3 Haziran 2015 Çarşamba

İsmet Özel – Ve’l-Asr

İsmet Özel – Ve’l-Asr

Aynı sapa (hatta aynı sopa) bağlıyız; ama en yakın çevremiz bomboş.

İyi şeyleri kabul etme / sunulan iyi şey, tuzağa konulmuş yemden başka bir şey olamaz.

Bize iyidir diye sunulan şeyleri kabul etmeme yönünde iradi bir kararlılık gösterme hassasiyetimize mukabil kötü şeyleri reddetmek yönünde geniş bir hareket serbestisine sahibiz.
Kötüyü reddetme tavrımız içinde bulunduğumuz ortamın niteliğini anlama fırsatını sağlayacaktır.

Diktatörün nefretle hükmettiği gibi, kapitalist toplumun sıradan insanı da nefretle itaat ediyor. Kapitalist toplumda her birey küçük bir diktatör.

Anahtar kelime mensubiyet. Hayatımızdaki tamirat mensubiyet suretiyle başarılacak.

Modern yaşama biçimi insan elinden çıkma kurumların içini boşalttı. Biz bütün bu kurumların içindeyiz, ama bu kurumlara mensup değiliz.

“Felsefe dünyayı olduğu gibi bırakır.”

“Ne kadar biliyorsak o kadar güçlüyüz.”

Ama bilgideki artış yeni çağın başından beri güce bağımlı kılınmıştı.
Gücümüz yettiği kadar biliyoruz.

Popüler kültür / harç-ı âlem anlayış alanı demektir.

…düşünceler düşünce olarak kalmadıkları, düşünce dışı bir şeye dönüştüğü zaman bir işlem görüyor. O halde düşünce özgürlüğünü savunuyorum diyenler düşünceden öte bir şeyin özgürlüğünü savunuyor.

Başka bir şey istendiği için düşünce özgürlüğünü bahane ediyor.

Modernleşmenin yan ürünlerinden biri olarak sosyalizm / dünya sisteminin hesabını görmeye yönelik değildi.
(Kapitalimle) aynı temeli / rasyonalist temeli paylaşıyorlardı.

Birini anlamak onun yanında yer almak demeye gelir.

Bir insan İslâm’ı anladığı, İslâm sorumluluğunu üstlendiği için Müslümandır.

Bilim sadece kendine mahsus özelliklerine intibak eden işlevleri yerine getirmekle kalmayıp insanı ilgilendiren her alanda söz sahibi olmaya kalkışınca hak etmediği bir güç kullanımı ortaya çıkıyor. Zorbalığın bir kısmı buradan doğuyor.

Bir şey ne ise o değildir, ne değilse odur.

Osmanlı devleti ömrünü uzatabilmek için topraklarını kaybede kaybede yaşama yolunu seçmişti. Türkiye cumhuriyeti / toprak feda edemediği için kültürel değerlerini feda etti. Müslümanlığını pazara çıkardı. (s. 75)

Bir topluluğun direncini kırmak üzere devreye sokulan bir korku terör. Yani terörün ortaya çıktığı durumlar o topluluğun belli bir konuda direnç gösterdiği durumlardır.

Ahlaki zaafımızı giderici akli tedbirleri bir türlü alamıyoruz.

Bir iktidar ancak dayanaklarından mahrum bırakılırsa çöker.

Türkiye’ye bakın rezalet ortada, ama kimsenin rezil olduğu yok. (s. 114)

…birlikte yaşamaya katkıda bulunacaksam bunu bir başkasının yaşaması için kendi yaşama alanımda ona bir yer sağlamakla başarabilirim.

---

Şule Yayınları
1996


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder