Rize ile Artvin İllerimizdeki Hemşenli Boyu ve Kökleri
Hemşin Dergisi, Sayı: 3, Mart 1967
Dağıstan'daki Demir kapu/Derbend'den Mardin'e ve
Tırabuzon'dan Tebriz'e değin uzayan yerleri içerisine alan Dede- Korkut Ki
tabadaki OĞUZ-ELLERİ denilen yerlerdeki bütün uruk ve boylar; incelerken. Rize
ile Artvin illerimizdeki köylerde çiftçi ve koyuncu olarak yaşayan Hemşinli
Boyumuzu da tanımak için uğraştık.
Büyük şehirlerimiz ile işlek ticaretli kasabalarımızda
fırıncılık, pastacılık, otelcilik ve gazinoculuk ile geçinen Hemşenliler, okuma
ve çocuk okutmayı da çok sevdiklerinden, içlerin den yüksek tahsilli birçok
aydınlar ve idareciler yetişmiştir.
Tarih bilgilerimize göre, Hemşenli adının, Milâttan önce
256-254 yılları arasında
Horasan'dan Amadan (Hemedan) bölgesine gelip, 300 yıl kadar
kaldıktan sonra. Doğu Anadolu'ya göçerek AMAD UNİ (Amad/Hamadan - Uruğu) adı
ile anılan Eski Oğuzlar’dan, 620 yıllarında Orta - Çoruk boyundan Kaçkar Dağı
yanındaki Dampur/Tambur adlı yanık ve ıssız kasabayı şenlendirerek buraya kendi
adıyla Hamama - Şen (Hamam Abad, (Hamam'ın Mamuresi) adım verdiren Hamam Begden
kaldığını; Anadolu'da İslâmlıktan öncesinden kalan 1347 yıllık güzel bir Türkçe
bey adı olduğunu, biliyoruz.
HAM/HEM ile ŞEN adlı iki kardeşten türeme…
Hopa Hemşenliğinden duyduğumuz adlarının çıkışını anlatan
rivayet:
Hemşenliler deniz kıyılarına, yalıboyuna hiç
yanaşmamışlardır. Bu yüzden komşuları bunlara hep ekilip sürülmemiş ham yerleri
şenlendirdikleri için, Hamşenliler demişlerdir.
Folklor ve etnografya Bakımlarından Khopa—Hemşenliği:
Çocukları, koyun ve keçinin art ayaklarından çıkan
Aşık—Kemiği ile oyunlar oynarlar. Aşıkların dört yönüne: Tok, çik, alçı, tokhan
derler.
Oniki Hayvanlı Türk Takvimi'ni bilirler ve her yıla bir
hayvanın hükmettiğine inanarak, onur, adı ile anarlar: 1966 yılı İçin. At
Yılıdır dediler; gelecek yıl, Koyun Yılı olacağından, ekin bereketli olur, diye
inanıyorlar.
Bütün aylan Rumi hesap ile (şimdiki resmi takvimden 13 gün
sonra başlatarak) sayarlar. Yılbaşı, Marttır.
12 ayı şöyle adlandırırlar. 1) Mart, 2) Abrel, 3)
Mayıs/Yağmur, 4) Kirez, 6) Çuruk Ay (Çürük/sıcaktan hastalık olan), 6) Orak
(Ağustos/biçin), 7) İlk Güz/Sifte - Güz (Eylül), 8) Orta Güz, 9) Son Güz/Sonki
Güz, 10) Karakış (Aralık), 11) Yeni Yıl (Ocak), 12) Gücük/Gucuk (Şubat).
Sayılı fırtına günlerini, koyun çobanlarının iyi bilmesi ve
sürüleri koruması gerekir.
Yerler dağlık ve balkanlık olduğundan araba, kızak
kullanmazlar.
…küçük gövdeli ve dar - uzun kuyruklu Hemşen koyunu besler
ve yabancı koç kalmazlar. Keçileri de, ufak yapılıdır. Hemşen koyununun yünü
uzun ve serttir…
…yaylalara Mayıs ortalarında gelir, 90-100 gün kalır ve
güzlek yerlerde de kona - göçe, 120 gün sonra köylerine inerler…
Yayla evleri, taştan ve üzeri bedevre denilen dar ve ince
tahta ile örtülü…
Lâzlara kolay kolay kız vermez ve almazlar. Kaymaksız sütten
bükme peyniri kendilerinin kuru maya ile yaparlar. Çeçil peynire Yümez, çökelik
/ lora minci derler.
…yeni doğan at yavrusuna kulul (kulun), biraz büyüğüne tay,
bineğine at, enenmişine igdiç/iğdiş, damızlık dişiline kusırak/kısrak, erkeğine
ayğur/aygır, atın (kısrağın) doğurmasına kulullama (kulunlama), koyunun
yavrulamasına kuzlama; ahır’a akhor, ağıl’a ağıl/hağıl, koyun ağılına bere, güzleg/güz
yaylasına güzlüğü, kışlağa kışla - mezra, pınara puğar derler.
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder