Sezgin
Kaymaz - Bakele
Bakele
Benim babaannemdi.
Bakele derdim ben de ona.
Yanlarına gittiğim her yaz bir şeyler
öğrenirdim. Kitap okunur, gazete bakılırdı meselâ.
Okul gibiydi benim için köy.
Lise sondaydım.
Bakele ölmüş.
Ne edecekti dedem?
…toprak hamile gibi kabarmış, Bakele içinde
yatıyor.
“Dede?” dedim, “Bakele ne demek?”
“Canım” demekmiş.
Ve “aşkım” ve “bir tanem” ve “her şeyim” ve
“ömrümün vârı” ve “gözümün nuru” ve “kalbim” ve “ışığım” ve daha yüz binlerce
güzel söz, güzel ses demekmiş.
İlk “canım” demek istediğinde ar etmiş
dedem, “hanım” dese “malım” dmiş gibi olur diye korkmuş. “Vesile” dese çok
resmi, soğuk.
“Bak hele…” demiş, devamını getirememiş
gibi.
Bakele dönüp bakmış.
Demek bütün söyleyeceklerini unutmuş,
öylece kalmış.
Bakele (…) bakmış ki demek yutkunup
duruyor, “anladım İbrahim…” demiş. “Anladım… Sen bana Bakele de bundan sonra,
ben anlarım senin ne demek istediğini.” (s. 13)
Cızgı
“Ne bu oğlum?”
Ne kadar da cahildi; cızgıyı bile
bilmiyordu.
Bana göre özrü kabahatinden büyük insanların
başında ilkokul öğretmenleri gelir.
Çizgiye de hâlâ cızgı derim.
Ben
Geldim De…
O “de” ne? Ne gereği var?
Biz onla ciddi düşünüyorduk da…
Uzay
Piçi
Babasız çocuk olmaktır asıl zor olan. Ya
ezik olacaksın ya yalancı…
Ben yalancı olmayı seçmiştim.
İt
Gibi Hırlayarak Dolaşırsan…
Müdür Bey sizi hademeye mi dövdürüyor?
Brut
Hayat mıydı lan bizimkisi? Bi Brut
kokmadıktan sonra?
Erkek
Olan
Nurten / gözümü korkutmaya başladı.
Yanımdayken yanımdaymış gibi hissedemez
olmuştum onu meselâ. Ben onun yanındaymışım gibi hissediyordum.
İnsan, insanlığını çiğneyeceği zaman en çok
ahlâk kurallarına sığınır.
Kurtulmak zorundayım ondan. Ama nasıl?
“Aç kııız” diyordu dışarıdaki.
Dışarıdaki mi daha korkunçtu içerideki mi,
bilmiyordum…
…adlı bıçağı, sonra da bana salladı.
“Yandım.” Dedi Nurten.
“Git” dedi. “Mühim değil. Kaç, git, bir
daha da gelme.”
O seninle mezara giderdi, ama sen onu
koluna takıp pazara bile gidemezdin.
Hasibe
…kabul et bir kerecik; hayatın değişsin.
Beceremiyorsan dua et, karşına bir Hasibe çıksın.
Angara’nın
Bağları
Zuhâl diye biri gelmiş.
Kızı evleniyormuş da bizi de ailecek
beklerlermiş falan filan.
Diş ağrın gibidir mazin, kaçamazsın.
April Yayınları
Şubat 2015
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder