29 Ekim 2017 Pazar

Strabon - Geograpikha - Antik Anadolu Coğrafyası

Strabon - Geograpikha
Antik Anadolu Coğrafyası (Geographika: XII-XIII-XIV)


Strabon'un, olgunluk döneminde, İmparator Augustus zamanında, Roma'da yazdığı 17 kitaplık Geographumena ya da Geographika (= Coğrafya) adlı bu çalışmasının XII, XIII ve XIV. kitapları yurdumuzun tarihi coğrafyasıyla ilgilidir.

Strabon MÖ. 64 veya 63 yıllarında Pontos'ta Amaseia (= Amasya) kentinde doğmuştur. Varlıklı bir aileden olduğu için iyi bir öğrenim yapabilmiş ve istediği kadar gezmek olanağına sahip olmuştur.

Strabon'un, yaşamının son yıllarını olasılıkla, doğum yeri olan Amaseia'da geçirmiştir ve en erken MS. 21 yılında burada öldüğü kabul edilmektedir.

KİTAP XII
I
Kappadokia
1 …güneyde Kilikia Tauros'ları diye adlandırılan dağlar, doğuda Armenia ve Kolkhis ve değişik dil konuşan aradaki halklar ve kuzeyde Halys Irmağı'nın ağzına kadar Eukseinos ve batıda hem Paphlagonia'lı kabileler ve hem de Phrygia'da yerleşmiş olan Lykaonia'lılara kadar uzanan Galatia'lılar ve Kilikia Trakheia'da oturan Kilikia'lılar tarafından çevrilmiş oldukları söylenebilir.

II                           
1          Melitene, Kommagene'ye benzer, çünkü her tarafında meyve ağaçları vardır ve bütün Kappadokia'da böyle olan tek ülkedir.
2          Kataonia geniş, çukur bir ovadır ve yaprak dökmeyen ağaçlardan başka her şey yetişir.

4          …Pyramos Irmağı Kataonia'yı baştanbaşa geçer. Toprakta önemli bir çukur vardır ve burada suyun yer altında gizli bir geçide aktığı görülür.

7          …Kappadokia'da hiç kereste olmadığı halde, Argaios'un bütün çevresi ormanlarla kaplıdır.

8          Ayrıca, kentin önünde, ovada bir de ırmak vardır, ismi Melas'tır.

III
1          Pontos'a gelince; Mithridates Eupator kendisini buranın kralı ilân etti ve Tibaran'lar ve Armenia'ya kadar Halys Irmağı'nın sınırladığı ülkeye egemen oldu, ayrıca Halys'ün beri tarafındaki, Amastris ve Paphlagonia'nın belirli yerlerine kadar uzanan bölgeyi de ele geçirdi ve batıda sadece, Platonik filozof Herakleides'in anavatanı olan Herakleia'ya kadar, batıya doğru uzanan deniz kıyısını ele geçirmekle kalmayıp, ayrıca aksi yönde Kolkhis ve Küçük Armenia'ya kadar uzanan kıyıları da ele geçirdi; ve bildiğimiz gibi, bunu Pontos'a kattı ve Pompeiüs, Mithridates'i yenerek ülkeyi devraldığı zaman, burası gerçekten bu sınırlarla çevrilmiş bulunuyordu. Armenia'ya doğru uzanan kısımları ve Kolkhis dolaylarını kendi tarafında çarpışmış olan hükümdarlara dağıttı. Fakat geri kalan kısımları on bir bölgeye ayırdı ve bunları Bithynia'ya kattı, bu suretle her ikisinden bir tek eyalet meydana gelmiş oldu.

11       Sinöpe (…) dünyanın o kısmındaki kentlerin en önemlisidir. Bu kent Miletos'lular tarafından kurulmuştur;

12       Bundan sonra Halys Irmağı'ına ağzına gelinir

13       Halys'ün ağzından sonra Gazelönitis gelir ve bu ülke Saramene'ye kadar uzanır; burası verimli bir yer olup, her yanı düzdür ve her şey yetişir.

14       Gazelönitis'ten sonra, Saremene'ye ve Sinöpe'den aşağı yukarı dokuz yüz stadion uzaklıkta bulunan ve önemli bir kent olan Amisos'a gelinir. Theopompos, buranın ilk defa Miletos'lu lar, Kappadokia'lı bir lider tarafından ve üçüncü defa da Athenokles ve Atmalılar tarafından kolonize edilerek, isminin Peiraios olarak değiştirilmiş olduğunu söylemektedir.

16       Themiskyra'dan sonra, Themiskyra gibi iyi sulanmadığı halde verimli bir ova olan Sidene'ye gelinir.

17       Sidene'den sonra, tahkim edilmiş bir kent olan Phamakia'ya, ondan sonra bir Hellen kenti olan Trapezus'a gelinir, buradan deniz yoluyla Amisos iki bin iki yüz stadion'dur.
Amisos'tan kalkıp, denizden kıyı boyu gidilirse; ilk önce Herakleia Burnu'na, ondan sonra Iasonion denen başka bir burna ve Genetes'e ve sakinleri Pharnakia'yı iskân etmiş olan Kytöros'a, ondan sonra şimdi harabe halinde olan Iskhopolis'e ve ondan sonra orta büyüklükteki Kerasos'a ve Hermönassa yakınında Trapezus'a ve ondan sonra da Kolkhis'e gelinir.
18       Trapezus ve Pharnakia'nın üst tarafında Tibaran'lar ve eski zamanlarda Makrön'lar denen San'lar ve Küçük Armenia bulunur Bu insanların ülkesini iki dağ keser. Burada yukarı Kolkhis'teki Moskhia Dağları'yla (tepeleri Heptakömet'ler kavmi tarafından işgal edilmiştir) birleşen ve çok kayalık olan Skydises Dağı ve aynı zamanda Sidene ve Themiskyra Bölgesi'nden Küçük Armenia'ya kadar uzanarak, Pontos'un doğu tarafını meydana getiren Paryadros Dağı da vardır. Şimdi bütün bu dağlarda yaşayan insanlar tamamıyla vahşîdir. Fakat Heptakömet'ler daha da kötüdür. Bazıları ağaçlarda veya seyyar ahşap kulelerde yaşarlar. Bu kulelere Mosyn dendiğinden, antik devirde bu insanlar Mosynek'ler olarak adlandırılmışlardır. Bunlar, vahşî hayvan eti ve ceviz yiyerek yaşarlar ve kulelerinden atlayarak yolculara saldırırlar. Heptakömet'ler, Pompeius'un ordusu dağlık ülkeden geçerken, üç Roma bölüğünü imha etmiştir. Bunlar, ağaç sürgünlerinden elde edilen deli balı kâselerle yol üzerine bıraktılar ve askerler bunu yiyip de bilinçlerini kaybedince, onlara saldırarak kolayca hepsini saf dışı ettiler. Bu vahşîlerin bir kısmına da Byzeres denir.

(Amazonlar)
21       Bazıları, isimleri "Alazon'lar" diğerleri "Amazon'lar" olarak ve "Alybe'den" sözcüğünü "Alope'den" veya "Alobe'den" şeklinde okuyarak ve Borysthenes Irmağı ötesindeki Skyt'lere "Alazon'lar" ve aynı zamanda "Kallipid'ler" ve daha başka isimler vererek -ki bu isimler, Hellanikos ve Herodotos ve Eudoksos tarafından bize zorla kabul ettirilmişlerdir- ve Amazon'ları Kyme yakınında Mysia, Karia ve Lydia arasına yerleştirmek suretiyle, ki bu, Kyme'li Ephoros'un da fikridir, metni değiştirmişlerdir. Ephoros'un bu görüşü mantıksız olmayabilir; çünkü onlar vaktiyle Amazon'lar tarafından, sonra da Aiol'ler ve Iön'lar tarafından iskân edilmiş olan ülkeyi kastetmiş olabilirler ve söylediğine göre, isimlerini Amazon'ların vermiş olduğu belirli kentler vardır. Ephesos, Smyrna, Kyme ve Myrina gibi. Fakat Alybe veya bazılarının söylediği gibi, "Alope veya Alobe" bu bölgede nasıl bulunabilir? "Çok uzak" ve "gümüşün çıktığı yer" sözcükleri nasıl açıklanabilir?

28       Phamakia ve Trapezus bölgelerinin üst ta-rafında, ülkeleri Küçük Armenia'ya kadar uzanan Tibaran'lar ve Khaldai kavmi bulunur. Bu ülke oldukça verimlidir.

29       Kolkhis'e kadar uzanan Tibaran'lar ve Khaldai ülkesi ve Pharnakia ve Trapezus, akıllı ve devlet işlerinde ehil bir kadın olan Pythodöris tarafından yönetilir. O, Tralleis'li Pythodöros'un kızıdır.

IV
Bithynia

V
Galatia'lılar, Paphlagonia'lıların güneyinde bulunuyorlar.

2          Pontos ve Kappadokia yakınındaki kısımlara Trökmi'ler sahiptir.

3          Kybele'nin ismini Kybelon Dağı'ndan aldığı gibi, Dindymene ülkesi de ismini üst tarafındaki Dindymon Dağı'ndan almıştır.

4          Tatta Gölü doğal bir tuzla havuzudur…

VI
1          Lykaonia Plâtosu soğuk, ağaçsız olup az su bulunduğu halde yabanî merkeplerin otlak yeridir

VII
2          Phrygia'nın ve Karia'nın sınırlarında Tabai, Sinda ve Amblada bulunur. Tıbbî perhizlerde kullanılan Amblada şarabı buradan ihraç edilir.

VIII
1          Phrygia'nın bir kısmına Büyük Phrygia denir; burada Midas hüküm sürmüştür ve bir kısmı Galatia'lılar tarafından işgal edilmiştir.

15       Apameia, Asia'nın büyük bir ticaret merkezidir, burada Asia'yı özel bir anlamda kullanıyorum ve bu kent Ephesos'tan sonra ikinci gelir; burası hem İtalya'dan hem de Hellas'tan gelen ticaret eşyasının genel ambarıdır.

KİTAP XIII
I
5          Tam anlamıyla Tröia'nın topografyası, batıya ve batı denizine ve aynı zamanda kuzeye ve kuzey denizine doğru hafif bir dirsek çizen, yükse Ida Dağı'nın konumuyla en iyi şekilde belirlenmiştir.

II
2          Lekton'dan Assos'a deniz yoluyla giderken Lesbos ülkesi, kuzeye doğru uzanan Sigrion Bur nu'ndan başlar.

III
Lelegler, Kilikia’lılar…

IV
Pergamon

KİTAP XIV
I
1 Bana Iönia'lılar, Karia'lılar ve son olarak Tauros'ların dışında kıyılarda oturan Lykia'lılar, Pamphylia'lılar ve Kilikia'lılardan söz etmek kaldı. Böylece, yarımadanın yani daha önce de söylediğim gibi, Pontikos Denizi'yle Issikos Denizi'ni birbirine bağlayan çizgiyle meydana gelmiş olan berzahın tanımını tamamlamış olurum.

Smyrna

II
Karia kıyıları, Rhodoslular…

III, IV, V, VI
Anadolu’nun Akdeniz kıyıları… Son olarak Kıbrıs’tan söz ediyor…

---
Türkçeleştiren: Adnan Pekman
Arkeoloji ve Sanat Yayınları, 4. Baskı, 2000


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder