Italo
Calvino - Palomar
Palomar’ın hikâyesinin iki cümleyle özeti:
“Bir adam adım adım bilgeliğe ulaşmak için yürüyüşe çıkıyor. Hâlâ varamadı.”
Deniz, belli belirsiz çalkantılı, küçük
dalgalar kumlu kıyıyı dövüyorlar.
…sinirli bir insan olan Bay Palomar, dış
dünya ile ilişkilerini azaltma eğiliminde ve kendini genel sinir zayıflığından
korumak için, duyumlarını elinden geldiğince denetim altında tutmaya çalışıyor.
Burası benim yerim, diye düşünüyor Palomar.
Kabullenmek ya da karşı çıkmak söz konusu değil, çünkü yalnızca burada var
olabilirim. (s. 24)
Palomar dalgınlaşıyor,
…artık evreni düşünüyor.
Gidip yıldızlara bakmam gerek.
…bunca yıldızı boşa harcamanın doğru
olmadığını düşünüyor.
…nesnelerin yüzeylerini tanıdıktan sonra,
altında ne olduğunun araştırılmasına geçilebilir (…) ama nesnelerin yüzeyi
tükenmez.
Camekân
…gerçek dünyanın sadece bizim dünyamız
olduğunu göstermeyi amaçlayan çelişkili bir kanıtlamaymış gibi, yapay olarak
canlı tutuluyor… (s. 73)
Bay Palomar (…) çevrenin öğelerini
birbirlerine bağlayan tanımlanamaz uyumun, yavaş yavaş kendisini sarmasını
bekliyor.
Gerçekten suskunluk da başkalarının sözcük
kullanımına karşı çıkan bir söylem sayılabilir.
Bay Palomar hiçbir tat almıyor ve
vazgeçiyor.
Bundan böyle, Bay Palomar nesnelere içten
değil, dıştan bakacak…
Bay Palomar, başkalarıyla ilişki kurmada
zorlandığı için çok dertli. Söylenmesi gereken sözcüğü bulabilme, herkesle
gerektiği gibi konuşabilme yeteneği olan kişilere imreniyor.
Bu yetenekler (…) dünya ile uyumlu olanlara
verilmiş.
…önce evrenle ilişkisini iyileştirmeye
çalışacak Bay Palomar.
Ölülerin bakışı hep biraz küçümseyicidir.
O anda ölüyor.
Türkçeleştiren: Rekin Teksoy
Yapı Kredi Yayınları
Nisan 2003
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder