19 Şubat 2018 Pazartesi

Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın Kent Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi


Nebi Özdemir - Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın Kent Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi

…kültür içerikten ibarettir, medya ise bu içeriğin yaratım-aktarım-tüketim araç ve bağlamını ifade eder.

Yaratıcı endüstriler, özellikle gençlere yönelik, fikri mülkiyet temelli değer ve istihdam yaratma potansiyelleriyle yaratıcılık ve beceri gerektiren endüstrilerdir.

Birleşmiş Milletler kayıtlarında 2000 yılında 831 milyon dolar olan dünya yaratıcı ekonomi piyasasının 2005 yılında 1,3 trilyon dolara ulaştığı belirtilmiştir (UNDP-UNCTAD, 2008).

1999-2003 dönemi itibariyle kültürel ekonomik sektörler kimya ve otomobil gibi sektörleri geride bırakarak % 12.3'lük bir büyüme hızına ulaşmıştır (EU, 2006; kültür ekonomisi ve endüstrisi hk. bkz. Hesmondhalgh, 2007; NESTA, 2006; Özdemir, 2009 a, b).

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün 2008 yıl ile ilgili kayıtlarına atfen Türkiye'deki 2459 gazeteden 2381'i yerel gazetedir. (http://www.tumgazeteler.com/?a= 4175097).

Samsun Örneğinde Yerel Medya ile Kent Kültürü ve Ekonomisi İlişkisi
Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'ne ait sitede olduğu gibi, yöresel özgünlükler ve değerler bu tür sitelerden ulusal ve küresel paylaşım alanına başarıyla aktarılmaktadır.

Yerel medyanın gelişmesi, geleneğin ulusal ve küresel medya tarafından keşfedilmesini de kolaylaştırmıştır.

Yerel medya, yerel kültürel belleğin yaratıcısı/oluşturucusu, aktarıcısı, koruyucusu ve geliştiricisi olarak kabul edilmeli ve değerlendirilmelidir (s. 72).

Kent belleğinin oluşturulması, aynı zamanda yöresel, dolayısıyla da ulusal kültür envanterinin de çıkarılması anlamına gelmektedir (s. 73).

Coğrafi işaretler belirli bir bölgeden kaynaklanan bir ürünü tanımlayan ya da kalitesi, ünü veya belirgin özellikleri itibariyle coğrafi kaynağına atfedilebilen bir bölgeyi işaret eder. Türkiye'de coğrafi işaretler, Türk Patent Enstitüsü tarafından 1995 tarih ve 555 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında tescil edilmektedir.
Coğrafi işaretler "menşe adı" ve "mahreç işareti" olarak ikiye ayrılmaktadır.
Coğrafi işaret tescili "coğrafi kaynak gösterilen ürünlerin adlarının, kalitelerinin, üretim tekniklerinin ve üreticilerinin haklarının koruma altına alınmasını amaçlamaktadır.
"Yerelliğin dünya ile buluşması" sloganıyla tanıtılan coğrafi işaretlerin sayısının artırılması ve etkili bir şekilde değerlendirilmesi, öncelikle yerel medyanın bilinçli çabalarıyla gerçekleşebilir (s. 74).

Türkiye'de pek çok yerde pide yapılmakla birlikte "Bafra Pidesi" farklı ve özgündür. Bu pideyi özgün kılan ise Bafralıların atalarından miras aldıkları geleneksel bilgi ve ürüne kattıkları içeriktir (pişirme maddeleri, araçları, yöntemi ki bunlar da atalardan kalma geleneksel bilgiyi oluşturmaktadır).
Geleceğin turisti de kültürün ve geleneğin, kısacası özgünlüğün peşinde olacaktır. Onlar hamburgerin değil, Bafra pidesinin, Vezirköprü semaverinde pişen çayın peşindedirler (s. 76-77).

Samsun'un temel çekicilikleri olarak "Bafra ve Terme pidesi, Havza ve Lâdik Kaplıcaları, Vezirköprü Semaveri, Atatürk Anıtı, Çarşamba ve Bafra Deltası, Altınyaka Barajı, tütün, Ladik halısı" gösterilmektedir. Buna karşılık paleolitik ve mezotolik çağdan beri yaklaşık on iki bin yıllık bir yerleşim yeri olan Samsun Hititler, Frigler, Amazonlar, Kemmerler, Lidyalılar, Persler, MakedonyalIlar, Romalılar, Selçuklular ve OsmanlIlar tarafından yaratılan farklı medeniyetlere beşiklik etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Samsun'un "gemiciliği, deniz ticareti ve kendirciliği, lezzetli suyu, kiremitli, bağlı, bahçeli evleri, yaban üzümü ve nar rengi armut turşusu, kalesi, hamamları, camileri, çarşısı, tütünü" ile tanındığı bilinmektedir. Amazonlar ise yörenin yabana atılamayacak nitelikteki farklı bir çekiciliğidir. Aynı zamanda Samsun "Atatürk'ün istiklal Savaşı'nı başlattığı yer" olarak Cumhuriyet tarihinin en önemli kentlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu kadar zenginliğe rağmen az sayıda çekiciliğin tanınması, çözümlenmesi gereken bir konudur. Bütün bunlar kentin ana çekicilikleri olabilir. Bunların yanında yan çekiciliklerin (ürün, hizmet, mekân vb.) yaratılması ve tanıtılması gereklidir (s. 77).

---
Özdemir, Nebi. (2011), Kent Kültürü, Yerel Medya ve Kültür Ekonomisi Yerel Medyanın Kent Kültürü Ekonomisi ve Yönetimi Açısından Önemi, Samsun Sempozyumu 13-16 Ekim Samsun, Bildiriler Kitabı, Cilt: 2, s. 67 - 82, Samsun 2013




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder