Doğu Karadeniz Bölgesindeki Tarihi Ahşap Yapılara Yönelik Koruma Metodolojisinin ICOMOS Kuralları Çerçevesinde Değerlendirilmesi
Gülşah Esra Tülüce
Tarihi yapılar yaşayan belgeler niteliğinde olup toplumların
kültürel, sosyal ve tarihsel devamlılığını sürdürebilmeleri için korunmaları
büyük önem taşır.
1964 Yılında yayınlanan Venedik Tüzüğü ile tarihi yapıların
onarımı ile ilgili temel ilkeler belirlenmiş ve bu tüzük Türkiye tarafından
benimsenmiştir. Venedik Tüzüğü ilkelerinde; / onarımlarda mümkün olduğu oranda
orijinal malzemenin kullanılması gerektiği belirtilmiştir.
Selüloz, fotosentez sonunda meydana gelen glukoz
moleküllerinin farklı düzende bağlantı oluşturarak meydana getirdiği, odunsu
hücrelerin iskeletini oluşturan en önemli bileşendir.
Odunsu dokunun yaklaşık %40-50’sini oluşturan selüloz…
Hemiselülozlar, fotosentez sonunda selülozdan başka, yine
şekerlerden oluşan başka karbonhidratlar ve organik maddelerden hücre çeperini
oluşturan ikinci yapısal polimerdir.
Ligninler / Hücre çeperini meydana getiren üçüncü yapısal
komponent olup, çok stabildir ve hücre çeperine dolayısıyla ahşaba sertlik
vererek, basınç direncini arttırmaktadır. / s. 7-8
Ahşabın yapıtaşını oluşturan bileşikler ağırlıklı olarak
karbon (%50), oksijen (%43), hidrojen (%6) ve azot içermektedir.
Lif Doğrultusu: Bilhassa basınç direncini geniş ölçüde
etkiler. Basınç kuvvetinin liflere paralel doğrultuda bulunması en yüksek
basınç direncini, dik doğrultuda bulunması ise en düşük basınç direncini
doğurur.
UV etkisi, ahşap eserler yüzeyinde etkili olan çok önemli
bir bozunma biçimidir
Başlangıçta, ahşabın rengi grileşmekte ve koyulaşmaktadır.
Bu renk değişimini takiben ahşabın yüzeyindeki lifler erozyona uğramakta ve
liflerde kalkmalar, pürüzlülükler meydana gelmektedir.
Ahşabın bozunmasına sebep olan biyolojik faktörler genel
olarak mantarlar, böcekler, bakteriler ve deniz canlılarıdır.
Mantarlar ağaç malzemenin hücre çeperinde bulunan selüloz,
hemiselüloz ve lignin yapı maddelerini ve paranşim hücrelerinde depolanan
polimerleri parçalayarak, beslenme ve enerji ihtiyaçlarını karşılamaktadır
Mantarların yaşaması için rutubetli ve sıcak hava koşulları
uygun ortamlar oluşturmaktadır.
Ahşapta çürümeye neden olan şey rutubetli ortamda sporlarla
çoğalan mantarlardır.
Bu sporlar ahşabın rutubeti % 20’lerin üzerine çıktığı
ortamlarda ürerler.
…çürüyen ahşabın yoğunluğu azalır,
Böcekler / Genel olarak rutubet, sıcaklık ve oksijenin
olduğu ortamlar gelişmeleri için uygun koşullardır.
Ahşap yapılarda en fazla tahribata neden olan böcek türleri,
ev teke böceği (Hylotrupes bajulus), adi mobilya böceği (Anobium punctatum),
alacalı kemirici böcek (Xestobium rufovillosum) ve parke böceği (Lyctus
linearis) / s. 13
Masif Ahşap Malzemenin Yapılarda Kullanımı
Ahşap, ağacın yapılarda kullanılabilecek hale getirilmiş
şeklidir.
İkinci dünya savaşı ve sonrasında tutkallı ahşap yapı
elemanları geliştirilmiştir.
Doğu Karadeniz Bölgesi’nde / geleneksel mimaride, yaygın
olarak ahşap ve taş kullanılmaktadır.
Trabzon’un doğusunda / ısı değişimlerine ve neme karşı
dayanıklı ve sert bir ağaç türü olan kestane kullanılmaktadır. Trabzon’un
batısında kalan bölgede ise daha çok dişbudak, kayın, ladin ve karaağaç gibi
ağaç türleri tercih edilmektedir
Bölgenin yüksek nemli ikliminden ötürü, temel duvarları,
bodrum kat, ahır ve depo duvarları gibi yaşama mekanları, zemin kotunun yüksek
nemli zeminden ayrılabilmesi için yığma taş kullanıldığı görülmektedir.
Geleneksel mimarinin oluşmasındaki en büyük etkenler
çevresel ve fiziksel şart ve faktörlerdir.
Eğimli yamaçlara oturtulan yapıların temel duvarlarında
moloz taş malzeme kullanılmıştır. Nitelikli yapılarda ise ince yonu kesme taş
görülmektedir.
…kırsal mimari mirasın korunması ile ilgili çeşitli
düzenlemeler, tüzükler, sözleşmeler yapılmış / s. 20
ICOMOS (Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi) ve ICOMOS
Ahşap Komitesi
Geleneksel mimarinin takdir edilmesi ve başarıyla korunması
toplumun buna katılımı, desteği, sürekli bakımı ve kullanımına bağlıdır.
Tarihi bir yapının önemi ve korunmasının gerekliliği
genellikle o yapının “özgünlüğü” ile ilişkilendirilir.
Ahşap koruma, tarihin izlerini korur. Tarihi ahşap
yapılarla, tarihi ya da yazılı kaynaklarda asla anlatılamayacak şekilde tarihi
anlama fırsatımız vardır.
…bilgi kaynağının korunması, ancak özgün malzemenin yerinde
tutulmasıyla mümkün olabilir.
Epoksiler ayrıca yapılarda yapıştırıcı olarak kullanılır
ahşap kiriş uçlarının onarımında da büyük ölçüde kullanılır. Epoksi harici
onarımlar için kullanılmaması gerekir.
Çelik plakalardaki yoğuşma, ahşabın bozulmasına neden olan
nem birikmesine yol açabilir.
Daima görünür ve denetime açık olması gerekir
Korumanın en iyi yolu düzenli bakımdır.
Kimyasal koruyucuların tarihi ahşap yapıların korunmasında
kullanılması en az düzeyde tutulmalıdır.
Yunanlılar ve Romalılar, köprüler gibi yapıları korumak için
dayanıklı keresteden elde edilmiş reçine, yağ ve katran kullanmışlardır. Aynı
zamanda ahşaba mükemmel bir koruma sağlayan kömürleşmiş bir tabaka elde etmek
için hafifçe yakarak zemine temas edecek ahşapları korumak için
kullanmışlardır. / s. 34
…keten tohumu yağı üzerine kurulu geleneksel bir boya, ahşap
hücrelerinin dış tabakasını korur.
Yapılan Çalışmalar
Doğu Karadeniz Bölgesinin geleneksel konutlarının en yaygın
kullanılan ve spesifik yapım sistemi olan göz dolma sistemidir.
Doğu Karadeniz Bölgesi ikliminin en önemli belirleyicisi /
denize paralel şekilde uzanan sıradağlardır. Bu dağlar, üç bin metreye kadar
ulaşabilen yükseklikleri ile kuzeyden ve batıdan gelen hava kütlelerinin iç
kısımlara ulaşmasına engel olmaktadırlar. Bu dağ engelini aşmak için yükselen
hava soğuyup barındırdığı nemi bölgenin kuzey kesimlerine bırakır. / s. 39
Türkiye'nin en sık ağaçlı ormanları Rize sınırlarındadır.
Yağış ve sıcaklığın etkisi ile ormanlık alanlar sık ve gürdür. Kelsik flora adı
verilen yörede kestane, kayın, sakallı kızılağaç, ıhlamur, yabani karayemiş,
defne, yabani kiraz, çınar, meşe, tesbih ağacı, şimşir, Trabzon hurması, gürgen
ve dişbudak ağaçları ile kaplıdır. / s. 40
Bölgede bol yağış, deniz etkisi ve bitki örtüsünün sıklığı
nedeniyle nemlilik oranı normal değerlerin üzerindedir.
…geleneksel kırsal kesim evlerinin biçimlenmesinde;
1. Bölgenin mevcut antik kabile ve topluluklarının,
2. Bölgeye göçerek gelmiş farklı kültürlere sahip kalabalık
insan topluluklarının,
3. Özellikle Osmanlı döneminde devlet toprakları içinde yer
değiştirme ya da zorunlu iskan gibi nedenlerle bölgeye gelip yerleşen değişik
grupların, etkileri olmuştur. / s. 42
…binaların plan ve yapım ayrıntılarında üç öğenin çok önemli
etkileri olduğu gözlenmiştir.
Yapının bulunduğu yerdeki coğrafi koşullar,
Yöreden sağlanabilen yapı malzemeleri,
Yapıyı kullanacak olan insanların kültürüdür. / s. 42
Bölgede “kurtboğaz” tekniği, coğrafi koşulların getirdiği
malzemeye bağlı kalarak gelişen akılcı çözüme dayanmaktadır. “Göz dolgu” ise,
yöresel alanda en gelişmiş yapı tekniğidir. Ahşap ve taşın yapıda
kullanılmasından öte, yapı cephesine belli bir doku estetiği kazandırmaktadır /
s. 44
Kurt Boğaz Geçme Tekniği: Ahşap yığma yapılarda
dikmeler kullanılmadan ahşap yapı malzemelerinin (tahta, düzgün ahşap kirişler)
yatay olarak, köşelerde muntazam ölçü ve oranlarla geçme usulü ile oluşturulan
bir bağlantı tekniğidir.
Ahşap yığma sistem, genellikle Doğu Karadeniz Bölgesinin
ormanların bol olduğu daha iç kısımlarında özellikle yaylalarında kullanılan
geleneksel bir yapım sistemidir. Ahşap yığma sistemde temel ve bodrum kata
kadar taş ile örülür. Daha sonra kereste halindeki veya işlenmiş yatay ahşap
yapı elemanları köşelerinden kurtboğazı, kara boğaz, kertme boğaz adı verilen
yöresel tekniklerle birbirleri üstüne oturtularak örülür. Bu işlem uygulanırken
ahşap yapı malzemesi geçme noktalarından yaklaşık 20-30 cm daha uzun bırakılır.
/ s. 45
Sadece kapı, pencere gibi kısımlarda dikey taşıyıcılar
kullanılmıştır
Bu sistemde, evin kaç bölümden oluştuğu bırakılan çıkıntılar
sayesinde dışarıdan bilinmektedir.
Bölgede serenderlerin neredeyse tamamı ahşap yığma sistem
kullanılarak inşa edilmiştir / s. 46
…ahşap iskelet sistemi / Bu sistemde ana unsur; taşıyıcı
elemanların ahşap yığma sistemin aksine dikey olarak kullanılmasıdır
…taşıyıcı sistemin yükü daha hafiftir.
…ahşap karkas sisteminde cephelerde üç çeşit teknik
uygulanır:
1. Blok Ahşap Dolma
2. Göz Dolma
3. Muskalı Dolma
…yığma görünümlü duvar olarak algılanmasına karşın taşıyıcı
olan dikmelerdir. Dikme aralarında dolgu elemanı olarak kullanılan yatay tahta
elemanların yük taşıyıcılığı yoktur
İnşaatı esnasında pencere ve kapı gibi boşlukların
kenarlarına dikmeler yerleştirilir. Bu dikmeler köşelerde ise “armoz direği”,
ortada iseler “orta direk” olarak isimlendirilirler. / s. 47
Göz dolma sistemi ahşap ve taşın birlikte kullanıldığı en
yaygın yapı sistemidir.
…yapının cephesi dikdörtgen veya kare kutucuklardan
oluşturulur
Bu kutucuklar bölgede bulunan dere taşları ile harç
yardımıyla doldurulur.
Muskalı dolma sistemini göz dolma sisteminden ayıran iki
önemli özelliği vardır. Bunlardan ilki muskalı dolma sisteminde bağlantıların
çivi ile sağlanmasıdır. Diğer farkı ise görselindedir; göz dolma kare veya dikdörtgen
kutucuklarla şekillenirken bu sistemde dikmeler arası çapraz ahşaplarla
bölündüğü için muskalı dolma sistemi üçgen formundadır.
Muskalı dolma sisteminde üçgen boşluklar dere taşları
kırılarak kireç harçla doldurulmaktadır.
Karma Yapı Sistemi / Doğu Karadeniz Bölgesinde en çok
kullanılan yapı sistemidir. Karma yapı sisteminde karkas yapı sistemi, ahşap
yığma sistemi, muskalı dolma veya göz dolma gibi sistemlerden en az ikisi
birlikte kullanılır.
Serender, Karadeniz Rumcasından kalan bir kelimedir. Rumca
Kseranter’den önce Hseranter’e daha sonra serandere dönüşmüştür. İki kelimenin
birleşmesiyle meydan gelmiştir. Ksero=kuru, ile Andiro=yer, sofa kelimeleri
birleşerek kurutma yeri anlamına gelen serender kelimesi ortaya çıkmıştır.
Serender, genellikle taştan bir zemin üzerinde yükselen iki
katlı olan ahşap bir yapıdır. Taş zemin köşelerine taban kirişler
yerleştirilir. Serenderin plan şemasına bağlı olarak dört, altı veya dokuz
dikme köşelerden payandalanarak taban kirişine oturtulur. Dikmelerin başında
yiyecek maddelerine hayvanların ulaşmasını engellemek için tekerler
yerleştirilir / s. 49-50
Serenderin yerden yükseltilmesi yiyeceklerin
havalandırılması ve hayvanlardan uzak tutulması içindir.
Enine bağlantıyı sağlayan kirişlerin üzerine kesitleri ana
dikmelere göre daha narin olan çardak direkleri yerleştirilir
Duvarlar genellikle ahşap yığma yapılır. Serenderler iki
bölümden oluşur; ambar kısmı ve çardak altı kısmı. Serenderin zeminle direkt
bağlantısı olmaması gerektiği için çardak kısmına yerden biraz yüksek
merdivenlerle ulaşılır. Çardakta meyve toplama aletleri, sepetler ve arı
kovanları gibi malzemeler muhafaza edilir.
Bölgede kullanılan ağaç türleri arasında ilk sırayı kestane
alır.
Yağmura, rutubete karşı dayanıklı, kolay kolay alev almaz ve
kurt işlemeyecek kadar serttir.
Koyu kahverengi ve dalgalı görünüşlü ceviz, mobilya ve
bilhassa sandık yapımında kullanılmaktadır.
Kestanede ağaç boyu 25-30 m, gövde orta çapı 1,5 m,
kullanılabilir gövde uzunluğu 6-10 m'dir
…öz odunu taze halde gri-sarı ile soluk kahverenginde,
kesimden sonra koyulaşır.
Kurutulması güçtür, çatlamaya, dönüklüğe ve kollapsa
eğilimlidir. İyi ve kolay işlenir, çok güç yarılır.
Fazla tanen içerdiğinden metaller ile temas ederse koyu
renklenme oluşur.
Kaplama levha, mobilya, bükme mobilya, döşeme tahtaları,
paneller, tel direği, çit direği, travers ve kuru fıçıları yapımında
kullanılır. / s. 52-53
Plan Özelliklerinin Belirlenmesi
Ev, bölgede yüzyıllardır süregelen alışkanlıklar ve günlük
yaşam tarzları ışığında şekillenmiştir.
iç düzen asırlardır denenmiş ve mükemmelleştirilmiş bir şema
üzerine kurulur
Yörede sıcak iklimin ve toplu yerleşmelerin neticesi olan
avlulara ve iç bahçelere rastlanmaz
…yüksek bir eşiğe sahip bir kapı ile aşhaneye girilir.
Aşhane evdeki yaşamın merkezidir. Pişirme, oturma, yemek yeme, imece gibi
günlük işler aşhanede görülür. Aşhaneler özgün durumda toprak zeminli, orta
ateş etrafında ailenin günlük hayatını geçirdiği, toplanma mekânı olarak
tanımlanabilir.
Aşhaneden koridora açılan kapıdan direkt olarak hayata
geçilir. Özgün halinde de günümüzde olduğu gibi ikinci bir salon, bir misafir
ağırlama mekânı olarak kullanılır.
…eğime göre yüksekte kalan tarafa aşhane, manzaraya bakan
yani eğime göre aşağıda kalan tarafa ise hayat yerleştirilir.
Orhan Özgüner boğaz geçme detayı kendi arasında kertme
boğaz, kurt boğaz çalma boğaz ve kara boğaz olarak sınıflandırmıştır
Kurt boğaz tahta yığma yapılarda kullanılan geçme detayı
iken kara boğaz ise tomruk/kalas yığma yapılarda kullanılan birleşim şeklidir.
Çalma boğaz ise ahşap dolma olarak tabir ettiğimiz sistemdir. / s. 56
Ahşabın özellikleri, rutubet miktarı ile derinden etkilenir.
Rutubetr miktarı %22’yi aştığında, mantar faaliyeti ile birlikte ahşap çürümeye
hazırdır; %35-50 arasındaki nem miktarı, mantar gelişimine en uygun ortamları
oluşturur / s. 57
Lif doygunluğundaki nem, böceklerin gelişmesi için en uygun
ortamdır.
böcek zararlarının önlenmesi için nem kontrolü çok önemlidir
Bulgular / s. 72 vd.
Uzunhasanoğlu Konağı / s. 76
İnceler Konağı / s. 79
Oktay Evi / s. 81
Ana Karkas Sistemde Kullanılan Yapım Tekniği
Örnek konutlarda kullanılan orijinal yapım tekniğinin Doğu
Karadeniz Bölgesinde sıklıkla tercih edilen “göz dolma sistem” olduğu tespit
edilmiş
…su basman seviyesi taş duvar olarak inşa edilmiş / s. 103
…üstüne önce 30 cm enine kesitli taban kirişi oturtulmuş
…bu taban kirişlerinin üstüne 30 cm enine kesitli ahşap
dikmeler aralıklarla yerleştirilmiş
Ahşap dikmelerin arasında kalan boşluklar, 25-30 cm enine
kesitli ahşap parçalarla eşit aralıklara bölünmüş
Bu ahşap parçalar 15 cm aralıklarla ve lamba zıvana
birleştirme tekniği kullanılarak ahşap dikmeler bağlanmış ve böylece dikdörtgen
biçimli gözler meydana getirilmiş
Bütün bu ahşap karkas sistemin üst kısmına tavan kirişi
oturtularak yapı tamamlanmıştır
Taşların dikdörtgen boşluklara yerleştirilmesinden sonra kil
harcıyla kenar boşlukları doldurulmuştur
(Çatı) iki farklı çatı yüzeyinin kesiştiği doğrultuya omuz
denilmektedir
…bütün evlerin altına mazgal yapmışlar. Havalandırma görevi
görmesi için. Aşağıdan yukarı sanki hava geliyor. Evlerdeki döşemeler genel
olarak iki katlı yapılmıştır. İlk olarak mazgal üzerine kalın ağaç döşeme
kullanılmış. Onun üzerine de normal döşeme geçilmiştir. / s. 113
Göz dolgu mimari örneklerde çatı arası hizasındaki bazı
gözlerin boş bırakılması ile doğal havalanma sağlanır
…usta/zanaatkar marangozlar olmadan tarihi ahşap binaları
–aslına uygun olarak- restore etmek mümkün değildir.
Öneriler
Tarihi bir ahşap yapının mevcut durumunu doğru bir şekilde
değerlendirmek için, tek başına yapının incelenmesi yeterli olmayacaktır.
Yapının ve çevresinin geçmişine ve şimdiki koşullarına ilişkin bir dizi konuyu
içeren daha kapsamlı bir kayıt yapılması gerekmektedir.
…geleneksel yöntemlerle ahşap yapıların korunması ve onarılması
ilk önce tarihi binaların bütünlüğünü koruyacak ve ikincisi, onları oluşturan
toplumları karakterize eden ekolojik düşünceyi canlandıracaktır.
…
Tülüce, Gülşah Esra (2019), Doğu Karadeniz Bölgesindeki
Tarihi Ahşap Yapılara Yönelik Koruma Metodolojisinin ICOMOS Kuralları
Çerçevesinde Değerlendirilmesi, Yüksek Lisans Tezi, Karadeniz Teknik
Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Trabzon
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder