Mahiye Morgül - Antik
Karadeniz’de Fonetik Yolculuk
“Fer-etiko”
Rize Bezinin adıdır. Açılımı, Fer-atika; Atti-ka’nın ısısını veren.
Fer / Ateş (Isı)
Rize’de mısır çalılarının üst üste
yığılması suretiyle oluşan kubbe şeklindeki büyük yığına “tom-oni” denir. Keza
dağı kaplayan da duman’dır. Çay ağacı da, fındık ağacı da tom/tam(i)/dam/kubbe
şeklindedir, o nedenle çağ ağacı değil, “çay tamisi” denir.
Mezopotamya, “mez” ön ekinden anlaşılacağı
gibi, hilal inanışlıların yeridir.
MAZ; Işığını Uma’dan alan, Bereketli Hilale
inanan.
"ad", "ada",
"ata" (pek çok dilde baba anlamına gelir)
ZE-UG-MA, sağdan okunduğunda MAUZİ,
MA-u-Tİ, METE olur. Ki, aynı mozaikte adı MHTİOX olarak yazılıdır. MHTİ-OX,
Mehdi Oğuz Mete Oğuz olacaktır.
“Vidi”; Lazca, “geldi”. Kom-o-vidi; gel!
“Visi”; Lazca Ma Pisi, “gördüm”.
Sözcük İngilizceye “visi-on”, AN çoğul
ekiyle girmiştir.
Lazca VICE (Findugli/Pan-si-Oğuli) adında
“visi”yi görebiliriz, ihtimaldir, buraya Güneşin Gözü anlamında VİSE
denilmiştir.
Vini; Vin/Pin/Fin/Pan/Fen; kazanmak
(Vinning) sözcüğünün kökeni olup İngilizceye girmiştir.
Horanta; Maaile, Büyük aile, Evdeki
kalabalık, Kalabalık.
Antik Horanta; Kor-anati; Korint. Kor Anası
olan yer. Ocağı tüttüren yer.
Büyük anne gibi, büyük kadın, kocaana,
kocanene, yaşlı kari, kocakarılı ev.
Grand/Korint Mother
So-huma, sağdan kunduğunda U’ma-us, MAZ olur.
Akmenid: Agamen-ata, köleliği kaldıran
Karusi Oğuzlu devleti.
Amazon; Maz-oğun (giller). U’ma-od(z)/Tanrı
Ma ışığı, Maz analılar, Ma-utu/Ma-odi/Mete oğulları. Amaz/MAZ/Mez, Amed, Mede,
Med...
Ardahan; Er-ata-han/kan/kun. Arat-kun;
güneşin kutsal askeri! Art-kun; sanat güneşi. Türkçe isim; Artagün.
Gaska: Kaş-ka, Kaşgari kökenliler. Kaşgar
Dağlılar. Asya’da, Kaşgar/Kaçkar/Koçkor adıyla ünlenen, Kazakistan, Uygur,
Kırgısiztan, İran, Türkiye, gibi birçok yerde dağlar vardır. İlgaz dağları,
Ulli-gass, Ulu-Oğuz sıkıştırmasıyla Gaşkailerin adını taşır. Kaşkai adının
dönüşümünde Kau-Kas’ya vardır.
Gotyora: Got-yöresi. Ordu, Giresun
bölgesinin antik adıdır. Kırım üzerinden gelen İskitlere Got denirdi. “Oğuz”
sözcüğünün Og-od halidir.
Mez/Maz: Ma’nın esiği/ışığı açılımlıdır.
Uma-oz, Ma-od, ışığını güneşten alan Ay. Kafkas inanışı, Amaz. Amazlar; Amazon.
Huma-Oz; güneşin ışığı.
Kafkasyada bereketli Hilal (Ay)
inamşlıların adı; Maz, Mez, Med.
Pontos Eukseinos; Karadeniz’in MÖ. 1.
yüzyıldaki adı.
Ogzi; eksi, aksi/ters yöndeki.
Euksein-os; Eksi-yön-us; kuzeyliler.
Rize: Uri-ise; Işıktan üreyen, irise; Göz
bebeği, görme noktası. Potomya antik kentinin İris’i Rize kalesiydi!
Rize’nin sıfatı Zümrüt Rize, yeşil
Rize’dir. Ancak efsanelerdeki Zümrüdü Anka kuşuyla bağı kurulabilir; Yerel
şiveyle Sumer-utu veya Lazca Simer-idi şeklinde söylendiğinde Babil gelini
Semir-amis’in ve oğlu SÜMER ATA (Sumerdis) karşımıza çıkar. Ki o, Kafkasyayı
yöneten Kerkes’dir. Zümrüdü Anka’nın bir adı da Kerkes’tir; tavus kuşuyla
sembolize edilir, güçlü ve zümrüt yeşili kanatlarını açtığı zaman, ta
Atina’daki köleleri bile kurtarır! Bu nedenle Şamani Oğuzlu devletlerin sembollerinde
koruyucu, kol-kanat gerici tavus kuşu resimleri vardır.
Saka: Sakhalar, İskit, Sibir Türkleridir.
Çağa, Sağa, Asika, Usag, Işığ; Oğuz.
Işığın oğlu; İsigo, Ogizi,“Kişi”.
Kürt: Kor-ata, Kor-si, Korlar. Kor’un
oğulları.
Kor, Güneş’in antik adıdır. Sasani dilinde
Gur/ Kur Tanrı’dır.
Doğu Karadeniz bütünüyle antik HATTI
bölgesidir. Açılımında Amca’lar,
Ata’lar, yani güçlü atalar, şeddeli halde
ATA vardır. Lazcada Amca; ITI, çoğulu
İTTİ, burada belirleyici olandır.
Antik ARİ sözcüğü Ur eden, Lazca BİR, AR
ile sesdeştir. Var eden kadını, Khari, Hari, sözcüğünü şeddeli söylersek HARRI
olur. Huri, Huri, Hourri burada şeddeli halde, güçlü kadını ifade eder
Lazca küçük çocuk; bere-pe
Peri-bi; "yeni bir ışık"
anlamında. Güneş kültü içinde bir tanım.
Türkçe genç kız tarifi: Ay parçası, ayın
ondördü gibi güzel!
Lazca “nana-ckimi”; anneciğim, “çiğim”
ekinde bize bir ipucu verir;
CKİMİ=CİGİM.
Lazca “nana”, anne demektir. İ’NANA ise
bildiğimiz Kibele’dir! İnana’nın Hey Nana olması muhtemeldir; Ulu Ana demektir.
İNANNA içerisinde NN çiftlemesi ise vurgudur, değer artırıcıdır.
Rize dilinde: Saydi m(b)a epbeyi bi soz.
İngilizce: Said me a few words.
Türkçe, “bir çay daha”. Özbekçe, “daha bir
çay”.
Antik tüm Kafkasyayı içine alan Doğu
Karadeniz’in adı olan Kolkhis, örneğin Gürcü dilinde “halk”, fonetik açılımında
GOL-HİS, iki sözcüktür, ikisi de iki ayrı heceden oluşmuştur.
Gol: oğul, oğ-uli (July, Jül), kul, köl,
gül.
His; Giz; oğ-uz
Goli Giz; Oğuz Oğlu
Hopa Lazcasında “Hopa”, güneşin olduğu yer,
güneş şehri demektir. Bu durum Hopa’yı Sümerlerin en önemli şehirlerinden biri
yapar.
Latin harfleri Ön-Türk tamgalarından
doğduğunu ilk Kazım Mirşan ispatladı.
Ahlat: H’Lat. Bit-lis’in ilçesidir.
Ahlat’da kaya evlerdeki kapı süslerinde
Buda ve Tavus kuşu süsleri ortaya çıktı(2004). Burada, buğdayı koruyan Buda’nın
Çince MAUTU, Mete/Miti/Biti dönüşümlerini görüyoruz. Tavus Kuşu sembolü, Şamani
ve Gazne devletlerinin de sembolüdür, Türklere ait bir semboldür.
Rize
Rize/Irize; iris. Görme noktası. Antik
Sümer şehri Potomya’nın açık denizi gözetleme noktası (Mahalle Kale) buradadır.
Uri-esiğ. İşıktan üremiş. Rize; Roze, Ruze,
sıkışmış Roz.
Askaroz deresinin doldurduğu körfezin
MÖ.6500 deki çökme ve tufan olayıyla bağı olacaktır ki bu yörede Kıble ve Ayane
(Şems ve Hilal) Dağının altında SU (deniz) var diye anlatılanlar da bunu
göstermektedir.
“Ortaçağın başında BAZİLEUS ülkesinde 3 bin
kadın büyücülükle suçlanarak yakılarak öldürüldü.”
Büyücü diye suçlananların, becerikli, ilaç
yapmayı bilen, bilici ve at binen savaşmayı bilen direnen kadınlar…
Onlara ölüm fermanını getiren KARAKONCOLOS,
soğuk kış gecelerinde, kötü haberi getiren kara giysili papaz efendi olmalı.
Çünkü papaz, Roma’ya vergi toplayan “konsolos” demekti. Üstelik de kara pelerin
giyinirdi.
Koncolos denizden gelir. (Tarih boyunca
saldırılar denizden gelmiştir!)
İnsanlarla konuşmaz.
Evin en değerli varlığı olan erkek çocuğunu
alır, gelin burnuna osurur.
(Erkek çocuk köle götürülür, gelin onun
hakkından gelebilendir!)
Kapının önüne bırakılan yiyecekle
uzaklaşması istenir. (Rüşvet!)
Bu halkın içinden değildir, yabancıdır.
Koliva (kalivi, koliba, kallif): Rize ve
Arhavi’de “haşlanmış mısır” demektir. Mısır tarlasındaki “kulübe”, Moldavya
Gagauz (Gökoğuz) dilinde “haşlanmış buğday”, yine Moldavya’da ve Yunanca’da
mısır tarlasındaki kulübe, Kuzey Kıbrıs Alasya Türkçe’sinde haşlanmış buğday ve
kulübe “kallif’.
Kalef; mısır saplarını kuruturken üst üste
dikdörtgen oluşturmak üzere özel diziliş şekline denir.
Feretiko: Rize’de yerli dokumanın adıdır.
Fer’i, ısıyı koruyan, Hatti Kadın Attika’nın giysisi veya onun gibi koruyucu
giysidir. Teri emerek insanı koruyan, sağlıklı bir dokumadır. Beyazdır,
Amazonların tören giysisidir. İkizdere’nin yerli dokumasıdır.
Attika
Rize’de, şehrin doğusunda, Askoroz
burnunda, eski şehir mezarlığının bulunduğu yamacın adıdır.
Attika; Hatti-ka. Hatti Ece, Hatuka, Tyche,
Atike, Hatice’dir. Rize’de Atike ve Atika kız adları halen vardır.
Rize'de Attika. Humrıtğ ve Haldoz semtleri,
baştanbaşa portakal bahçeleridir. Haldoz un şimdiki adı Portakallıktır.
Askoroz (Taşlıdere)
Antik adı Bahriye Körfezi’dir. Şimdiki adı
Taşlıdere’dir. Körfez çoktan doldu, bir ufacık dereceik kaldı.
Akmenid atası KUROS ile sesdeşliği dikkat
çekicidir.
“Askoroz deresinin sol tarafı derindir”
türküsüne gelirsek; derin olan o yere 1950’lerde bir uçurumdan bakılırdı. Bu
uçurum 1960’larda yapılan Karayolları Parkı’nın bitimindeydi. Uçurumun adı ise
Domuzkıran’dı. 2000’de sahil yolu geçirilirken “Domuzkıran Uçurumu” tarihten
silindi. Eskiden domuzlar bu uçurumdan aşağı derin suya atılarak telef
edilirdi. Suya düşen domuzlar başını sudan kaldıramaz ve hemen ölürlerdi. Oğuz
töresinde domuz beslenmez, yenilmez ve telef edilirdi. “Domuzkıran” adı,
buraların tarih boyunca hiç Hıristiyan olmadıklarının da belgesidir.
Ramanoz
Ura-Pan-os; Pan’ın var/ur ettiği bereketli
yer.
Kaçkar adı, Khaşgar, Asgar, Kaşgar,
Kachari, Quaskai, Acari, Kockor, Kaczari, Katzay vb. şeklinde yazılabilir.
Halen İran’ın güneyinde Şiraz çevresinde
yaşayan Kaşga/ Quashqa halkı (Kaçkariler), tıpkı Rize-Artvin köylerinde olduğu
gibi tulum zurna çalar ve oldukça düzgün Türkçe konuşurlar. 1980’de Humeyni
rejimine karşı çıkmalarıyla ünlüdürler.
Bölgede 8 yıl süren (1980-88) savaşta 2,5
milyon Kaçari, savaş sırasında öldürüldü.
Hitit ile hüthüt sesdeştir; Hüthüt kuşu bir
ulu ötüşlü kuş, Aziz Kuş olmalıdır.
Mosyn
Müzik yaparak savaştıklarını gören Anabasis
yazarı, onları Giresun tarafından gelen, şarkı söyleyerek ilerleyen askerler
olarak onları tarif eder: Dizlerine kadar entarileri vardı, mızrakları ve
baltaları vardı, kalkanları hasır örgü üzerine gerilmiş deriydi, başlarında
tepesi tüylü bir başlık ile 300 kayıkla bir gecede geldiler.
Kelkit
Kelk-it; Kolk-ida. Halk-ida, Halk-dağı
açılımı yapılabilir.
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder