Margaret
Atwood - Başka
Dünyalar
Bilimkurgu
ve Hayal Gücü
İlk bölüm bir nevi şahsi tarih
İkinci kısım bilimkurgu öncülü olan antik
çağ mitolojisine duyduğum ilgi üzerine.
Üçüncü kısım tamamlanmamış doktora tezim
üzerine.
(İkinci bölüm) “Başka Tasarılar” bilimkurgu
eserlerine ilişkin yazdığım pek çok metni bir araya getiriyor.
Üçüncü bölüm kendi yazdığım küçük
bilimkurgu eserlerinden oluşuyor.
Başka
Dünyalar: Bilimkurgu ve Hayal Gücü
Yirminci yüzyılın süper kahraman kostümü (…)
büyük ihtimalle yüzyıl başından kalma (…) sirk esvaplarından devşirme.
İnanna / Enkil
Enkil, insan olmayan iki canlı yaratıp (…)
bize Golem ve canlanan heykellerin ve nihayetinde robotların ilk örneğini
sunmuş olur. (s. 39)
Uçmak
Bedenin kısıtlamalarından, ölümlü olmanın
getirdiği ve peşimizde sürükleyip durduğumuz o ağır yükten kurtulmak söz
konusu. (s. 44)
Angel / Yunancada “ulak”
Musevicesi de aynı anlamı taşır.
Bütün mitler birer hikâyedir ama bütün
hikâyeler mit değildir (ya ne olacaktı!).
İncil de bir mit
Yunan mitolojisinde, insanlığın geçirdiği
dört evre var: altın, gümüş, bronz ve demir çağı.
Bunlar ilkbahar, yaz, sonbahar ve kışa ve Frye’a göre dört ana hikâye türüne
tekabül ediyor. İlkbahara denk düşen romansta kahraman maceraya atılır.
Yaza denk düşen komedide kahraman ve kız (…)
bir araya gelemez ama birtakım aksaklıkların ardından evlenirler.
Sonbahara denk gelen tragedyada başkarakter
hâkimiyetini ve prestijini kaybederek ya ölür ya da kendini sürgünde bulur.
Kışa denk düşen ironide (…) dedeler ve
nineler oturup hikâye anlatırlar.
Bu yapı
Yaratılış’la başlayıp Vahiy’le sona eren
İncil’de görülür.
“Sonsuza kadar” demek zamanın bittiğine
işarettir.
Her haritanın bir hududu, bilinenle
bilinmeyen arasında çizili bir sınırı vardır. Eski ortaçağ ve erken dönem
Rönesans haritalarında bu hudutlara korkunç yaratıklar çizilirdi.
Canavarların yaşadığı yer orasıdır; kıyılar
ve sınırlar. (s. 78)
Kahramanlar kahramanlıklarını göstermek
için canavarlara ihtiyaç duyar ama canavarların kati surette kahramanlara
ihtiyacı yoktur.
Canavarlar öldü mü kahraman da yok olur.
Kartografi
Stevenson’ın genç bir ziyaretçisini
eğlendirmek için adanın haritasını çizmesiyle başlamıştır. (s. 82)
İyi toplumlarda her daim ekip biçmeye
meraklı şen insanlar veya Galadriel’in buyruğundaki Elfler gibi orman severler
yer alır.
Kötü toplumlara sadece Ork kaynayan nahoş
bir despotluk değil aynı zamanda ileri seviye sanayileşme ve çevre kirliliği hâkimdi.
On dokuzuncu yüzyıl ütopya kaynıyordu.
Yirminci yüzyıl da ise distopyalar ortaya
çıktı. (s. 92-93)
Ütopya diye bir şey olamaz çünkü insanın
düşkün doğası buna engel olur.
Distopya
Aslolan daha ziyade yin yang misali bir
yapı.
(belli bir) formu etraflıca çalışıp
okuduysanız içten içe kendiniz de deneme arzusu duyarsınız.
Hep beraber yapılınca suç kimsenin üzerine
kalmıyor.
Çölde taş yemek yasaktır.
Tüm yasaklar arzularımızın inkârına
dayandığından nasıl olsa kimsenin yapmak istemediği şeylerin yasaklanmadığına
işaret ediyor. (s. 100-101)
Marge
Piecy – Zamanın Kıyısındaki Kadın
Eserin ilk birkaç sayfası, otuz yedi
yaşında sosyal yardımla geçinen Meksika kökenli bir Amerikalı olan Consuelo’nun
geçmişini anlatarak onun hayatından bir kesit sunacakmış izlenimi uyandırıyor.
Consuelo’nun bir çocuğu var, kocası tarafından terk edilmiş, akabinde kör bir
zenci yankesiciyle takılmaya başlamış ve adamın ölümü Consuelo’yu depresyona
sokmuş ve bu sırada da kaza eseri kızının bileğini kırmış. Bu kabahatinden dolayı
akıl hastanesine yatmasına karar verilmiş ve çocuğu da elinden alınmış.
Geriye yeğeni Dolly kalmış
Dolly’yi savunayım derken kızı pazarlayan
adamın burnunu kırınca tekrar hastaneye yatırılmış. Hikâyenin geri kalanı
içeride geçiyor. (s. 113)
Connie, yeniden hastaneye yatırılmasının
öncesinde Luciente adında tuhaf bir yaratık tarafından ziyaret edilir.
Luciente, Connie’nin zihniyle iletişime
geçerek kendisini geleceğin dünyasında, Luciente’nin dünyasında tahayyül
edebilmesini sağlıyor.
H.
Rider Haggard – Ayişe
Başkahramanımız Leo Vincey, büyük, büyük
atasını öldürmüş olduğu varsayılan güzeller güzeli ölümsüz büyücüyü bulmak için
Afrika’ya doğru yola koyulur.
Bir zamanlar hâkimiyet sürmüş büyük bir
medeniyetin kalıntılarına ulaşır.
Mumya mezarlarının arasında büyücüyle karşılaşır.
Büyücü, iki bin yaşındadır ve ismi Ayişe’dir.
Leo’yu cazibesiyle dize getirir.
Ursula
K. Le Guin
1966’dan bu yana 16 roman ve 10 öykü
derlemesi yayınladı.
Kitapları iki ayrı evren meydana getiriyor:
Ekumen evreni ve Yerdeniz.
Ekumen evreni insan doğasını konu edinir.
İnsan kalmanın sınırları nelerdir?
Yerdeniz ise hakikatin doğasını, ölümlü
olmanın zarureti ve ayrıca dilin içinde bulunduğu dizgeyle ilişkisine
odaklanır. (s. 131)
Dünyanın Doğum Günü’nde yer alan öyküler,
ikisi dışında Ekumenik evrene ait.
Ekumen serisinin genel önermeleri:
Evrende yaşamaya elverişli bir sürü gezegen
var.
Her toplum kendi başına kalıp farklı
yönlerde gelişme göstermiş.
“Bir romancının işi yalan söylemektir.” Le
Guin
…öykülerin hepsi nevi şahsına münhasır cinsiyet
ve cinsellik dizgelerini konu ediniyor.
H. G.
Wells
Dr. Moreau’nun Adası, 1896’da yazar 30
yaşındayken basıldı.
Anlatıcısı Prendick
Aylak aylak dünyayı dolaşırken gemi kazası
sonucu adaya ulaşır.
(Prendick) Kitapta kendisi için çokbilmiş
tabirini kullanır.
Adada insan türünde bir dişi yok.
Benzer şekilde Eski Ahit’te de Tanrı’nın
eşi yoktur.
Alkolik asistan Montgomery
İsa’ya tekabül eder.
Kutsal Ruh da Montgomery’nin hizmetçisi
olan hayvani yaratık M’Ling’dir.
Kazuo
Ishiguro – Beni Asla Bırakma
Roman, insanlıktan çıkarmanın böyle bir
şeye maruz kalan tüm topluluklar üzerindeki etkilerine dair hassas, hünerle
kaleme alınmış ve nihayetinde rahatsızlık verici bir bakış sunuyor.
Anlatıcı Kathy H.
Görünüşte huzurlu, Hailsham adındaki yerde
geçen okul günlerini düşünmektedir.
Hailsham Okulu’ndaki öğrencilerin
hiçbirinin gerçek soyadı yok.
Hailsham
Normal insanlara organ sağlamaları için
dünyaya getirilen klonlanmış çocukları yetiştiren bir yer.
Kathy zeki ve kafasında eski mevzuları
evirip çeviriyor.
Karakterler sorar; sanat ne içindir.
Her şeyin el altında olduğu bir dünyada hiç
bir şeyin anlamı kalmaz.
---
In
the other worlds
Türkçeleştiren: Selin Siral
Kolektif Yayınları
Haziran 2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder