...hepimiz yüzyıllardır aynı şeyleri görüyoruz ama bunları bize ilk kez Kafka fark ettirmiştir.
Kafka'nın bir çok metni geleceğe gönderme yapar. (s. 47)
...yeteneğinin tek bir açıklaması vardır: Derin acısı. Açıkça çözülemeyen başka bir özelliği ise: Acı çeken Kafka ve kendisiyle uzlaşmaya çalışan, bu yazının öznesi olan Kafka'dır.
...Dava yalnızca bu acının içinde geçer. (s. 48)
Bu acı hayal ürünü değildir. Okur, Kafka'nın kendi acısı yüzünden düştüğü tuzağa (!!!) düşmez,
Kafka'nın çilekeş olmak için düştüğü tuzağa hiçbir okur düşmez/düşemez.
O gerçek bir çilekeştir ve İsa'nın çarmıha gerilmiş imgesinde çektiği gibi acı çeker. Ama gerçek çilekeş kimdir? Açık bir yaraya sahip olan insan.
Biraz babası, biraz hayatı, biraz da kendi yüzünden çarmıha gerilmiş bir çilekeş gibidir o.
Kafka'nın yapıtlarında gizem barındırmayan tek bir cümle yoktur. Bu rahatsız edicidir ama benim Kafka'da sevdiğim bir özelliktir. (s. 49)
O, insanları umutsuzca kendine inandırmak ister...
Onun acısı gerçektir.
Kafka bizi aldatmaya çalışmaz.
Kafka insanların gerçek yüzünü nasıl görebileceğini keşfetmiştir.
Şato'da duyduklarınız her zaman duyabileceğiniz şeyler değildir. Duymadıklarınızsa, önemli ve ilgilendiğiniz konuşmalardır.
Çeviren: Hatice Utkan
Notos, sayı 12, 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder