Emine Ketencioğlu Koçak - Türk Mutfağından
Bir Örnek Rize Mutfağı (s. 319-322)
Arapça, yemek pişirilen yer anlamındaki
“matbah” sözcüğünü Türkler “mutfak” olarak telaffuz etti ve sözcük günümüze bu
haliyle ulaştı.
Türkler mutfak için daha önce aşlık, aşevi,
aşdamı gibi adlar kullanmışlardır.
Mutfak ve ocak birbirinden ayrılmayan
ikilidir.
Türk mutfak kültürü içerisinde (…) yemek
yemeye ilişkin manevi değerler, tutumlar, davranışlar da yer almaktadır.
Törensel günlerde yapılan yemekler Türklerin
ikram konusundaki cömertliklerini göstermeleri bakımından oldukça anlamlıdır.
Rize’de dağ, yayla ve deniz kültürü iç
içedir. Bu da Rize mutfağına zenginlik sağlamıştır.
Yöre insanının gurbetçi oluşu, Rize
mutfağına farklı kültürlerin tatlarını da kazandırmıştır. (s. 319)
Aile ve misafir yemekleri mutfakta yenir.
Yemeğe, sofrada bulunanların en yaşlısının başlaması, suyun önce küçüğe
verilmesi, tabakta yemek artığı, sofrada ekmek kırıntısı bırakılmaması gibi
sofrada uyulması gereken bazı kuralları vardır. Evin en fazla ısınan yeri
mutfak olduğundan gündüz olduğu gibi gece de zamanın büyük bölümü mutfakta
geçer.
Yemekler
Mısır ekmeği
Korkoto çorbası
Muhlama
Mısır çorbası
Hapsikoli (Hamsili ekmek)
Hamsili pilav
Lahana haşlama
Karalahana sarması
Pazı kavurması
Pazı haşlaması
Fasulye çorbası
Hupi çorbası
Fasulye tavalisi
Turşu tavalisi (Turşu kavurması)
Tatlılar
Kocakarı gerdanı
Laz böreği
Enişte lokumu
Kabak sutlisi
Kabak tatlisi
Kabak felisi
---
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder