1 Kasım 2022 Salı

1509 No'lu Rize Şer'iyye Sicili Işığında Rize'de Sosyal Hayat

1509 No'lu Rize Şer'iyye Sicili Işığında Rize'de Sosyal Hayat

1509 no’lu defter 1911-1913 yılları arasını kapsıyor…

 

Şer’iyye sicilleriyle ilgili olarak üç temel mefhumun bilinmesi şarttır. Bunlardan birincisi mahdar kavramıdır. Mahdar sözlükte huzur ve hazır olmak demektir.

…ilâm için, belgenin altında, mecliste hazır bulunan / şahısların yazılı olarak takrir ettikleri şahadet beyanlarına ve imzalarına da mahdar denir

İkinci temel kavramımız sicil tabiridir.

Üçüncü / kavram Sakk-ı Şer’i / sicil defterlerindeki kayıtların tutulmasında takip edilen kurala sakk-ı şer’i usulü denmektedir (s. 4-5)

 

Birinci TBMM Döneminde Lazistan Mebusları

Rusların daha önceki devirlerde değişik kanallarla Paris’ten Kafkasya’ya taşımış oldukları milföy pastası, bu ticaret sonucu bölge kültürüne dâhil olarak “Laz Böreği” adıyla millileştirilmiştir (Nişanyan – s. 18).

 

Mart 1915 / Arhavi deresi boyunca mevzilenmiş Türk birlikleri de Lazistan Müfrezesi adı altında toplanarak kumandanlığına Stanke Bey atandı (s. 25).

 

Lazistan Mebusları

Osman Nuri Bey (Özgen)

Gündoğdu (Hamidiye) Nahiyesi’nin Akpınar Köyü’nde 1890’da doğdu. Rizeli İsmailzade ailesindendir.

mühendis mektebine girmiş

Rize-Erzurum yolunun inşası hakkında kanun teklifinde bulunmuştur (TBMM Cz, Devre 1, Cilt 10, İçtima Senesi 2, İ. 37, 28. 5. 1337, C. 1, s. 337.).

Mart 1921’de imzalanan dostluk anlaşmasından sonra Rusya’dan alınacak silah, cephane ve diğere savaş malzemelerinin alım ve sevkine memur edilerek Tuasepe’ye gönderildi.

görevini kötüye kullandığı iddiası ile Meclis kararıyla hakkında soruşturma açıldı.

İkinci TBMM seçimlerinden sonra siyasi hayattan tamamen çekildi

kendisini daha sonra memleketin imar işlerine vakfetti

Abdurrahman Naci Demirağ şirketinde ortak

15 Aralık 1943’te İstanbul’da öldü.

 

Mehmet Necati Efendi (Memişoğlu)

1879’da Rize’nin Çamlıhemşin ilçesi Çinçiva (Şenyuva) Köyü’nde doğdu.

Dar’ül-Fünun Hukuk Mektebi’ne girdi.

I. Dünya Savaşı seferberliğinde gönüllü olarak orduya girip doğudaki 28. Fırka’nın 83. Alayı’na din görevlisi olarak katıldı.

Sunduğu kanun teklifleri:

Rize-Erzurum tarikinin inşası hakkında.

Taraklı nahiyesinin kazaya ifrağı hakkında.

Mapavri nahiyesinin kazaya tahviline dair.

Lâzistan sancağında fındık, portakal, limon, mandalin, dut, çay yetiştirilmesi hakkında.

Şano ve Guvant karyelerinin âşar borçlarının tecili hakkında.

Taraklı nahiyesinin kazaya ifrağı hakkında.

Guvant ve Şano karyelerinin âşar borçlarının tecili hakkında.

 

Dönem bittiğinde 1923’te Giresun Savcılığı’na tayin oldu. İki ay sonra bu görevden ayrılarak Sinop’ta avukatlığa başladı.

İzmir suikastıyla ilgili olarak 14 Haziran 1926’da tutuklandı.

Sinop’a sürgün edildi. Orada tütüncülükle uğraştı.

6 Mart 1959’da öldü.

 

Ziya Hurşit

Hemşin bucağının Mollaveysi köyünün Kürtoğlu ailesinden Kadı Hurşit Efendi’nin oğlu idi.

1892’de doğmuş, Almanya’da deniz araçları yapım mühendisliği ve telgraf öğrenimi yapmış, yurda dönüşünde Eskişehir Lisesi’nde Almanca öğretmeni olmuştu.

Gizli ve açık celselerde 75 konuşma yapmıştır.

İkinci Dönem Büyük Millet Meclisi seçimlerinde adaylıktan düşürülmesi ve yerine ağabeyi Faik Günday’ın getirilmesi

14/15 Haziran 1926’da yakalandı. İzmir’e gelen Ankara İstiklal Mahkemesi’nde diğer sanıklarla birlikte yapılan yargılaması sonunda idam cezasına hüküm giydi. 13 Temmuz 1926 gecesi asıldı…

 

Ziya Hurşit’in babası olan Kadı Hurşit Efendi, Erzurum’da vali vekilliği yapmış

 

Esat Bey (Özoğuz)

1871’de Hopa’da doğdu.

Adapazarı Rüştiyesi’nde tamamladıktan sonra 1893 Haziranı’nda Ertuğrul (Bilecik) sancağı nüfus kâtipliği ile devlet hizmetine girdi.

I ve II. dönem seçimlerine katıldı.

Sunduğu kanun teklifleri:

Lâzistan livasında bir Darülhilâfe medresesi tesisi hakkında.

Karadeniz sahiline hariçten ithal edilecek hububat ve dakikın muvakkaten gümrük resminden istisnasına dair.

Rize vilayetinde balık konserve fabrikaları tesisi hakkında verilen takrir (s. 256)

IV. ncü dönemde tekrar Rize’den V., VI. ve VII. dönemlerde Kars’tan milletvekili seçilerek yasama görevini 1946 seçimlerine kadar sürdürdü. 27 Mart 1954’de öldü.

 

Zeynelabidin Bey (Atak)

1879’da Kosova’nın Yakova ilçesinde doğdu.

Askeri Tıbbiye Mektebi’nden 1910’da Tabib Yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu

26 Nisan 1920’de Meclis’te hazır bulundu.

Mebusluğu bu dönemde sona erdi.

23 Mayıs 1939’da İstanbul’da vefat etti.

 

İbrahim Şevki Efendi

1867’de Rize-Arhavi ilçesinde doğdu. 1894’te icazetname aldı. 1897’de Mihalıççık ilçesi naipliğine atandı.

1918’de Trabzon merkez kadılığına getirildi. Mebusluk sıfatını koruyarak memuriyetini sürdürdü.

5 Eylül 1920’de kabul edilen “Nisab-ı Müzakere Kanunu” memurlukla mebusluğun bir kişi üzerinde bulunmasını yasakladığından temyiz azalığını tercih ile mebusluktan istifa ettiğine dair dilekçesi 4 Ekim 1920’de Meclis genel kurulunda okunarak kabul edildi.

1 Ocak 1923’te görevi başında öldü.

Dört erkek çocuğundan biri Mehmet Atıf Tüzün (1885-1970), I. Dönem Kayseri; III. ve IV. Dönem Rize; V. ve VIII. Dönem Çoruh mebusu olarak TBMM’de bulunmuştur.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder