12 Ekim 2017 Perşembe

Rize'de Fındıklı ve Güneysu Kırsal Mimarisi

Rize'de Fındıklı ve Güneysu Kırsal Mimarisi


Kentlerde ya da köy ortamındaki geleneksel mimarlık ürünleri, bulunduğu ülkelerin çağdaş mimarlık yapılarına örnek olmuş, mimarlara öğretiler sunmuştur.
…bu gün yok olmanın eşiğindeki mimari mirasımızı sistemli şekilde inceleyip, karakterlerini belgeleyebilseydik ve mimarlarımıza yabancı yaşama kültürlerine özgü örnekler yerine kendi yapı örneklerimizi ve onları oluşturan kuralları anlatabilseydik, bu gün kent ve kasabalarımız çok daha yaşanabilir ve güzel görünümlü olurdu.
Geleneksel mimaride üç öge belirleyicidir: (a) coğrafya koşulları, (b) o yöreden sağlanabilen yapı malzemeleri ve (c) bu malzemeleri kullanacak olan insanların kültürleri… (s. 5)

Fındıklı ve Çevresinin Yer Şekilleri
Rize (…) yer şekilleri bakımından oldukça engebeli bir kıyı ilimizdir.
Yamaçlar iç yörelerde kırk beş derece eğimlere ulaşacak kadar dik ve sarp konumdayken sahile yaklaştıkça yumuşar.
Sarp ve dik arazi yapısı, bölge insanının olduğu kadar, Rize insanının da karakterine, yaşayışına, kültürüne ve bütünleşik olarak mimari yapılarına damgasını vuracak kadar önemli bir etkendir.

İklim
Kıyı şeridinden başlayarak yaklaşık 30-40 km sonra 3000 metrelere ulaşan dağlar kuzeyden ve batıdan gelen hava kütlelerinin iç bölgelere geçmesine doğal bir engel oluşturur. Dağ engellerini aşmak için yükselirken soğuran hava barındırdığı nemi, Kaçkarların kuzey yamaçlarına bırakır.
Rize’ye yılda 2350 mm Pazar ilçesine de 2000 mm kadar yağış düştüğünü göstermiştir. Bu konuda Türkiye ortalaması yıllık 645 mm kadardır. (s. 5)

Sıcaklıklar ortalaması 14,4 C’dir.
Bölgede bol yağış, deniz etkisi ve bitki örtüsünün sıklığı nedeniyle nemlilik oranı normal değerlerin üstündedir.
Yıllık ortalama bağıl nem oranı %75 oranındadır.
Rize’de hakim rüzgar güney-batı yönünden eser.
Doğu Karadeniz’in yer aldığı 41. enlem, Türkiye’nin öteki bölgelerine kıyasla güneş ışınlarının daha eğik geldiği bölgelerdendir. Rize’nin doğusunda yıllık güneşlenme süreleri 70 gün kadardır.

Yapıda Kullanılan Malzemeler
Yapı malzemelerinin yöresel olma koşulu geleneksel mimarinin karakteristiğidir. Geleneksel el sanatları ve geleneksel mimariyi belirleyen unsurların başında yakın çevreden temin edilebilen malzemeler gelir.
Fındıklı’daki geleneksel mimari de en önemli malzemeler ağaç ve taştır ki her ikisi de yörede kolay temin edilen malzemelerdir.
Malzeme olarak ağacı yüzyıllardır kullanmakta olan Karadenizli ustaların bu konuda ileri yetkinlik düzeyine ulaştıkları tartışma götürmez.
Yapılarda kullanılacak ağaçların ortak özelliği sert, neme ve ısı değişimlerine dayanıklı, uzun süre bozulmaz olmalarıdır. Bu koşulları sağlayan ağaçların başında kestane, kayın, dişbudak ve karaağaç gelir.
Eski dönemlerde insanlar onlarca metreküp tomruğu tahtaya dönüştürebilecek zaman, sabra ve bilek gücüne sahiptiler.
Ustaların ağaç cinslerine göre zamanlama, farklı kesim ve kurutma yöntemleri vardı.
Zamanla ahşap işçiliğinin zahmetinden dolayı cephelerde taş dolgu kullanılmaya başlandı.
1950’li yıllardan itibaren orman varlığının korunması amacıyla biz dizi önlem almış, ahşabın yerini alabilecek malzemeleri kooperatifler aracılığıyla köylere ulaştırma yoluna gitmiştir.
Bölgenin pek kalın olmayan toprak katmanı altında taş çoğu yerlerde yüzeydedir. Taşa ulaşmak çok kolay olsa da arazi koşulları ve bitki örtüsünün sıklığı nedeniyle taşınması pek kolay değildir. (s. 6)

Ahşap malzemeyi yüksek nemli bölgede zemine bağlamak için en uygun geçiş malzemesi taştır.
Temelden ve ahır katından sonra biraz yüksekçe örülen su basmanı bölümü de yapıyı sıçrayan yağmur sularından korur.

Bölgede evler için daha çok vadilerin orta bölümü tercih edilmektedir. Sırt bölgeler sert rüzgârlara açık, vadi tabanlarındaysa sel tehdidi vardır.
Fındıklı ilçesindeki Çağlayan yerleşmesi, bölgede benzeri olmayan, vadi tabanındaki geniş düzlük bir arazide kurulmuştur. Bu bakımdan bölgenin tek örneğidir.
Evler sık ağaçlar nedeniyle birbirini göremese de komşuluk ilişkilerini sürdürmeye imkân verecek kadar yakındır birbirlerine. Yakın akrabaların bir arada, neredeyse bitişik nizamda evler yatırdıkları da görülür.
Fındıklı evlerinin yapılışında dikkat çeken unsurlardan biri de ev girişlerinin doğu veya güney yönlerinde tercih edilmeleridir. Bundaki esas sebep gün ışığından gün boyu yaralanabilmek istemeleridir.
Fındıklı ve çevresinde görülen “dolma” ya da “göz dolma” duvarlar, tüm bölgenin en kaliteli ve sağlam kalmış örnekleridir.
Bu teknikte düşey ahşap taşıyıcılar yapı yükünü omuzlamıştır. Parke büyüklüğündeki taşlar ise dolgu görevini üstlenmiştir.  (s. 7)

Düşey taşıyıcıların kesit ölçüleri 5x8, 4x10 cm kadardır. Aralıklarıysa 16-19 cm arasında değişmektedir. Düşey taşıyıcıların arası kısa latalar kullanılarak raf sistemi gibi kutucuklara bölünmüştür. Bunlara “terekleme” denir.
Dolgu taşları, kullanılacakları kutucukların ölçüsüne göre kesilirler.
Fındıklı’daki dolma duvarlarda kullanılan taşlar dere yataklarından alındıkları için ön yüzeyleri pürüzsüz, cilalı ve farklı doğal renklerdedir.
Dolma duvarlarda dolgu aralarından içeriye hava girmemesi için bütün derzler elenmiş kil ve kireç karşımı macunla sıvanarak kapatılır. (s. 8)

Süsleme
Süs unsuru ek maliyet getirdiği gibi ustasını bulmak da zordur. Süslemeler varlıklı aile evlerinde görülebilse de yörede yaygın değildir. Süslemeler Gürcistan sınırından başlayarak batıya doğru azalan bir seyir izler ve Trabzon’da sona erer.

Fındıklı/Çağlayan’daki Şevket Bey Evi, ahşap süslemeler açısından görkemli bir örnektir. Bu evdeki süslemelerde kalem işleri de kullanılmıştır. (s. 9)

Ocak üzerinde asılı zincir (Keremul)

Büyük planlı Fındıklı evlerinin ilginç bir özelliği evin haremlik-selamlık şeklinde ikiye bölünerek planlanmış olmasıdır.

Ahır mekânı olmayan Doğu Karadeniz köy evi yoktur. Ahır mekânının varlığı ev mimarisinde kırsal ve kentsel ayrımını yapmaya yarar. (s. 11)
---
Fındıklı Kaymakamlığı

2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder