8 Haziran 2018 Cuma

Giresun'da Sosyal, Ekonomik, Siyasi ve Kültürel Yaşam 1945-1960


Aydın Gülşen - Giresun'da Sosyal, Ekonomik, Siyasi ve Kültürel Yaşam 1945-1960

Literatür taraması yapıldığında yerel tarih ile ilgili mevcut çalışmaların sayısının azlığı dikkati çekmektedir.

Araştırmanın sınırlarının belirlenmesinde, Türkiye tarihi bakımından önemli bir yere sahip olan “Çok Partili Hayata Geçiş Süreci” esas alınmıştır.

Ada, Giresun âdet, gelenek ve görenekleri içinde günümüzde de önemli bir figür olarak yer almaktadır (s. 11).

Dağları
Giresun merkezde Çaldağı (2.035 m)
Alucra’da Düzdağı (2.350 m), Hasandağı (2.776 m),
Çanakçı’da Sis Dağı (2.182 m)
Dereli’de Kızıldağ (2.665 m), Karagöl Dağı (3.107 m) Kılıçdağı (3.040 m), Kırklar Dağı (3.038 m)
Şebinkarahisar’da Tutak Dağı (2.637 m)

Önemli Yaylaları
Kümbet, Koçkayası, Bektaş, Sis Dağı, Kulakkaya, Karagöl, Göl yanı

Beşeri Durum
Giresun’daki ilk ortaokul, Meşrutiyet yıllarında açılmış.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında (…) yetişkinlerin de eğitimi için birtakım tedbirler alınmasına ihtiyaç duyulmuştur. Türkiye’de bir döneme damgasını vuran Köy Enstitüleri ve Halkevleri gibi önemli işlevleri bulunan kurumlar, böyle bir arayışın sonunda ortaya çıkmıştır (s. 48).

1945 yılı itibarıyla Giresun’un sahil ilçelerinden, Beşikdüzü Köy Enstitüsünde 145 öğrencinin öğrenim görmekte (idi)…

Halkevleri faaliyet gösterdiği dönemde CHP ile özdeşleşmiş ve Halkevlerinin açılması, faaliyetleri ve programları CHP’nin sıkı kontrol ve denetimi altında yürütülmüştür.

Giresun Halkevi tarafından 1 Eylül 1933 tarihinden itibaren yayınlanmaya başlanan Aksu Dergisi çalışmalarını kamuoyuna duyurmanın ötesinde, bilgi ve fikir verme işlevini de üstlenmiştir. Nitekim Aksu Dergisi millî meselelerin yanında, sanat çalışmalarına, dil meselelerine de yer vermiştir.

Halk Bilimi
Giresun’daki adıyla “Mart Bozma”, “Mart Kırma”, “Yılbaşı Bozma” gibi adlarla anılan yeni yıl töreni (…) “eski hesap” 1 Martta yeni yıl kutlanmaktadır (s. 81).

Evlenme
Kız istemede gelin adayı misafirlere hizmet eder, sorulan sorulara cevap verir.
(Söz kesildikten sonra) Kızın nüfus kâğıdı bir mendile kurdelelerle sarılarak oğlan tarafına verilir.
Düğüne Salı günü başlanır.
Çarşamba günü oğlan tarafı gelini giydirmeye gider. Çarşamba gecesi gelinin eline kına yakılır.
Perşembe günü gelin alma günüdür. Sabahleyin güveyilik bohçası baklava ile birlikte erkek evine gönderilir. Damat da sağdıçla birlikte hamama gider ve gönderilen kıyafetleri giyer.

…evlilik törenleri bir nevi halk tiyatrosudur (s. 85).

Türkiye, İkinci Dünya Savaşı’na fiilen katılmamakla birlikte, her an savaşa girecekmiş gibi, orduyu teyakkuz durumunda bekletmek durumunda kalmış (…) Seferberlik kapsamında yetişkin nüfusun silâhaltına alınmasıyla tarım sektöründe büyük bir kriz yaşanmış ve buğday üretiminde % 50’ye varan bir düşüş meydana gelmiştir. Buna olumsuz iklim şartları da eklenince tüm ülkede ciddi kıtlıklar yaşanmış ve temel gıda maddelerinin temininde bile büyük zorluklarla karşılaşılmıştır (s. 109).

İkinci Dünya Savaşı yıllarında uygulanan sosyal ve ekonomik politikaların en önemlilerinden birisini Milli Korunma Kanunu oluşturmaktadır (s. 111).

Milli Korunma Kanunu, devletin ekonomiye müdahalelerine de meşruiyet kazandırmıştır.

İkinci Dünya Savaşının yaşandığı günlerin önemli düzenlemelerinden bir diğeri de “Varlık Vergisi Kanunu” olmuştur. Bu vergi, 11 Kasım 1942 ile 15 Mart 1944 tarihleri arasında on altı ay süreyle yürürlükte kalmasına rağmen, toplum üzerindeki etkileri çok daha uzun bir dönem hissedilmiştir.

Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu
Tasarı, 01 Ocak 1945’de hükümetin önüne geldiğinde, parti içinde hemen engelleme ve eleştirilere hedef olmuştur.

Giresun milletvekilleri İsmail Sabuncu ve Hasan Vasıf Somyürek’in Giresun bölgesinde yaptıkları incelemeler sonucunda hazırladıkları 1942 tarihli bir rapora göre, sahil kesimlerinde gıdasızlık yüzünden salgın halinde hastalıkların baş gösterdiği anlaşılmaktadır (s. 124).

Arazi yapısının engebeli oluşu tarım, sanayi ve ulaşım için elverişsiz bir ortam yaratmaktadır.

…sahil kesiminden başlayarak iç kısımlara doğru 20-30 km boyunca yoğun şekilde fındık üretimi yapılmakta, ancak bilimsel yöntemlerle gerekli ıslah çalışmaları yapılmadığından, bir dekara düşen fındık üretimi de çok düşük seviyede gerçekleşmektedir.

…orman kenarındaki yerleşim yerlerinde ahşap evler çoğunluktadır. Ancak genelde, evlerde kullanılan ana malzeme taş olmuştur.

Mısır, kıyı bölgesinin yaygın bir ürünüdür. Hemen hemen her çiftçi ailesi arazisinin uygun bir bölümünü kendi tüketim ihtiyacını karşılamak maksadıyla mısır ekimi için ayırmıştır. Mısırın tanesi yemeklik sapı da hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.
Hububat ekim ve üretiminde mısırdan sonra buğday ve arpa gelmektedir. Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerinde yetiştirilen arpa ve buğdayın tüketimden arta kalan bölümü satışa sunulmaktadır.
Bakliyat arasında en fazla üretimi yapılan ise fasulyedir.
Giresun ilinde endüstri bitkisi olarak çay, patates, tütün, kenevir ve yumrulu bitkilerden sarımsak ve soğan yetiştirilmektedir.
Giresun’da tarımsal faaliyetler ağırlıklı olarak fındık tarımı üzerinde yoğunlaşmıştır (s. 151).

Giresun’da genellikle Dereli, Alucra ve Şebinkarahisar ilçelerinde yoğun olmak üzere, tüketime yönelik olarak hayvancılık yapılmaktadır.
Giresun’da arıcılık faaliyetlerinin geçmişi çok eskilere dayanmaktadır. Bununla birlikte fenni kovan kullanımına 1960’lı yıllardan sonra başlanmıştır (s. 167).

Giresun, Türkiye’nin önemli balıkçılık merkezlerinden biridir. Ancak bu konuda yeterli yatırımların yapılamaması nedeniyle Giresun’da balıkçılık sektörü önemli bir gelişme gösterememiştir (s. 170).

Giresun’da 1950’li yıllarda çok miktarda avlanan balıklar arasında; yunus, istavrit, hamsi, tirsi ve mezgit bulunmaktaydı.

Siyasal Katılım
…ülke genelinde olduğu gibi Giresun’da da milletvekili seçilenler genellikle dışarıdan gösterilen adaylar olduğundan ilin sorunlarının çözümünde önemli katkı sağlayamamışlardır.

Bulunduğu konum itibarıyla bir kale şehir olarak nam salan Giresun’da Türk varlığı çok eskilere dayanmakla beraber, bölgedeki Türk hâkimiyetinin tesis edilmesi, Osmanlı döneminde, Fatih Sultan Mehmet’in 1461’de Trabzon ve havalisini Osmanlı topraklarına katması ile gerçekleşmiştir. Bu bakımdan Giresun, yaklaşık 550 yıldır Türk toprağıdır.

DP’nin iktidara gelmesiyle, Giresun Limanı’nın inşaatına başlanması, Keşap Kiremit Fabrikasının hizmete açılması, fındık dışında çay ziraatının teşvik edilerek yeni istihdam alanlarının yaratılması gibi ilin ekonomisini canlandırmaya yönelik birtakım çalışmalar yapılmıştır (s. 273).

Efsaneler
Cami Yeri Efsanesi. Akköy Dereli
Derviş Aziz Baba Efsanesi. Cingeren Köyü Keşap
Göcü Hüseyin Efendi Efsanesi 1 -2 Yolağzı Köyü Keşap
Hasan Şeyh Hazretleri 1 - 2 Hasanşeyh Köyü Şebinkarahisar
Koyun Baba. Şebinkarahisar
Seyyid Vakkas Hazretleri 1 – 2 Çınarlar Mahallesi Giresun
Şeyh Keramettin Hazretleri Boztekke Köyü Giresun
Şehitler ve Evliyalar İçin Temizlik Yalç Köyü Tirebolu
Üç Kapılı Kale Kale Köyü Çanakçı
Ardıç Ardıç Görele
Asalli Keşap
Dokuzoğul Efsanesi Erikli Köyü Bulancak
Elevi Görele
Erik Deresi Efsanesi Erik Deresi Yaylası Tirebolu
Erimez Tepesi Erimez Yaylası Giresun
Karabulduk 1- 2 – 3 – 4 Yivdincik Köyü Keşap
Kızanca Yolağzı Köyü Keşap
Ot Bitmez Efsanesi Alançık Köyü Giresun
Tuzluk Ardıç köyü Görele
Ulu Burnu Hisarüstü Köyü Keşap
Yaşmaklı Yol Kazıkbeli Yayla Tirebolu
Ağa Köprüsü 1 - 2 – 3 Yağlıdere
Derviş Aziz Baba Cingeren Köyü Keşap
Sarı Halife 1 – 2 – 3 – 4 – 5 – 6 Yağlıdere
Üç Kardeş Aşağı Boynuyoğun Tirebolu
Kuyu Çamlı köyü Dereli
Bereket Efsanesi Kızıltaş Köyü Dereli
Cadı Efsanesi Giresun
Cin Efsanesi 1 – 2 Aşağı Boynuyoğun Tirebolu
Karga Keşap Giresun
Balıklı Su Giresun
Su Kümbet Yaylası Giresun
Hekti Ahmet Gölü Düzköy Keşap
Sulca Kaya Efsanesi Keşap Giresun
Çoban Kayası Akkaya Köyü Dereli
Gelinkaya Efsanesi Akköy Çanakçı
Gelin Taşı Şebinkarahisar
Hazma Taş Giresun
Ana Geyik Çanakçı Giresun
Elik Keçi Güce Tirebolu Giresun
Ayı ile Hırsız Görele Giresun
Kurbağa Güce Giresun
Zelzele Tirebolu Giresun
Kral Kızı ve Çoban Giresun Adası Giresun
Sıcak yemek efsanesi Tirebolu Giresun
Yaralı Adam Aşağı Boynuyoğun Tirebolu
Orman Adam Güce Giresun (s. 308-309)

Bilmeceler
Alaca bulaca çıkar gider ağaca. ( Fasulye)
Altı taş, üstü taş, içinde var binbir baş. (Hamam)
Yol üstünde kalaylı tas gelene de has, gidene de has. (Cami)

Atasözleri
Üveyden öz olmaz, çalıdan köz olmaz
İtin fazla üreni sürüye kurt getirir
Aş taşınca kepçenin bahası sorulmaz

Halk Oyunları
Horonlar:
Sallama, Dik Horon, Sık Horon (Sıksaray)

Karşılamalar
Çeçen Kızı, Metelik, Üç Ayak (Karahisar), Çandır Tüfekli

Bar ve Halaylar
Tamzara, Rum Diki, Üç Ayak


Yörenin ünlü türküleri arasında “ Elinde Çıngıl Orak, Çınarlar Deresi, Karşıdan Gel Karşıdan, Aksu Derler Adına, Bir Fındığın İçini, Terazi Mizan İmiş, Oy Miralay, Giresun’un Evleri, Giresun Kayıkları, Karadır Kaşları, Al Tabandan Belleri, Bağlamam Perde Perde, Altını Bozdurayım, Merekte Sarı Saman, Lazutlar salkım saçak, Nazlı Kavak, Kömürlük Dağı, Çatlakaltından Çıktık, Giderken bize Uğra, Kahve Koydum Fincana (Mican), Kızım sana Fistan Aldım, Püsküllüdür Püsküllü, Yaylanın soğuk Suyu, Benbir Bülbül İdim Sarpa Tünedim (Ova Garibi), Tamzaranın Yolları (Yol Havası)” yer almaktadır.

Alucra, Şebinkarahisar iç kesimlerde geleneksel giysiler yaygındır. Karadeniz genelinde olduğu gibi, Giresun’da da peştamal, kadın giyiminin değişmez öğeleri arasındadır. Erkek giyiminde dağlık kesimlerde “Aba Zıpka” denen paçaları dar, baldırdan yukarısı bol pantolonlar giyilir. Bu giyimde yörenin sert ikliminin etkisi vardır. İl merkezi ve kıyı kasabalarında ise ceket, pantolon ve kasket yaygındır (s. 313).

Yöresel Yemekler
Giresun bir geçiş merkezi olması, farklı iklim ve coğrafyalara sahip bulunması nedeni ile kıyı kesimlerde ot, yaprak ve deniz ürünlerinden oluşan yemekler hakimken; iç kesimlerindeki ilçelerimizde ise tahıl ürünlerine dayalı hamur işleri ile hayvancılığa dayalı et yemeklerinin ağırlıkta olduğu görülür.

Çorbalar
Karalahana Çorbası
Çalıçileği Çorbası
Mendek Çorbası

Yemekler
Yarmalı Lahana Sarması
Etli Pancar (Karalahana) Sarması
Pancar Döşemesi
Isırgan Yemeği
Yağlaş
Haşıl

Dibleler
Karalahana Diblesi
Mantar Diblesi
Kiraz Tuzlusu Diblesi
Fasulye Turşusu Diblesi
Taflan Tuzlusu Diblesi
Sakarca Diblesi
Mendek Diblesi
Galdirik Diblesi

Kızartmalar
Sakarca Kızartması
Galdirik Kızartması
Pezik Kızartması

Tatlılar
Kadayıf
Fırın Darısı Unu Helvası
Samaksa
Pekmezli Simit
Fındıklı Badem
Fındıklı kurabiye

Turşular
Pezik Kökü Turşusu
Fasulye Turşusu

El Sanatları
Alucra yöresinde Palaz kilim dokumacılığı yer yer sürdürülüyorsa da, pek yaygın değildir. Öte yandan Tamzara dokumacılığı ile adlandırılan dokumalarda Pazar için üretime yöneldiğinden eski biçimlerini yitirmiştir. Aynı dönemde geniş bir üretim alanı olan bakır işçiliği de hemen tümüyle ortadan kalkmıştır. Eynesil ve Örende “Dastar” denilen kilimlerin dokumacılığı yaygındır, dar tezgâhlarda iki parça olarak dokunan kilimler yan yana getirilip dikilir.
Alucra’da kilim, cecim (cicim) dokumacılığı yaygındır (s. 316).

Görelede eskiden köylerde bulunan tezgâhlarda şayak ve şal cinsi kumaşlar dokunurken, bu gün önemini yitirmiştir. Görele deki eski bir el sanatı da şimşir kaşık yapımı olup halen sürdürülmektedir.

İç kesimlerde ve özellikle yaylalarda yapının tümü ahşaptır. Yayla konutları, köşelerde yarım geçme yapılarak kabaca yontulmuş kütüklere yatay konumda üst üste dizilmesiyle yapılır. “Kaba Ahşap Yığma” olarak bilinen bu sistem köylerde daha özenle işlenmiş ahşapla gerçekleştirilir. Bu da “Ahşap Çatma” adıyla bilinir. Ahşap karkas olarak da tanımlanabilen bu sistemde, ahşap ya da taş dolgu kullanılmaktadır. Orman alanlarının azaldığı kıyı kesimlerde dolgu olarak daha çok taş kullanılmaktadır (s. 317).

---
Gülşen, Aydın. (2014), Giresun'da Sosyal, Ekonomik, Siyasi ve Kültürel Yaşam 1945-1960, Doktora Tezi, Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Enstitüsü, Ankara


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder