31 Aralık 2018 Pazartesi

Trabzon'un Sosyo-ekonomik Yapısı


Eda Öztürk – Trabzon’un Sosyo-ekonomik Yapısı
Yüksek Lisans Tezi / Özet ve notlar

Bir kentin sosyal yapısı içerisinde özellikle şehir hayatını şekillendiren ana unsurlardan biri o kentin nüfus yapısı ile sosyal göstergelerdeki gelişmelerdir.

Kent merkezi kuzeyde denizden, güneyde Boztepe’nin üzerine kadar düzgün olmayan teraslar halinde yükselir.

Tarih
Trabzon adının eski Grekçe masa ya da trapez/yamuk biçimi karşılığı olarak “trapezos” kelimesinden geldiği görüşü ağırlık kazanmaktadır. Trabzon adına, Trapezos olarak ilk kez, Anabasis” adlı antik kaynakta rastlanmaktadır.

Trabzon MÖ. 334 yılında Büyük İskender’in Anadolu’yu işgaline kadar Pers hâkimiyetinde kalmıştır. İskender’in MÖ. 323’te ölümü üzerine, Karadeniz Kıyılarının büyük bölümü bağımsız bir devlet olarak Rum Pontus adını almıştır.

Roma İmparatorluğu’nun ikiye bölünmesinden sonra Trabzon, Doğu Karadeniz Bölümü içerisinde Roma hâkimiyetinde kalmıştır.
1. yüzyılın sonlarından itibaren Trabzon hızla önem kazanmış ve gittikçe büyümüştür. İmparator Vespasiyanus zamanında (67-77) Yukarı Mezopotamya ve Doğu Anadolu’yu birbirine bağlayan yollar yapılmış, kent yeni ticarî fonksiyonlar kazanmıştır.

258 yılına gelindiğinde Got İstilâsı ile kent büyük ölçüde tahrip edilmiş Hıristiyanlığın ilk yayılma dönemlerinde; önemli bir dinî merkez hüviyetine bürünmüştür. Sonraki devirlerde Boran işgaline maruz kalan şehir yine büyük oranda yıkılmış, talan edilmiştir.
705 yılında Arap akıncıları tarafından işgal edilmiş ve çok uzun yıllar Arap ordularıyla Bizans arasında sürekli el değiştirmiştir,

Selçuklular (1071’den sonra), Trabzon ve yöresine hâkim olmuşlarsa da, aralarındaki taht kavgalarından istifade eden Teodoros Gabras; Karadeniz kıyılarını yeniden Bizans’a bağlamayı başarmıştır. Bizans’ın Haçlılarca 1204 yılında işgal edilmesinden sonra, İstanbul’dan kaçan Kommenos Kardeşler kısa bir süre için Rum İmparatorluğu’nu kurmuşlardır.
Trabzon’a karşı ilk ciddi fetihler II. Murat tarafından yapılmışsa da başarı sağlanamamıştır.
1461 yılında kenti hem kara hem de denizden kuşatan Fatih Sultan Mehmet, Trabzon’u savaşmadan teslim almıştır.
I. Dünya Savaşı esnasında Trabzon, 14 Nisan 1916 günü Rus istilasına sahne olmuş ve Rus gemilerinin denizden gerçekleştirdiği bombardıman sonucu büyük zarar görmüştür.
14 Şubat 1918 tarihinde imzalanan Brest-Litovsk Antlaşması ile geri alınan Trabzon’da; müttefiklerce bir Rum Pontus Devleti kurulmak istenmişse de buna mani olunmuştur.

Nüfus
1927 yılında Türkiye’nin nüfusu 13 648 270 iken Trabzon nüfusu ise 293 055, nüfus içindeki payı da % 2.15’tir.

Yıl
Nüfus
Nüfus yoğunluğu
2017
786.326
169
2015
768.417
165
2010
763.714
164
2007
740.569
159
2000
975.137
209
1990
795.849
171
1985
786.194
169
1980
731.045
157
1975
719.008
154
1970
659.120
141
1965
595.782
128
1960
532.999
114
1955
462.249
99
1950
420.279
90
1945
395.384
85
1940
390.733
84
1935
360.679
77
1927
293.055
63

Trabzon nüfusunun Türkiye nüfusuna göre daima daha yavaş bir oranda artış gösterdiği dikkati çeker. Bunun başlıca nedeni ilde doğurganlık düzeyinin, ülke ortalamasının biraz altında kalması ve yetersiz ekonomik koşullar nedeniyle il dışına yönelen göçtür (s. 10).

1960’dan sonra ilin ekonomik koşullarının yetersizliğinden dolayı nüfusun bir bölümünün il dışına göç etmesi söz konusudur.

Türkiye’de kentleşme olgusu 50’li yıllarla birlikte ivme kazanmıştır. Cumhuriyet tarihinin kentleşme ve kentleşmeye bağlı sorunları 50’li yıllarda başlar. 1950’li yıllar, Türkiye’nin kapitalist türde ilişkilerle yoğun etkileşime geçtiği döneme tekabül eder. 1948 yılında aralarında Türkiye’nin de bulunduğu bazı ülkeler Marshall yardımı almışlardır (s. 19).

Trabzon ili ekonomisinin temelinde ise üç önemli sektör (tarım, sanayi ve ticaret) bulunmaktadır. Ekonomik faaliyetler içerisinde önemli bir bölümü oluşturan tarım sektörü, sanayi ve ticaret sektörü gibi tarım dışı kesimlerin de gelişmesini sağlamıştır. Dolayısıyla tarımsal üretim yalnızca çiftçiler için değil tüccarlar ve sanayiciler için de önem taşımaktadır.

Trabzon ilinde (…) Tarım alanlarının düşüklüğü, tarımsal faaliyetler yönünden bir kısıt teşekkül ederken Türkiye genel oranına yaklaşan verimli çayır-mera alanları ve Türkiye geneli oranının üzerinde olan orman alanları ilde hayvancılık ve turizm açısından bir potansiyel oluşturmaktadır (s. 35).

Tarım sektörü, Türkiye’nin iç ticaretinde ticari faaliyetlerin belkemiğini oluşturmaktadır.

…tarımsal üretim bakımından çay, fındık ve hayvansal ürünlerden başka pazara yönelik ürünü de bulunmamaktadır.

Trabzon’da tarla tarımı yapılan alanlar daha çok 250 m. yükselti kuşağına denk olan kesimlerdir. 250–800 m. arasında ise fındık ve çay yetiştirilmektedir.

Tarımsal üretim, ülkemizin çoğu yerinde olduğu gibi Trabzon ili genelinde de modern tekniklerden uzak olup, hâlâ ilkel yöntemlerle sürdürülmektedir.

Trabzon’da en çok tarla bitkileriyle meyve yetiştirilmektedir.
…iklim özellikleri nedeniyle, Akdeniz Bölgesi’ne özgü kimi bitki türleri dışında, hemen hemen tüm kültür bitkileri yetiştirilebilmektedir.

İlde yetiştirilen kültür bitkilerinden mısır, arpa, çavdar, fasulye, çay ve patates tarla bitkilerinin başlıca olanlarıdır. Fındığa dayalı meyvecilik Trabzon tarımının başlıca uğraşı durumundadır. Fındık dışında, turunçgillerden mandalina, portakal ve limon, diğer meyvelerden elma, armut, kiraz, zeytin, vişne, ceviz, kestane, dut ve incir yetiştirilmektedir (s. 38).

Trabzon ili bitkisel üretimi içinde meyve ürünleri yüksek bir oranla ilk sırada bulunmakta iken, ikinci sırada tarla ürünleri gelmekte, sebze ürünleri ise bitkisel üretim değeri içinde düşük bir pay almaktadır.

İlde, çayırların tümüyle ortadan kalkması ve meraların daralması gibi nedenlerle mera hayvancılığı yerini geniş ölçüde besi hayvancılığına bırakmıştır.

Madencilik
Endüstriyel hammaddeler bakımından Trabzon ili çimento hammaddeleri, kil ve kaolen bakımından önem arz etmektedir. Trabzon ilinde Arsin, Araklı ve Yomra ilçelerinde karo-fayans, seramik ve refrakter hammaddesi olarak kullanılmaya elverişli önemli kil ve kaolen yatakları bulunmaktadır.

Çoğunlukla tarımsal ürünlerin değerlendirilmesine yönelik küçük ve orta ölçekli çay, fındık işleme, balık yağı ve balık unu fabrikaları olan ildeki en büyük sanayi kuruluşu, Trabzon Çimento Fabrikası’dır.

Trabzon turizm potansiyeli yüksek bir ildir.

Trabzon ilinde tarımın iki ürüne (fındık, çay) aşırı bağımlılığı tarıma dayalı sanayilerin gelişimini sınırlamaktadır.

İlde, sanayi tabanının zayıf olması başlı başına en önemli engeldir. Bir araya toplanmış sanayi tesislerinin olmaması, bilgi alış verişini engellemekte, dolayısıyla yeniliklerin keşfedilip yayılmasını ve dolayısıyla bir sanayi atmosferinin yaratılmasının önünü kesmektedir.

Sorunlar ve çözüm önerileri…

---

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder