Gerard De Cortanze – Hayat Yazgısı – Jorge Semprun
Ca’da
Onun anıları…
Kundera’nın deyişiyle, “unutmaya karşı verdiği savaşımla,
aslında, iktidara karşı sürdürülmüş uzun bir savaşım!”
…bir anlamda yaşam yazıya, yazıdan da yazgıya dönüşmüştür. ,
1923’te doğru.
Ailesinin dört oğul, üç de kız olmak üzere yedi evladı
vardı.
Anne tarafından dedesi yaşlı Antonio Maura Montaner, birçok
kez Kral 12. Alfonso’nun Başbakanlığını yapmış…
…hukukçu olan dayısı Miguel Maura, II. Cumhuriyet’in
kurucularındandır.
…annesinin her on altı ayda bir hamile olmasına rağmen çok
yoğun bir sosyal yaşamları vardı.
Hayatı tecrübenin kendisi olarak bir anda kavrama tecrübesi
ile dil, birbirine eşit değil.
1939’da Fransa’ya gider.
“Yabancı dilleri öğreniyorum, bu, unutmanın bir türüydü…”
Annesi 1932 yılında kan zehirlenmesinden ölür.
50’li yılların başındaki Madrid, özgürlüğü olmayan bir
şehirdi. Özgürlük olmayınca şehir de olmaz.
“Carlos Fuentes ile konuşurken, benim sermayemi çok kötü
kullandığım, elimdekileri savurduğum, iyi idare edemediğim sonucuna varmıştık.”
1964-1975, İspanyolların en karanlık dönemiydi,
Birkaç militan dışında kimse beni tanımıyordu.
1974 yılında Santiago Carillo’nun bir kitapta Federico
Sanchez’in aslında Jorge Semprun ile aynı kişi olduğunu yazması üzerine durumu
anladılar.
Kitaplarımın hemen hepsi bitmek bilmeyen bir özyaşamöyküsü,
Kitabın son iki bölümünde Jorge Semprun’la yapılan, Malraux
ve Hemingway hakkındaki söyleşilere yer verilmiş. Söyleşilerin içeriği bu iki
(hatta üç) yazarın meraklıları için yararlı olacaktır.
Türkçeleştiren: Nükhet İzet
Doruk Yayınları
Mayıs, 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder