25 Ocak 2015 Pazar

Charles Wright Mills

Charles Wright Mills (1916-1962)

Maryland ve Columbia Üniversitelerinde ders vermiştir. En önemli eserleri; 1951 tarihli Beyaz Yakalılar: Amerikan Orta Sınışarı (White Collar: The American Middle Classes),
Hans Gerth ile birlikte kaleme aldığı 1953 tarihli Karakter ve Toplumsal Yapı (Character and Social Structure),
1956 tarihli İktidar Seçkinleri (The Power Elite),
1959 tarihli Sosyolojik İmgelem (The Sociological Imagination),
Dinle Yankee: Küba’da Devrim (1960) ve
Marksistler (1962) şeklinde sıralanabilir.

Karakter ve Toplumsal Yapı (1953) adlı eserinde özel ve kamusal arasında, bireyin tamamen kişisel davranışları ile son derece genel birtakım sosyal-tarihsel olgular arasındaki ilişkiyi ele alır.

1959’da yayınladığı Sosyolojik İmgelem adlı eserinde ise bir yandan bireysel sorunlarla kamu meselelerini ayrıştırmış, bir yandan da ikisini ilişkilendirmeye çalışmıştır. Mills için sosyolojik imgelem günümüz insanının tam da gereksinim duyduğu şeydir. Sosyolojik imgelem bireylerin kişisel yaşamlarındaki sorunlarla toplumsal düzeydeki sorunlar arasındaki ilişkiyi görebilecek bir bakış açısına veya yeteneğe sahip olmaları olarak tanımlanabilir.
Mills’ın sosyolojik imgelem çağrısının özünde makroskobik ve moleküler adını verdiği iki araştırma yolunun bir harmanı vardır. Makroskobik, ‘total toplumsal yapılarla, karşılaştırmalı bir yoldan uğraşır. Moleküler ise küçük ölçekli meselelerle ilgilenir. Mills, bu iki araştırma yolunun bütünleştirilmesini önerir.
Mills, sosyolojik imgelemden yoksun olduğunu öne sürdüğü grand teori adını verdiği kuramları (işlevselcilik gibi) bu nedenle eleştirir. Mills genel olarak grand teorilerin kasıtlı olarak toplumu anlama ve anlaşılır kılma çabalarından uzaklaştıklarını söyler.

Mills, Soyutlanmış Ampirizm/Deneyimcilik adını verdiği aşırı ampirist yaklaşımları da eleştirir. Mills bu yaklaşımı, özellikle bilimi ampirizimden ibaret sayarak sosyolojik çözümlemede kantitatif (nicelleme; eldeki “seçilmiş” verilerden genelleme yapmak) araştırma teknikleriyle yetinmeye çalıştığı için eleştirir.

Mills’in Beyaz Yakalılar adlı eseri 1950’lerde Amerika’da giderek büyüyen bir sınıf olan beyaz yakalı orta sınıfın statüsü ile ilgilidir.
Mills bu yeni orta sınıfın statüsü ile yakından ilgilenir ve bu sınıfın neden bağımlı bir sınıf olduğunu analiz etmeye çalışır. Bu analizinde Marks’ın yabancılaşma kuramından yararlanır. Mills’a göre beyaz yakalılar, kendilerini işçilerden üstün görmektedirler. Gerçekte maaşları işçilerden yüksek değildir bununla birlikte yönetici sınıfa bağımlıdırlar. Dolayısıyla çok büyük bir yabancılaşma içerisindedirler. Hem emeğe hem de kendilerine yabancılaşmış olan bu yeni sınıfın üyeleri ne kendi yaşamlarını kontrol edebilecek kişisel güce ne de ulusu şekillendirebilecek politik güce sahip olamayan acınası tiplerdir.
Mills’e göre Amerikan toplumu, beyaz yakalıların artmasıyla birlikte kamu toplumundan kitle toplumuna evrilmektedir.

Eski orta sınıf küçük çapta da olsa bağımsız bir mülkiyete sahip olduğundan siyasal açıdan özgür, ekonomik açıdan da bir güvenceye sahipti. Ekonomik açıdan da yeni orta sınıf, memur ve büro hizmetlileri olarak mülksüzleşmişler, ücretli işçilerle aynı duruma indirgenmişlerdir. Siyasal yönden ise işçiler gibi örgütlü olmadıkları için, onlardan da kötü durumdadırlar.

Mills, İktidar Seçkinleri (1956) adlı ünlü çalışmasında özellikle Amerikan toplumunda güç/iktidar analizi üzerinde odaklanır.
Mills’in İktidar Seçkinleri, önemli kararlar verebilecek pozisyonları ellerinde bulunduran ve yönetici statüsünde olan kişileri kapsar.
İktidar (ekonomik, askeri ve siyasi iktidar), zaman içinde geniş tabanlı yapısını yitirip dar çevrenin elinde toplanmaktadır. Mills için bu kurumsal alanlar büyüyüp merkezîleştikçe ve faaliyet alanları genişledikçe, toplum üzerindeki “etki ve sonuçları da gitgide daha büyük boyutlara ulaşmıştır.
Mills, Pareto’dan farklı olarak seçkinler iktidarını bireylerden ziyade kurum bazında ele alır. Seçkinler iktidarı teşhisi üzerinden ABD’nin demokrasi ülkesi olduğu iddiasını sorgular.
Mills’e göre iktidar seçkinleri üç önemli kurumdan gelmektedir:
1- Büyük şirketler
2- Ordu
3- Federal hükümet

Mills, bu liderlerin kurumsal bazda bir çeşit seçkin/elit ittifakı oluşturarak Amerikan toplumunu, sıradan Amerikan vatandaşlarının görüşlerini dikkate almadan, kendi çıkarları doğrultusunda sorumsuzca yönettiklerini, savaş ve barış gibi önemli konularla ilgili kararlar aldıklarını savunur.

---
Modern Sosyoloji Tarihi
Editör: Prof. Dr. Serap Suğur
Anadolu Üniversitesi Yayını No: 2304, Eskişehir, Ocak 2013

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder