George Pattison – Heidegger ve Dönüş Meselesi
Mukadder kılma, gönderme, Almanca Geschick, sözcüğünü karşılamaya çalışır, sözcük hem ‘kader’ hem de ‘uygunluk’ ya da ‘yeterlilik’ gibi çifte bir anlama sahiptir ve Heidegger, sözcüğü kullanırken bu anlamların her ikisinin de işitilmesini amaçlar. Dolayısıyla ‘mukadder kılma’ sadece dünya üzerine dışarıdan zorla kabul ettirilen bir kader ya da talih değildir, daha çok dünyanın varolduğu tarzda onun kendini vermesini ve kendini açmasını onu kabul edenlerin yeteneklerine / yeterliliklerine göre uyarlayarak Varlık bakımından bir kendini uyarlama düşüncesini çağrıştırır.
Bize düşen, Varlık hakkında açık ve seçik bilgi edinmek değil, fakat ‘bekleyen’ düşünerek onu temellendirmek suretiyle Varlığın vücuda (huzura) gelişine dikkat kesilen birisi olmaktır.
Öz
…bir şeyin ne ise o olduğu (onu o şey yapan) şey anlamına değil, fakat ayrıca bir şeyin gidişatını takip ettiği yol, zamanla olduğu şeu olarak kaldığı tarz anlamına da geldiğini gösterecektir.
Heidegger’in birçok kez söylediği gibi düşünülmesi en zor olan en basit şeylerdir ve en uzak olan en yakın şeylerdir – yine de onun felsefesinin bizi yönlendirmek istediği tam da budur.
‘Varlık ve Zaman’ düşme açısından insanlık durumuna dair fenomenolojik bir çözümleme sunmuştur. Boş konuşma, endişe, kaygı, kararlılık, ölüm, suçluluk ve geçmiş hal ve geleceğin, Dasein’ın kendisini Varlığa fırlatmasını sağlayan bir ufukta tekrar tekrar terkip edildiği belirleyici görüş anı. Buna karşılık sonraki felsefe daha az cüretkârca konuşur, pathos’una çekilme ve bekleme renkleri hakimdir ve insan artık endişeyle yarılan ve hiçlikle karşılaşan varoluşsal bir kahraman değildir, fakat (terennümü) yer, gök, ölümü ve tanrısal varlıklarla çevrili ruhani bir yurdun neşeli şarkısına uyarlanmış dağ yollarında gezgin, Varlığın çobanıdır.
Martin Heidegger
Hazırlayan: Ahmet Aydoğan
Say Yayınları, 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder