1 Şubat 2020 Cumartesi

Kırzıoğlu Mehmet Fahrettin - 1461 “Turabuzon” Fethi sırasında Fatih Sultan Mehmed’in yaya aştığı “Bulgar-Dağı” neresidir


1461 “Turabuzon” Fethi sırasında Fatih Sultan Mehmed’in yaya aştığı “Bulgar-Dağı” neresidir

VI. Türk Tarih Kongresi (Ankara, 20-26 Ekim 1961) Tebliğleri, Türk Tarih Kurumu yayınları, Ankara (1967), s. 322-332

İstanbul fethinden sonra Karadeniz’i bir “Osmanlı Gölü” yapma siyaseti güden Fâtih Sultan Mehmed’in karşısına, (…)Akkoyunlu hükümdarı Bayındurlu Uzun Hasan (…) rakip olarak çıkmıştı.

(Uzun Hasan bu dönemde Trabzon Rum Krallığıyla müttefik idi, naib olarak tahtta oturan David Komnenos’un kardeşi Kirya Katerina’yı eş olarak almıştı. Uzun Hasan bugünkü Sivas ve çevresini ele geçirdikten sonra Fatih’e elçi göndererek daha çok toprak ve Trabzon Rum Krallığı üzerindeki nüfuzunun tanınmasını istedi)

(Fatih) 1461 yazında Akkoyunlu toprağına girdi. Fatih’in ordusu Erzincan yakınlarında Yassıçemen yaylasında dinlenirken Uzun - Haşan, anası Sârâ-Hatun ile Çemişgezek Beği Kürt Şeyh Hasan bir “darâ’at-nâme”yle birlikte elçi gönderip, barış teklifinde bulundu.
Padişah, dileklerinin kabul edildiği ve Elçilerin Osmanlı ordusuyla birlikte Tırabuzon’a yürümelerini buyurdu.

Âşıkpaşaoğlu, Bayburt’tan sonra aşılan sarp dağ için şunları anlatıyor :
“Bulgar-Dağı’na kim çıkdılar, Durabtızon tarafına iner oldular. Pâdişâh, bu Dağ’un ekserin yayak yörüdü”

Gümüşhane’den geçen şimdiki şose, yüzyılımızın başlarında yapılarak, Fâtih ordusunun aştığı o güçlüklerle dolu dağın kestirme dağ yolu terkedilmiştir.
…bugün de Bayburtluların “ Turabuzon’un Kese Dağ-Yolu” dedikleri yol da kasabanın kuzeyine düşer. Bu yolun aştığı dağdan yani eski Burkar/Bulgar’dan Bayburd’a esen kuzey yeline bugün bile “Parkhar” adı verilmesi bu yüzdendir.

Fâtih’in ordusu ile güçlükle aştığı sarp “ Bulgar Dağı, şimdiki Kemer Dağı…

MÖ. 130 yıllarında Kafkaslar kuzeyinden gelen ve şimdi de Kafkasların en yüce tepesi “Mengütağ” (Alburuz)ın batı ve kuzeyinde torunları “Balkar - Malkar” adıyla ve “Karaçay”lara komşu olarak yaşayan “Bulgar” Türklerinin Kars yaylasına yerleşen bir kolu buraya, “ Vanand” (Balang) ve merkezdeki kaleyi sahiplenen “Karsak” boyları da şehre “Kars” adını vermişlerdir. Esas “Balkar” adı ile anılan büyük kalabalık da, Çoruk soluna geçerek, buradaki sıradağlara “Balkar” ve bundan bozma “Barkal” millî adının verilmesine sebep olmuşlardır.

Barkal dağlarının kuzeyindeki “Hemşenli” adlı koyuncu ve eski bir ermeni lehçesiyle konuşan yerli ahalinin gerçek menşei de, buralara adını veren Bulgar
Türkleriyle alâkalı olsa gerektir.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder