29 Mayıs 2019 Çarşamba

MONTREUX BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ


1936 MONTREUX BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ

Türk Boğazlarından geçiş rejimini ve Boğazlar bölgesinin güvenliği işini düzenleyen bu Sözleşme 1923'de Lozan Andlaşmasıyla birlikte imzalanan Boğazlar Sözleşmesinin yerine geçmiştir.

Konuyu ilk kez 1933 Mayısında Londra Silahsızlanma konferansında ortaya atan Türkiye, daha sonra katıldığı uluslararası toplantılarda da, Boğazlar Sözleşmesinin değişmesi gerektiğini ileri sürmekten geri kalmamıştı.
İtalya 1935 Habeşistan'a saldırmış, bu arada Oniki Adayı silahlandırmağa başlamıştı. Arkasından, Almanya Ren Bölgesini yeniden asker yerleştirmiş ve Lokarno Güvenlik Anlaşmalarına son vermişti. Böylece Avrupa’daki siyasal konjoktür gergin bir duruma girince Türkiye, Boğazlar Sözleşmesinin değiştirilmesine uygun zamanın geldiğine inanmıştı. Atatürk "Avrupa durumu böyle bir girişim için elverişlidir. Bu işi kesinlikle başaracağız" demiştir.

Türk Hükumeti, İngiltere'ye haber verdikten ve Sovyetler Birliği ile sıkı danışmalarda bulunduktan sonra, 11 Nisan 1936 günü Lozan Boğazlar Sözleşmesinin imzacısı İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Bulgaristan, Yunanistan ve Romanya ile, Lozan'da görüşmelere katılmakla birlikte onu onaylamayan Sovyetler Birliği ve Yugoslavya'ya özdeş birer Muhtıra vererek, yeni bir Boğazlar Rejimini ortaya koymak üzere bir Konferans toplanmasını istemişti.

Konferansta Türkiye Delegasyonu, Dışişleri Bakanı Dr. Tevfik Rüştü Aras başkanlığında, Londra Büyükelçisi Fethi Okyar, Paris Büyükelçisi Suad Davaz, Dışişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Büyükelçi Numan Menemencioğlu, Genel Kurmay İkinci Başkanı Korg. Asım Gündüz, Türkiye'nin Milletler Cemiyeti katındaki Sürekli Delegesi ve Sivas Milletvekili Necmettin Sadak'tan oluşuyordu. Ayrıca on biri diplomat, yedisi yüksek rütbeli asker, ikisi uzman yüksek memur, dördü enformasyon işleriyle görevli olmak üzere, 24 yardımcı bulunuyordu.
Montreux Konferansı, İtalya dışında, ilgili 9 Devletin katılmasıyla, 22 Hazirandan 22 Temmuza dek bir ay sürmüş ve yeni Sözleşmenin imzalanmasıyla sona ermiştir.
9 Kasım 1936 günü yürürlüğe girmiştir.

İtalya da Sözleşmeye 2 Mayıs 1938 günü katılınca, Bağıtlı Devletlerin sayısı 10 olmuştur.

Sözleşme, 1. Maddesiyle, Boğazlarda denizden geçiş ve gidiş-geliş serbestliği ilkesini ortaya koyup bunun öbür hükümlerle düzenlendiğini belirttikten sonra, I. Kesimde Ticaret gemilerinin geçiş rejimi düzenlenmektedir.
II. Kesimde, savaş gemilerinin barışta ve savaşta geçiş rejimi, Karadeniz’de kıyısı bulunan Devletler ile bulunmayanlara göre değişiklik göstermek üzere, düzenlenmiştir.
Türkiye'nin katılmadığı bir savaşta, savaşanların savaş gemilerinin geçişi ise yasaklanmıştır.
Eğer savaş zamanında Türkiye de savaşan ise ya da Türkiye kendisini yakın bir savaş tehdidi altında görüyorsa, yabancı savaş gemilerinin geçişini Türk Hükumeti istediği gibi düzenleyecektir.
III. Kesim uçakların geçişine ilişkin tek Maddeden (Me. 23) oluşmaktadır.
IV. Kesim "Genel Hükümler" başlığı ile, Türkiye'nin 1923 Lozan Sözleşmesiyle kurulan Uluslararası Boğazlar Komisyonunun yetki ve görevlerini üstlenmesine ilişkindir.
V. Kesimdeki "Son Hükümler" ile Sözleşmenin onaylanması, yürürlüğe girişi, ona katılma ve ortadan kaldırma koşullan, süresi, değişiklik getirme hiçim ve koşulları düzenlenmiştir.
Boğazlar Bölgesinin yeniden askerselleştirilmesine ilişkin hüküm Sözleşmeye ekli Protokol'e konulmuştur. Protokol'ün 1. Fıkrası uyarınca Türkiye, Sözleşme imzalanır imzalanmaz Boğazlan askerselleştirmiştir.

Türkiye Montreux Sözleşmesini özenle uygulamıştır.
Sovyetler Birliği (…) İkinci Dünya Savaşı sona erince, önemli kimi istemlerde bulunmuştur.
Montreux Sözleşmesinin ilk 20 yıllık süresi sonunda (9 Kasım 1946) ona son vermiş de değildir. Bağıtlı bir başka Devlet de ona son vermediğinden, Sözleşme böylece 20 yıllık sürenin sonunda, 28. Madde uyarınca, ona son verilinceye değin, kendiliğinden yürürlükte kalmakta bulunmuştur.

…Sözleşmenin üzerinden 45 yılı aşan bir zaman geçtiğinden, onun kimi hükümleri (Milletler Cemiyeti ile ilintili Maddeler, savaş gemilerinin tanımı, Japonya'nın üyelik durumu vb.) bugün varoluş nedenini yitirmiştir. Ayrıca, 2. Dünya Savaşından sonra Boğazlar konusuna yakın ilgi gösteren Amerika Birleşik Devletleri Sözleşleşmenin imzacıları içinde değildir.
Öte yandan, Boğazlardan geçişlerde kılavuz almanın isteğe bağlı kalması (Md. 2), 2. Dünya Savaşından beri büyük oranda artan trafik sonucu durmadan kazalara, yangınlara neden olmaktadır. Bunun yanı sıra Boğazlarda kirlenme artmış, balıkçılık olanakları azalmıştır. Kılavuz ve remorkör için saptanan harçlar da (Ek. 1) günümüzün koşullarına uymamaktadır.

Montrö Sözleşmesinin 60 yıllık uygulanması dolarken yeni sorunlar ortaya çıkmıştır. Bunların en önemlisi ticaret gemileri trafiğinin artması pek çok kazalara neden olmuş, özellikle tankerlerin geçişi İstanbul'u yangınlarla karşı karşıya bırakmıştır. 1994 yılında bir yabancı tankerin yanması üzerine hükümet, Montrö 'nün verdiği yetkiye dayanarak daha güvenli (safcty passage) bir geçiş için ilk kez bir Tüzük (Regulation) çıkarmak zorunda kalmıştır (s. 508).


Boğazlar Rejimine İlişkin Sözleşme

Montreux, 20 Temmuz 1936

İşbu Sözleşmenin 24 Temmuz 1923 günü Lozan'da imza edilmiş olan Sözleşmenin yerine geçmesine karar vermişler…

Madde 1. Bağıtlı Yüksek Taraflar Boğazlarda denizden geçiş ve gidişgeliş serbestliği ilkesini kabul eder ve doğrularlar.

Kesim 1

Ticaret Gemileri

Madde 2. Barış zamanında, ticaret gemileri, bayrak ve yükü ne olursa olsun, gündüz ve gece, aşağıda 3. Maddenin hükümleri saklı kalmak üzere, hiç bir işleme [formalite] bağlı olmadan Boğazlardan geçiş ve geliş gidiş tam serbestliğinden yararlanacaklardır. Bu gemiler Boğazların hiçbir limanında durmaksızın transit olarak geçerlerse, Türk Makamlarınca alınması işbu Sözleşmenin 1. Ekinde öngörülen resim ya da harçlardan [charges] başka hiç bir resim ve harca bağlı tutulmayacaklardır.

Kılavuzluk ve römorkaj isteğe bağlı kalır.

Madde 3. Ege Denizinden ya da Karadeniz’den Boğazlara girecek her gemi, uluslararası sağlık hükümleri çerçevesinde Türk yasalarıyla [Reglements] konulmuş sağlık denetiminden geçmek için, Boğazların girişine yakın bir sağlık Merkezinde duracaktır.

Madde 4. Savaş zamanında Türkiye savaşan değilse, ticaret gemileri, bayrak ve yük ne olursa olsun, 2. ve 3. Maddelerde öngörülen koşullar içinde, Boğazlardan geçiş ve gidişgeliş serbestliğinden yararlanacaktır.
Kılavuzluk ve römorkaj isteğe bağlıdır.

Madde 5. Savaş zamanında, Türkiye savaşan ise, Türkiye ile savaş durumundaki bir ülkeye ilintili olmayan ticaret gemileri, düşmana hiç bir biçimde yardım etmemek koşulu ile, Boğazlarda geçiş ve gidişgeliş serbestliğinden yararlanacaktır.

Madde 6. Türkiye, kendisinin pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidiyle karşılaştığı kanısında bulunduğu zamanda da 2. Madde hükümlerinin uygulanması sürdürülecektir.

Kılavuzluk, hu durumda, zorunlu kılınabilecek, ancak ücret alınmayacaktır.

Madde 7. "Ticaret Gemileri" deyimi işbu Sözleşmenin II. Kesiminde yazılı olanların dışındaki tüm gemileri kapsamı içine alır.

Kesim II

Savaş Gemileri

Madde 8. İşbu Sözleşme uyarınca savaş gemileri ve onların nitelikleri [specifications] ile tonajlarının hesabı için geçerli olacak tanım Sözleşmenin II. Ekinde gösterilen tanımdır.

Madde 9. Savaş donanmasının, sıvı olsun olmasın, yakıt taşıma için yapılmış olan yardımcı gemileri [Batiments auxiliaires] 13. Maddede öngörülen önbildirime bağlı tutulmayacak ve, Boğazlan ayrı ayrı geçmek koşulu ile, 14. ve 18. Maddeler gereğince sınırlandırılmış tonajların hesabına girmeyecektir. Bununla birlikte, öbür geçiş koşulları konusunda savaş gemileri gibi işlem görecektir.

Madde 10. Barış zamanında hafif su üstü gemileri [batiments Iegers de surface] küçük savaş gemileri [petits navires de combat] ve yardımcı gemiler Karadeniz’de kıyısı olan Devletlere ilintili bulunsunlar ya da bulunmasınlar, bayrakları ne olursa olsun, hiç bir resim ve yükleme bağlı tutulmadan Boğazlardan geçiş serbestliğinden yararlanacaklardır.

Madde 11. Karadeniz’de kıyısı olan Devletler 14. Maddenin 1. Fıkrasında yazılı tonajdan yüksek bir tonajda bulunan savaş hattı gemilerini [batiments de ligne ], Boğazlardan, birer birer ve yanlarında en çok iki torpito [torpilleur] olmak koşulu ile, geçirmek iznine sahiptirler.

Madde 12. Karadeniz’de kıyısı bulunan Devletler, bu Deniz dışında yaptırdıkları ya da satın aldıkları denizaltı gemilerini, eğer tezgâha konulma ya da satın alma işinden Türkiye'ye zamanında haber verilmişse, üslerine katılmak üzere, Boğazlardan geçirmek hakkına sahip olacaklardır.

Gerek birinci, gerek ikinci durumda denizaltı gemileri Boğazlardan birer birer, gündüz ve su üzerinden geçecektir.

Madde 13. Savaş gemilerinin Boğazlardan geçmesi için Türkiye Hükümetine diplomasi yolu ile bir ön bildirim yapılması gerekir. Bu ön bildirimin normal süresi 8 gün olacaktır; ancak Karadeniz’de kıyısı bulunmayan Devletler için hu sürenin 15 güne çıkarılması umut edilir.

Madde 14. İşbu Sözleşmenin 11. Maddesinde ve III. Ekinde öngörülen durumlar kapsam dışı kalmak üzere, Boğazlarda transit olarak bulunabilecek tüm yabancı deniz kuvvetlerinin en yüksek tonaj toplamı 15.000 tonu geçmeyecektir.

Madde 15. Boğazlarda transit olarak bulunan savaş gemileri, taşımakta bulunabilecekleri hava ulaşım araçlarını [aeronefs] hiçbir durumda kullanamazlar.

Madde 16. Boğazlarda transit olarak bulunan savaş gemileri, hasar ya da deniz arızası durumları kapsam dışında kalmak üzere, geçişleri için gerekli sürelerden fazla Boğazlarda kalamazlar.

Madde 17. Yukarıdaki Maddelerin hükümleri, herhangi bir tonaj ya da bileşime sahip bir deniz kuvvetinin, Türkiye Hükümetinin çağrısı üzerine, Boğazlardaki bir limana sınırlı bir süre için bir nezaket [cour toisie] ziyaretinde bulunmasına engel olmaz.

Madde 18. 1 – Karadeniz’de kıyısı bulunmayan Devletlerin barış zamanında bu denizde bulundurabilecekleri tonaj toplamı şöylece sınırlandırılmıştır:
a) Aşağıdaki (b) Fıkrasında öngörülen durum kapsam dışında kalmak üzere, söz konusu Devletlerin toplam tonajı, 30.000'i aşmayacaktır.
b) Eğer herhangi bir zamanda Karadeniz’in en güçlü donanmasının tonajı, işbu Sözleşmenin imzası gününde bu Denizde en güçlü olan donanmanın tonajını en az 10.000 ton aşarsa, (a) Fıkrasında yazılı olan 30.000 tonajlık toplam o ölçüde ve en çok 45.000 tona varıncaya değin, artırılacaktır. Bu amaçla, her kıyı Devleti, işbu Sözleşmenin IV. Eki uyarınca, Türk Hükümetine her yılın 1 Ocak ve 1 Temmuz günlerinde Karadeniz’deki donanmasının tonaj toplamını bildirecek ve Türk Hükümeti de bu bilgiyi öbür Bağıtlı Yüksek Taraflar ile Milletler Cemiyeti Genel Sekreterine iletecektir.
c) Karadeniz’de kıyısı bulunmayan Devletlerden herhangi birinin bu Denizde bulundurabileceği tonaj yukarıdaki (a) ve (b) Fıkralarında yazılı tonajın üçte ikisini geçmeyecektir.
d) Bununla birlikte, Karadeniz’de kıyısı bulunmayan bir ya da bir kaç Devlet bu Denize insancıl bir amaçla deniz kuvvetleri göndermek isterse, toplamı hiç bir durumda [hypothese] 8.000 tonu geçemeyecek olan bu kuvvetler, işbu Sözleşmenin 13. Maddesinde yazılı ön bildirime gerek olmaksızın (…)  Türk Hükümetinden alacakları izin üzerine Karadeniz’e girebilecektir.
2. Karadeniz’de bulunmalarının amacı ne olursa olsun, kıyısı bulunmayan Devletlerin savaş gemileri hu Denizde 21 günden çok kalamayacaktır.

Madde 19. Savaş zamanında, Türkiye savaşan değilse, savaş gemileri 10-18. Maddelerde belirtilen koşullar içinde, Boğazlardan tam bir geçiş ve gidişgeliş serbestliğinden yararlanacaktır.
Bununla birlikte, savaşan herhangi bir Devletin savaş gemilerinin Boğazlardan geçmesi yasak olacaktır.

Madde 20. Savaş zamanında Türkiye savaşan durumda ise, 10-18. Maddeler hükümleri uygulanmayacaktır; savaş gemilerinin geçmesi tümüyle Türk Hükümetinin kararına bağlı olacaktır.

Madde 21. Türkiye, kendisini pek yakın bir savaş tehlikesi tehdidiyle karşılaştığı kanısında ise, işbu Sözleşmenin 20. Maddesi hükümlerini uygulamak hakkına sahip olacaktır.

Madde 22. İçinde veba, kolera, sarıhumma, lekelihumma ya da çiçek olayları olan ya da içinde 7 günden az bir zamandan önce hastalıklar görülmüş bulunan savaş gemileri ile bulaşık limandan 24 saatin beş katından az bir zamandan beri ayrılmış olan savaş gemileri, Boğazlan karantina altına geçecek ve, Boğazların bulaştırılmasına olanak vermemek için, gerekli korunma önlemlerini gemi araçlarıyla almak zorunda olacaktır.

Kesim III

Hava Ulaşım Araçları

Madde 23. Sivil hava ulaşım araçlarının Akdeniz ile Karadeniz arasında geçişini sağlamak için, Türk Hükümeti Boğazların yasak bölgeleri dışında bu geçişe ayrılan hava yollarını gösterecektir.

Kesim IV

Genel Hükümler

Madde 24. Boğazlar Rejimine ilişkin 24 Temmuz 1923 günlü Sözleşme uyarınca kurulmuş olan Uluslararası Komisyonun yetkileri Türk Hükümetine geçirilmiştir.

Kesim V

Son Hükümler

Madde 26. İşbu Sözleşmede en kısa bir zamanda onaylanacaktır.

Madde 27. İşbu Sözleşme, yürürlüğe girişinden haşlayarak, 24 Temmuz 1923 günlü Lozan Barış Andlaşmasının imzacısı herhangi bir Devletin katılmasına açıktır.

Madde 28. İşbu Sözleşme, yürürlüğe girdiği günden haşlamak üzere, 20 yıllık bir süre için geçerli olacaktır.

Bununla birlikte, işbu Sözleşmenin 1. Maddesinde doğrulanan geçiş ve gidişgeliş serbestliği ilkesinin süresi sonsuzdur.

Söz konusu 20 yıllık sürenin sona ermesinden iki yıl önce hiçbir Bağıtlı Yüksek Taraf, Fransız Hükümetine bir sona erdirme ön bildirisi vermemişse, Sözleşme sona erdirici bir ön bildiri gönderilmesi gününden haşlamak üzere, 2 yıl geçinceye dek yürürlükte kalacaktır.

Madde 29. İşbu Sözleşmenin yürürlüğe girmesinden haşlayarak her beş yılın sonunda Bağıtlı Yüksek Taraflardan her biri, Sözleşmenin bir ya da bir kaç hükmünün değiştirilmesini önerme girişiminde bulunabilir.

Montreux'de, 20 Temmuz 1936 günü, 11 örnek olarak düzenlenmiştir.

EK 1
1. İşbu Sözleşmenin 2. Maddesi uyarınca alınabilecek olan resimler ve harçlar aşağıdaki çizelgede gösterilenler olacaktır. Türk Hükümetinin hu resim ve harçlardan kabul edebileceği indirimler, bayrak farkı gözetilmeksizin, uygulanacaktır.

a) Sağlık kontrolü: 0.075 (Frank, (Şu sırada 100 kuruş yaklaşık 2,5 Franktır))

c) Kurtarma hizmeti: Bu, Kurtarma sandalları, halat bağlayıcı roket İstasyonları, Sis düdükleri, Radyo farlar ile (b) Fıkrasına girmeyen ışıklı Şamandıralar ya da o türden başka tesisleri de kapsamı içine alır: 0.10 Frank

2. İşbu Ekin 1. Paragrafına bağlı çizelgede gösterilen resimler ve harçlar Boğazlardan iki kez geçiş içindir (gidiş-dönüş).

3. Eğer bir ticaret gemisi gidiş geçişinde, dönmeyeceğini bildirirse, işbu Ekin 1. Paragrafının (b) ve (c) Fıkralarında yazılı resim ve harçlar konusunda tarifenin yansını ödeyecektir.

EK II
"Ton" terimi, "metrik ton" denilmedikçe, 1.016 Kilogramlık (2.240 librelik) bir tonu belirler.
(gemilerle ilgili teknik bilgiler)

EK III
Japonya donanmasına ait üç Okul Gemisinden iki geminin Boğazlardaki limanları birlikte ziyaretine izin verilmesi kararlaştırılmıştır.

EK IV
1. İşbu Sözleşmenin 18. Maddesinde yazılı Karadeniz’de kıyısı bulunan Devletlere ilintili donanmaların tonaj toplamının hesabına girecek gemilerin sınıfları ve alt sınıfları…

Protokol

Bugünkü Sözleşmeyi imza ettikleri sırada, aşağıda imzalan bulunan yetkili Temsilciler, Hükümetlerini yükümlülük altına sokarak, aşağıdaki hükümleri kabul ettiklerini açıklarlar:
1. Türkiye, anılan Sözleşmenin giriş kesiminde tanımlanan Boğazlar Bölgesini hemen yeniden askerselleştirebilecektir [ remilitariser].
2. 15 Ağustos 1936 gününden başlayarak, Türk Hükümeti, bu Sözleşmede belirlenen rejimi geçici olarak uygulayacaktır.
3. İşbu Protokol bugünden başlamak üzere geçerli olacaktır.
Montreux'de, 20 Temmuz 1936 günü düzenlenmiştir.
...

Künye
Soysal, İsmail (2000), Türkiye’nin Siyasal Andlaşmaları (1920-1945) 1. Cilt (3. Baskı), Türk Tarih Kurumu, Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder