmiş ve gelecek arasında hikayesel
bir örüntünün kazandırdığı anlam ile var olabilir. Post modern insan ise bu
hikayesel bütünlüğü kaybetmiştir. Elinde sadece birbiri ardına gelen kopuk,
atomize olmuş, parçalanarak birbirinden kopmuş an parçaları vardır. Herşey
şimdi ve buradadan ibarettir, geçmişin bir önemi yoktur, gelecek ise belirsiz
bir boşluktur. İnsan şimdiyi anlamlandırmak için sürekli deneyim peşinde koşar,
deneyime tapar adeta, fakat yaşanan deneyimin derinliği ve anlamı kaybolur ve
bu hız çağı ve anlamsızlık bir varoluş krizine yol açar
Mekan temel olarak çeşitli fenomenlerin etkileşimi ile
üretilir ve dönüşür
Görelilik kuramı ile gerçekliğin gözlemciye göre değişmesi
ile madde ve özne düşüncesi ayrışmaya başlar.
Mimari temsil günümüzde sonsuz ifade biçimleri
üretebilmektedir.
Anlamsal çokluk ve bu çoklukların ilişkisi, sonsuz yorumu
performansı açığa çıkartır. Edebi metinler her okuyucuyla yeniden yorumlanıp
farklı anlamlandırma ilişkilerine açık yapıtlardır,
Mekan tanımına yönelik her girişim zamanı da anlama
çabasıdır.
…bilim ve teknolojideki gelişmeler ve evrensel bilinç
düzeyinin artmasıyla zamana dair algı ve kavrayışımızda değişmektedir.
Mekan zamanla birlikte kurulmakta zaman içinde var
olmaktadır.
Sanal, fiziksellik olmadan hareket olanağı sunan bir
potansiyeldir.
…dijitalleşme ile hayatlarımız hızlıca sanallaşmaktadır.
Hatta fiziksel ve dijital deneyimi bir arada içeren fi-jital terimi hayatımıza
girmek üzeredir. Fijital kelimesi (İng:Phygital), ‘physical’ ve ‘digital’
kelimelerinin birleşiminden oluşur. Fiziksel uzay ve sanal uzayın ortak
yaşamını tanımlar.
…
Gülün Adı Romanında Zaman-Mekan Anlatısı, Yüksek Lisans Tezi,
Gebze Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder