Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010
Refi’ Cevad Ulunay 1890 yılında babasının memurluk yaptığı
Şam’da doğmuştur. Aslen Konyalı bir aileye mensuptur.
Tanin gazetesinde çalışırken Hüseyin Cahit Yalçın’ın büyük
desteğini görmüş, gazeteciliği ondan öğrenmiştir. Bir süre Şehrâh gazetesinde
yazı işleri müdürlüğü yaptıktan sonra 1912’de Alemdâr gazetesini çıkarmıştır.
Hürriyet ve İtilaf Fırkası’na girmiştir. 1913 Bab-ı Ali
Baskını’nda gazetesi kapanmış, 1914 Mahmut Şevket Paşa’nın öldürülmesi üzerine
Anadolu’ya sürgüne gönderilmiştir.
1918 yılında I. Dünya Savaşı sona erince Ulunay, tekrar
İstanbul’a dönmüş ve Alemdâr gazetesini çıkarmaya başlamıştır. Bu gazetede
Milli Mücadele karşıtı yazılar yazdığı gibi İngiliz Muhipleri Cemiyeti’nin
faaliyetlerine de katılmıştır.
Cumhuriyet’ten sonra “Yüzellilikler” listesine alınarak
yurtdışına çıkarıldı.
1938’de Yeni Sabah gazetesinde yazılar yazmaya başlamıştır. 1953’ten
sonra Milliyet gazetesine geçen yazar ölene kadar bu gazetede yazılar yazmıştır.
Yaklaşık 15 yıl yurtdışında çile dolduran yazar yurda döndüğünde muhalif kimliğini
bir kenara bırakmıştır. Kartal’da bir çiftlik kurmuş, gazetecilik dışında kalan
zamanını burada geçirmiştir.
Mevlana soyundan gelen Refi’ Cevad Ulunay, “Bahâriye şeyhi
şâir, bestekâr, ve neyzen Hüseyin Fahreddin Dede’ye intisap etmiş bir
Mevlevi’dir.
4 Kasım 1968’de vefat etti.
Özet: Chicago Radyosu’nda Hugh Dauglas adlı bir kişi boğazlar meselesi hakkında Türkiye’ye sempati duyduğunu belirtmiştir. Yazar Amerika’nın daha önce de Polonya’ya sempati duyduğunu açıkladığını, bunun üzerine Polonya’nın başına gelmeyenin kalmadığını hatırlatır. Aynı durumun Türkiye için de yapılmak istendiğini belirten yazar Türkiye’nin Polonya’ya benzemediği belirtir (s. 164-165).
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder