Haydar
Gedikoğlu - Trabzon Folkloru
Ses
Değişimleri
A / E: Ramazan / remezan
A / O: Vallahi / vollayi
E / A: Avare / avara
E / Ö: Kemik / comuh
I / İ: Yarı / yari
I / U: Sevdalık / sevdaluk
İ / E: Nine / nene
İ / U: Niçin / niçun
O / U: Boğaz / buğaz
Ö / E: Ölü / eli
Ö / O: Böyle / boyle
U / İ: Kuzu / kuzi
U / O: Buğday / boğda / boğdo
Ü / U: Yük / yuk
Ç / Ş: Uçkur / uşkur
Nazal n / G: Evinizin / Evuğuzun; Babanın /
babağun
R / L: Güreş / culeş
V / G: Gâvur / cağur
D/ Z: Cadı / cazi
F / V: Mustafa / mustava
Ğ / C: Eğer / ecer
H / Ğ: Kahve / kağve
J / C: Jandarma / candarma
K / H: Akşam / ahşam
S / Ş: İstemek / iştemek
G / C: Gel / cel
K / Ç: Kim / çim
B, C, D, G sesleri P, Ç, T, K seslerine ve
P, Ç, T, K sesleri de B, C, D, G seslerine dönüşebilir.
Belirsiz geçmiş zaman kipinin (miş)
çekiminde ses uyumu bozulur:
Uyumuş / uyumiş
İyelik ekleri ilin doğusunda “u” ilin
batısında “i” sesi ile yapılır:
Yapmışım: yapmişum / yapmişim
Şimdiki zaman çekimi “-yor-” ekinde, “o”
sesi kullanılmaz:
Geliyorum / celiyrum
Geliyorsun / celiysun
Geliyor / celiy / celii
“de” bağlacı her durumda kalın (da)
söylenir: ben de / ben da
Bağ fiil oluşturan “-p” sesi düşer: Bakıp
gelelim / baku celelum
“n” sesiyle biten fiil kökleri ek alırken
kelime gövdesine g / k sesleri eklenir:
Yenilmek / yengilmek; Anılmak / angilmak
“ile” bağlacı “lan” şeklini alır: Seninle /
senlan; Parayla / paralan
İşaret zamirlerindeki “n” kaynaştırma sesi
söylenmez/kullanılmaz: Bunlar / bula; Şu / hau; Şunlar / haula
“bu” işaret zamiri, “ha” ön eki alır: Bu /
habu
Atma türkü
Sözlü kültür derlemelerinde gelin-kaynana
atışmaları içerisinde atma türkü formunda örnekler görülebilir.
Horon kurma
Ağır adımlarla başlar horon. Ağaçların
salınışı, balıkların çırpınışı, balıkçıların kürek çekmeleri, tarla belleme,
dalgaların kıyıya vurması horon figürlerine kaynaklık eden doğal olgulardır (s.
122).
Horonda eller aşağıdaysa horon yavaş, eller
yukarıya kalkmışsa horon hızlıdır.
Tonya oyunları hızlı tempoludur.
Maçka’da bıçak oyunu, bıçak horonu oynanır.
İlin doğusunda sallama oyunları daha çok oynanır.
Ağasar / Şalpazarı Çepnilerin yoğun şekilde
yaşadığı bölgedir.
Meşhur kemençeciler: Hüseyin Dilaver,
Hüseyin Köse, Hasan Tunç, Bahattin Çamur
Meşhur türkücüler: Cemile Cevher Çiçek,
Süreyya Davulcuoğlu, Erkan Ocaklı, İbrahim Can, Fuat Saka, Volkan Konak
Destancılar: Çarşı-Pazar dolaşarak yazdığı
destanları okur-satarlardı. Destancıların boynunda asılı olan kesede/çantada
kendi yazdığı destanların yanı sıra bilinen destanlardan da bulunurdu.
Destanlar
Sargana Destanı (s. 225-226)
Rusların Sargana burnuna yaptığı çıkarmaya
karşı (1918) halk direniş gösterir. Bütün bir gün süren direnişin sonunda
Ruslar geri çekilir. Yöre halkı 1000 kadar şehit verir. 127 Rus esir edilir.
Efsane
İhtimena Kalanima (s. 313)
Mağaradaki Altınlar
Araklı’nın Pazarak mahallesinde derin bir
mağara vardır. Mağaranın ortasındaki çukurda altın dolu küpler olduğu rivayet
edilmektedir. Köydeki caminin imamı da bu definenin peşindedir.
İmam bir gece düşünde gördüğü yaşlı bir
adamdan defineyi nasıl bulacağının bilgisini alır; nişansız bir koyun bulacak,
koyunu mağaranın girişinde kesecektir. Hiç konuşmadan mağaranın ortasındaki
çukura inecek ve hazineye kavuşacaktır.
Sabah uyanır uyanmaz yaşlı adamın
talimatlarına göre hareket eder. Ne olur ne olmaz diye düşünüp karısını da
yanına alır. Mağaranın ortasındaki çukura inmeden evvel karısını tembihler;
sakın ağzını açma, hiç konuşma, yoksa büyü bozulur.
İkisi birlikte çukura inerler. Çukurun
ortasına, küplerin olduğu yere vardıklarında cinler periler etraflarını sarar.
Yarı çıplak peri kızları imama sırnaşmaya başlar. İmamın karısı gördükleri
karşısında tutamaz kendini; İmam efendi, nedir bu rezillik!
Kadın daha sözlerini tamam etmeden
kendilerini mağaranın dışında bulurlar. İmam öfkelenir: Tutamadın dilini, bak
şimdi altınlardan da olduk, çenen tutulsun emi! (s. 315)
Ejder (s. 319)
Halil Evliya Tepesi Efsanesi (s. 337)
Törenler
Kına günü öncesinde veya o günün sabahında
hamama gidilir (s. 360).
Damat tıraşı: tıraşı yapan bahşiş alır. Tıraştan
sonra damadı tebrik edenler ona hediyeler verir. Damat tıraşından sonra gelin
almaya gidilir.
Güveyin babası gelinin yakınlarına bir koç
keser / kurban eder.
Bu koç gelin alınırken kesilir. Koç yoksa buna
denk miktarda para kız evinin delikanlılarına verilir (s. 361).
Güvey evinde akşam namazından sonra nikâh
kıyılır.
Cumalık: Düğünden hemen sonraki Cuma
gününde güvey evindeki kadın düğününe cumalık denir. Bu eğlence o günün
akşamına dek sürer (s. 362).
(Sürmene) Yedilik ziyaretinde masadaki bir
eşya kaybolur. Aranır ve damadın üzerinde bulunur. Bunun üzerine mahkeme
kurulur. Damat ceza olarak ayağından tavana asılır. Güveyin kaynanası
yargıçlara baklava, baklava olmazsa fındık ceviz gibi ikramlarda bulunarak
damadı kurtarmaya çalışır.
Giysiler
Fes, tepelik
Tabla / fesin çevresine çember, yazma
sarılarak yapılan süslemeye denir.
Fermene / kolsuz, işlemeli üst giysisi
Yaşmak
Çember (s. 368)
Fistan, üçetek, içlik/işlik (fistanın
üstüne giyilir), kolçaklı işlik (gömleğin üstüne giyilen yelek), libade
(dikişleri baklava dilimi şeklinde olan üstlük, cepken biçimindedir), İsparel
(yaşlı kadınların göğüslük olarak kullandıkları örtüdür (s. 370).
Kaytan (Peştamal üzerine bağlanan nakışlı
bel bağıdır, uçları püsküllüdür)
Kabalak (kukuleta da denen başlık)
Kalçın (kıl ya da yünden örülen tozluktur,
ayak kısmı olmayan çorap…)
Boğazlık (tek altın veya boncukla süslü
gerdanlığa denir)
Yüzük, küpe, hasır bilezik, boncuk bilezik,
alınlık (kumaş bant üzerine paralarla yapıla süslemeye denir), beşibirlik,
kayış (silahlık olarak erkekler kullanır), bıçak, kama, köstek, fişeklik,
hamayil, muska…
Of, Çaykara taraflarında yayla ortası
şenlikleri Temmuz ayı ortasında yapılır buna “çürük ortası” da denir.
Bilmece
Abdest alır, namaz kılmaz (Cenaze)
Altmış iki dişi var, iki adamlan işi var,
bi da kar yağışi var (Tomruk hızarı)
Bir kara kocakarı, etekleri yukarı (Ocak
zinciri)
Sarığımı sara sara, çıktım Ağasara (Top
lahana)
Uzaktan baktım dağ gibi, yanına vardım çığ gibi (Sis)
Tekerleme
Konuşma bozukluğunu gidermek, lisanı
öğretmek için faydalı
Atasözü
Bir baş soğan yedi kazan kokutur
Çingeneyi vezir yaptılar, önce babasını
astı
Çok mal haramsız, çok laf yalansız olmaz
Gurbetçinin parası pul, karısı dul olur
Zahmetsiz rahmet olmaz
Deyimler
Kot kafalı
Tarlayı taşlı, kızı kardaşlı al
Üşenenin uşağı olmaz
Yağmasan da damla
Meteoroloji
Kışın kedi ateşe bakıp patisini yalarsa,
kar çok yağar
Kedi kıble yönünde başını kaşırsa yağmur
yağar
Kedi yazın yüzünü yıkarsa yağmur yağar
Kurt uluması duyulursa ayaz olur, kar yağar
Guguk kuşu, ilkbahar müjdecisi sayılır
Rüzgâr denizden eserse yağmur yağar
Kışın dağdan gelen rüzgâr kar getirir
Çamın kozalağı çoksa kış sert geçer
Takvim
Kalandar
Küçük
Mart
Mayıs
Kiraz
Orak / Çürük
Ağustos
İstavrit
Üzüm
Ayrit / Ayerit
İstiyanar / Histiyanar
Kalandar’ın ilk 12 günü gün sayılır
Mart 1’inde ısırgan ya da paça pişirilir,
içine boncuk atılır. Boncuk kimin kaşığına çıkarsa o yıl bu kişi uğurlu kabul
edilir.
Martın ilk 9 günü kurt kızanıdır
Abril 7, gâvur uykusu günüdür
Mayıs 1 / Cazi gecesi
Mayıs 7 / Hıdırellez’in eğriliğinden sakınmak
için bahçeye kabak ekilir.
Mayıs 7 / suların şifalı olduğuna inanılır.
Ağasar deresi ile fol deresi ağızlarının
arası kayıkla 7 defa gezilir. Son turda deliklitaşın ortasından geçilir.
Dilekler tutulup denize taş atılır.
6 Temmuz / Alaturbi günü / denize girilir
7 Ağustos / tarlaya gidilmez, giden
çarpılır
Yeniay bereketlidir.
Eskiay çok ürün yeniay çok ot getirir.
Eskiayda ekilen kabak ve patates çok ürün
verir.
Aysız günlerde ağaç kesilmez, kesilenin
kerestesi dayanmaz
Veterinerlik
Lohusa ineğin ilk sütü (ağuz) evden
dışarıya verilmez, verilirse inek nazar olur. Zaruret olursa sütün içine odun
kömürü atılarak verilir.
Hastalanan hayvanı ateşin üzerinden
geçirirler, tütsülerler.
Hastalanan hayvana incir yaprağı
yedirirler.
İnek sağılırken sütü yere dökülürse hayvan
hastalanır.
Yaylaya çıkarken ineklerin ortasından
yabancı biri geçerse inekler hamile kalamaz.
Ahıra kirpi atılırsa danalar hamile kalır.
Sütleri bol olsun diye yayla yolunda
ineklerin kuyruklarına renkli ipler (özellikle kırmızı) bağlanır.
---
Trabzon Valiliği, 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder