Umberto Eco - Yorum ve Aşırı Yorum
Tümel, bütüncül
düşünce üretimine karşı olarak, düşüncenin minimal, parçalara odaklanarak
“ilerlemesi,” modernler tarafından istenen ve desteklenen ana akımdır. Yani
derler ki Heidegger’in Varlık ve varoluşu “keşfetme” çabaları anlamsız ve boş
işlerdir önemli olan temel kavramları temellendirmek değil, farklı anlamları ve
anlam bağlamlarını kapsayan, kabul eden yorumlardır. Modernlerin son asırdaki
başlıca savunucularından biri olan Eco, gerek edebiyat gerekse popüler kültür
okumalarında benzer bir tavrı sahiplenir (zaten göstergebilim bununla
ilgilidir; yorum ve yeniden yorum). Edebi metinlerin sürekli yeniden
yorumlanması, anlamlarının sürekli yeniden inşa edilmesi ne kadar mümkün ve ne
kadar doğru?
Bu bağlamda Eco’nun
eşelediği sorular, metnin anlamının bir sınırı var mıdır? Eco diyor ki metnin
anlamının sınırını metin belirler. Yani bir şey demiyor.
GİRİŞ (Stefan Collini)
…
YORUM VE TARİH (Umberto Eco)
Açık Yapıt / estetik değeri olan metinlerin okunmasında
yorumcunun etkin rolünü savunuyordum.
(okurlarım) önerdiğim açık uçlu okumanın, yapıtın meydana
çıkardığı (ve onu yorumlamaya yönelik) bir etkinlik olduğu gerçeğine gereken
önemi vermediler.
Her düşünme tarzı, kendini rasyonel olarak değerlendiren bir
başka düşünme tarzının tarihsel modeli tarafından irrasyonel olarak
görülmüştür.
Felsefi kavramları anlamanın bir yolu, çoğunlukla
sözlüklerin sağduyusuna başvurmaktır.
Yunan filozoflarına uzanan Yunan rasyonalizminde bilgi,
nedenleri anlamak anlamına geliyordu.
Dünyayı nedenler açısından tanımlayabilmek için doğrusal bir
zincir fikri geliştirmek zorunludur
Gnostik kendisini dünyada bir sürgün olarak, bir mezar ve
bir hapishane olarak tanımladığı kendi bedeninin bir kurbanı olarak
değerlendirir.
Dünyaya fırlatılıp atılmıştır ve oradan bir çıkış yolu bulmak
zorundadır.
Güç, başkalarını, insanın siyasal bir gizi olduğuna
inandırmaktan geçer. Georg Simmel şöyle düşünür:
Giz insana ayrıcalıklı bir konum sağlar; giz salt olarak
toplumca belirlenmiş bir çekim gücü oluşturur.
…
METİNLERİ AŞIRI YORUMLAMA (Umberto Eco)
…iki şey bazen tutumları, bazen şekilleri, bazen belli bir
bağlamda birlikte belirdikleri için benzerdirler. Bir tür ilişki
belirlenebildiği sürece, ölçütün önemi yoktur.
Benzerlikten semiosis’e böylesi bir geçiş otomatik olarak
gerçekleşmez.
Bu kalem şu kalemin benzeridir; ancak bundan, ilkini
göstermek üzere ikinci kalemi kullanabileceğim sonucunu çıkaramam
Köpek sözcüğü köpeğe benzemez.
Hermetik düşünce, bir yanlış geçişlilik ilkesinden
yararlanmıştır; bu ilkeye göre, eğer A’nın B’yle bir x ilişkisi, B’nin de C’yle
bir y ilişkisi varsa, o zaman A’nın C’yle bir ilişkisi olması gerekir.
Corpus Hermeticum un çok eski bir metin olmadığına
inanmamızın makul bir nedeni var: Corpus’un MS onuncu yüzyılın sonundan önceki
elyazmalarının varlığına ilişkin herhangi bir filolojik kanıt yok elimizde.
Şiirinin, harfi anlamın ötesinde ("sotto il velame
delli versi strani”) aranması gereken harfi olmayan bir anlamı ilettiğini
söyleyen ilk kişinin Dante olduğunu unutmayalım.
…gül hemen hemen bütün mistik geleneklerde, tazeliğin,
gençliğin, kadın zarafetinin ve genel olarak güzelliğin bir simgesi,
eğretilemesi, alegorisi ya da teşbihi olarak belirir.
…
YAZAR İLE METİN ARASINDA (Umberto Eco)
İtalyan romantizminin en güzel ve en ünlü şiirlerinden biri,
Leopardi’nin “A Silvia” sıdır.
Şiirde ilginç olan nokta, ilk kıtanın Silvia ile başlayıp
salivi ile bitmesidir ve salivi, Silvia’ nın kusursuz bir anagramıdır.
Kitabına Gülün Adı başlığını koyan bir yazar, bu başlığın
çok çeşitli yorumlarıyla karşılaşmaya hazır olmalıdır.
"Gül öylesine anlam yüklü, simgesel bir nesnedir ki,
neredeyse artık hiçbir anlamı yoktur
…ampirik yazarların özel
yaşamı metinlerinden daha anlaşılmaz
…
PRAGMATİSTİN
YOLCULUĞU (Richard Rorty)
…
AŞIRI YORUMUN SAVUNUSU (Jonathan Culler)
…edebiyat yapıtlarının yorumlarının üretilişi, edebiyat
çalışmalarının en yüce hedefi olarak düşünülmemelidir, hele tek hedefi olarak
hiç düşünülmemelidir
…
PALİMPSEST TARİH (Christine Brooke-Rose)
…
YANIT (Umberto Eco)
Bir metnin nasıl işlediğine karar vermek, metnin çeşitli
yönlerinden hangisinin onun tutarlı bir yorumu için ilintili ya da ilişkili
olduğuna ya da olabileceğine, hangilerinin marjinal kaldığına ve tutarlı bir
okumayı desteklemediğine karar vermek demektir.
…kuramsal bilinç daha sonraki okumalarımın zevkini ve
özgürlüğünü azalttı mı? Hiç de değil.
…
Interpretation and
Overinterpretation
Türkçeleştiren: Kemal Atakay
6. basım, 2012, Can Yayınları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder