26 Ekim 2017 Perşembe

Anabasis'te adı geçen kavimler

Tuncer Gülensoy - Anabasis'te adı geçen kavimler

Ksenophon M.Ö 400’lü yıllarda yaşamış Yunanlı bir savaş muhabiridir. Yunan ordusu ile birlikte; Marmara denizi, Batı Anadolu, Güneybatı Anadolu, Toroslar,
İskenderun, Fırat ve Dicle Boyları, Van gölü çevresi, Trabzon ve Karadeniz sahillerini gezip dolaşmıştır.

Ksenophon, M.Ö. 401 yılında bir ordu ile Lidya’nın Sardes kentinden yola çıkar.
Fırat üzerinde Kunaksa’da yapılan savaşta Kyros, savaştan sonra mütareke görüşmeleri devam ederken de generalleri öldürülür.

KARDUKH’LAR Kelimenin etimolojisi yapıldığında KAR+DUK’ tan oluştuğu görülür ki bu da KARLUK ( < Kar+luk) Türk boyunun adından başka bir şey değildir. Kardukh’ların evlerinde “yığın yığın tunç kap kacak vardı.” ifadesinden, bu halkın demiri işleyerek kalayla karıştırıp tunç haline getirdikleri ve “ocak-örs ve çekiç”i bildikleri anlaşılmaktadır. Ayrıca, bu halkın dağlarda bir çember halinde pek çok ateş yakıp, bu ateşle haberleşmeleri Türklerin Orta Asya’da uyguladıkları haberleşme sisteminden başka bir şey değildir.
KHALYB’ler (Doğu Anadolu’da yaşayan halkların en savaşçıları idiler ve
Yunanlılarla göğüs göğüse savaştan kaçmıyorlardı.

BARBARLAR (“Barbarlar öyle ayağına tez insanlardı ki çok yakından kaçsalar bile kurtuluyorlar üstelik bir YAY ve bir SAPANdan başka silah taşımıyorlardı. OK atmada çok ustaydılar. Yaylarının uzunluğu dört beş ayaktan, oklarınınki ise üç ayaktan daha fazlaydı. Oklarını sol ayaklarıyla yayın aşağı kısmına basıp kirişi kendilerine doğru çekerek fırlatıyorlardı. Okları, zırhları ve kalkanları deliyordu. Yunanlılar bu oklardan topladıklarını harbe gibi kullanıyorlardı.” [118/27-28]) (Bu ok atma tarzı eski Türk (İskit/Saka) tarzıdır. Ok uçları çelik olduğu için zırh ve kalkanları deliyordu. Doğu Anadolu’nun kuzeyinde yaşayan bu kavim Sakalar’ın en büyük boyu Partlar olmalıdır.)

BARBAR SÜVARİLERİ (Barbar süvarileri kaçarlarken bile hasımlarını yaralamaktaydılar; çünkü bineklerinin üstünde geri dönerek ok atıyorlardı. [s.97./10]. Bu ifadeden barbar adı verilen kavmin TÜRK olması muhtemeldir. Çünkü atın üzerinde giderken geri dönerek düşmana ok atmak Peçenek, Kuman/Kıpçak ve İskit gibi Türk boylarının süvarilerine özgü bir tarzdı.)

Ksenophon’un uzun gezisi boyunca tuttuğu notlara dayanarak yazdığı tarihî bilgiler Amasyalı Strabon’un “Geographia” adlı eserinde verdiği bilgilerle de örtüşmektedir. Özellikle Anadolu’da hala kullanılan Giresun, Ereğli, Trabzon, İzmir, Silivri, Lapseki, Zap ırmağı, Sinop, Konya, Tarsus vb. gibi onlarca yer adının M.Ö. 400 ve daha eskilere dayandığı, Anadolu’nun fethinden sonra Türkçenin ahengine uygun olarak Türkçeleştirildiği görülmektedir.
---


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder