19. YÜZYIL FELSEFESİ
Aydınlanmayla birlikte, dikkatler doğayı büyük bir başarıyla
fethetmiş olan zihnin yapı ve karakteri üzerine yöneldi
…idealizm üç ana öncülü: beşeri, benlik ve onun özbilinci /
2) Dünya bir bütün olarak tinsel bir yapıdadır; onun bir tür kozmik benlik
olarak anlaşılması gerekir. 3) önem arz eden yegâne şey, iradi ve ahlaki
öğedir.
Fichte’nin Kant yorumu / O, bizim dünyayı, içinde kendimizi
göstermek ve ispatlamak için kurduğumuzu veya inşa ettiğimizi söylemekteydi.
(Schelling) Dünyayı tesis eden veya yaratan, birlikli bir
“irade” veya “tin” olarak hepimizdik.
Hegel / Mutlak ya da Bütün’ün, statik bir şey olmayıp, gelişmeye
tabi olduğunu” söyledi.
19. yüzyıl felsefesinin / irrasyonel kısmı vardır.
Kierkegaard, Hegel’in rasyonalizmini alaya aldı
Schopenhauer da gerçekliğin / akıldışı olduğunu ileri sürdü.
Nietzsche de akli olmayan bir insan doğası anlayışını öne
çıkartır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder