1 Şubat 2020 Cumartesi

Kırzıoğlu Mehmet Fahrettin - Karadeniz’in Doğu Kıyıları, Gürcistan Eski Trabzon Vilayetimiz bölgesinde Osmanlı Fethine Kadar Yerleşen Türkler ve Coğrafyada Yaşayan Hatıraları


Karadeniz’in Doğu Kıyıları, Gürcistan Eski Trabzon Vilayetimiz bölgesinde Osmanlı Fethine Kadar Yerleşen Türkler ve Coğrafyada Yaşayan Hatıraları

II. Tarih Boyunca Karadeniz Kongresi (Haziran 1988) Bildirileri, 19 Mayıs Üniversitesi Eğitim Fak. Yay., Samsun (s.83-91), 1990

Ziya Gökalp’ın telkiniyle ilk defa 1916-1917 ders yılında İstanbul Dârülfünûnu Edebiyat Fakültesi'nde üç yıllık "Tarih Enstitüsü" kurulmuştu.

Umumi Türk tarihiyle ilgili çığır açıcı ilk yayınlar Zeki Velidi Togan tarafından 1940’lı yıllarda gerçekleştirildi.

Gürcistan" ve "Armenya” kroniklerini özden geçirip (…) önasva-Sakalan ve halefleri “Arşakunik" de denilen “Küçük-Arşaklılar" (52-428) çağının tarih- destanları sayılan “Dede Korkut Oğuznamelerini (inceleyerek bunlarla ilgili bilgiler derledi)

(Karadeniz bölgesinin tarihiyle ilgili olarak) Sakalar ile birlikte Oguz/Türkmen Boylarından - Kırım'dan Rize’ye kadar - sıra ile: Karkın Apşar/Afşar (ikisi de Yıldız-Han-oğlu), Askur (Yazgur / Yazır, Ay-Han-oğlu) ve "Tokar / Döğer (ikisi de Ay-Han-oğlu) ile Kaşgarlı Mahmud’un adlarını vermediği Ay-Han-oğlu Kızık ile Karkın birliğinden kurulan “İki-Bov Khalaç” dediği Kalaçların, eski adıyla (arslan/aslan, kurşak/kuşak-varşak / vaşak gibi Türkçe sözlerde “R”nin düşmemiş biçimiyle) Kalarçları tespit etmek umulmadık müspet sonuçlar veriyor.

Bu bilgiler MÖ. VII. asırda Saka/Skyth göçleri sonucunda Oğuzların Üç-Ok kolundan Ay-Han oğlu Askur / Yazgur, Tokar / Döger; Yıldız-Han oğlu Apsar / Afşar, Karkın ve bunlardan başka yine Karkın boyuna mensup olan Kalarç / Kalaç / Khalaçların Kırım’dan Rize’ye kadar olan bölgeye gelip yerleştiğini ortaya koymaktadır.

Saka / İskit ismi hakkında
Saka / İskit ismi Eski Yunan ve Latin kaynaklarında “Skyth” şeklinde gösterilir.
Her iki dilde de c, ç, ş gibi diş sesleri bulunmaz.
Orkun Yazıtlarında Köğmen ormanları ve Kem-Suyu boyunda yaşadıkları belirtilen Çik ve Karahanlı hakanlığını oluşturan üç büyük Türk kolundan Çik-İl denilen kavmin ilk ataları MÖ. 720 yıllarında Sakalar ile birlikte Karadeniz’in kuzey kıyılarına geldiler.
Çik denilen bu kavim İslam kaynaklarında, Türkçe çokluk belirten “t” son-ekiyle, Çik-it (Çikler diye tanımlanırlar. Ceneviz-Venedik kaynaklarında Zyg, Zygi, Zikh, Sikha adlarıyla anılan bu kavim Gürcü kaynaklarında “Cik” ve yaşadıkları topraklar Cik-et (Çik yurdu) diye anılmıştır.

Karadeniz kuzeyinde ve Kuban boylarında "Bozkır-Kültürünü yaşayan atlı göçebe Kimmerler, MÖ. 720’lerde Orta Asya’dan gelen çok kalabalık Saka/Skyth adlı soydaşlarının baskısıyla, dağılmağa başlamışlardı.
Kimmer kolu 713 yılında ilk defa Kafkas-Geçitlerini (Derbent ve Daryal’ı) aşarak Kür, Aras, Karasu ve Çoruk boylarına yayıldılar.
Kimmerlerden: Kars doğusunda Gümürü / Gümrü, Bayburt-Trabzon arasındaki "Kemer-Dağı" ve Rize doğusunda “Kemer" köyü, kayası ve burnu ile, Sivas-Kayseri arasında ve Kızılırmak boyunda “Gemerek" bölge adı hâtıra kalmıştır.

Kimmerler’i kovalayarak MÖ. 680 yılında Kafkasları aşıp Asurlu hududuna varan Sakalar (Skythler), Kimmerleri Kızılırmak ve Kilikva kesimine sürdüler. Asurlu hükümdarı Asarhaddon, Sakaların baskısından korunmak için kızlarından birini Saka hükümdarı Bartatua (Heredotos’da Protothyas) ile evlendirdi.
Sakalardan kaçan Kimmerler MÖ. 676’da, önlerindeki Frigya devletini yıkıp Sakarya nehri boylarına ulaştılar.

İlk Gürcü kroniği olan Kartlis Çkhovreba, MÖ. 680 ve sonrasında Sakaları “Türkler” diye anar. Bu tarihlerde Sakalar Gürcü başkenti Mtiskheta yakınlarında bir şehir kurdular. Bir asır sonra MÖ. 586’da Nebukadnazar’ın bölgeye sürgün ettiği bir grup Yahudi, suları Kür’e akan Aragwi çayı boyunu yurt tuttuğu ve haraca bağlandıklarını belirtir. 
Bölgedeki Türkler asırlar sonra Makedonyalı İskender’in bölgeye yönelik saldırılarına karşı koydular. Kartlis Çkhovreba’da söz konusu Türk boyları Bun-Türki ve Kıpçaklar olarak belirtilir.

MÖ. 656-628 yılları arasında Sakalar, Karpatlardan Çin’a kadar ki topraklara hakimdiler. Kuzey Asya’ya hakim bu devletin hükümdarı Bartatua’nın oğlu Madyas, İran kaynaklarında Afrasyab, Türk kaynaklarında Alp-Er Tonga diye anılır. Sakalar bu dönemde Sina’ya da inmiş ve bu bölgede Mısır Firavunu III. Psammetik’ten haraç almışlar. Med hükümdarı Keyaksar / Key-Husrev düzenlediği şölene davet ettiği Madyas ve adamlarını zehirleyip/sarhoş edip öldürttü. Med/İranlılar bu olayı milli bayram haline getirmiş asırlar boyunca her yıl 7 Temmuz’da kutlama yapmışlar.
Birliği bozulan Sakalardan geriye çeşitli boylar kaldı: Urartu topraklarında yaşayan Sakalar, Aşkuzay
Aşkuzaylara komşu olarak Dicle’nin doğusunda yaşayanlara Karduklar
Kuzeyde Aras başlarında yaşayanlara Phasiyan / Pasinler,
Çoruk boyunda yaşayanlara Tavok / Tavlar (Tav-eli),
Erzurum-Erzincan hattında yaşayanlara Hhaybler,
Çoruk’un yukarılarında yaşayanlara Hesperitler (bunlar İspirlilerin atalarıdır),
Bayburt-Trabzon arasında yaşayanlara Skythenler,
Trabzon’un doğusunda yaşayanlara Makron (Makro-safal = koca başlı),
Trabzon-Giresun arasında Driller,
Rize ve daha doğuda Çan / Lazlar…

MÖ. 120 ve sonrasında Sakaların Horasan’daki boylarından Parthlan da denilen Arşaklılar, batıya seferler yaparak Roma İmparatorluğu ile çatıştılar. Bu çatışmalar sonucunda Fırat’ın doğusuna hakim oldular.  

1071’den önce Karadeniz kıyılarına yerleşen Türk boy ve urukları
Karkıntı: Karkın’ın yeri, Kırım yarımadasının batısında.
Kimmerikum: Kefe ile Kerç boğazı arasındaki liman.
Kemurgoy: Taman yarımadasının güneyi ve Çerkes boyunun adı.
Aspurglani: Kuban ırmağı deltası.
Küçük Khazret ırmağı: Kuban ırmağı.
Kuban/kuman: Kuban ırmağı.
Zyge / Zikhia: Abazalar’ın kuzeybatısında yaşıyorlardı.
Onogurya: Faş ve Ryon ırmakları boyundaki bölgeye V. asırda yerleştirilen Bulgar – On-Ogur birliğinin hatırası olarak bu yer adı yaşamaktadır.
Apsarus: Hopa’nın 8 mil batısındaki ırmak, ismini burayı yurt edinmiş olan Afşar / Avşar boyundan alır.
Askuros: Rize’nin 4 mil doğusundaki ırmak, ismini Yazgur / Askur boyundan almış.
Kalarzen: Borçka-Artvin-Şavşat-Ardanuç kesimlerini içine alan kesim idi. "Kalaç" adlı büyük Uruğun, Sakalar ile buraya gelmiş bir topluluğunun yeridir.
Çorokh/çoruk: Çoruk nehri boyuna verilen addır. “Çor/Çol-Kapısı" dedirten Çor/Çol adlı Kıpçak kolundan Türklerin bir uruğunun bu ırmak boyuna yerleşmesine göre adlanmıştır. Kartlis Çkhovreba’da bu ırmağa eskiden Seper (İspir) ırmağı dendiği belirtiliyor. Bugün Sibirya olarak adlandırılan geniş coğrafyaya adını veren Kıpçak boyundan bir kol zamanında bu ırmak boyarını yurt tutmuştu.
Tukharis: (=Tukharlı) Bugün Şavşat’ta bulunan kale ve ahalisini işaret eder. Strabon ve Pilinius’un eserlerinde bunlar Çinlilerin "Yue-çi dedikleri Türk uruğunun adı olarak gösteriliyor. 24 Oğuz Boyundan "Tokar/Döger"lerin bunların bir kolu olduğu anlaşılıyor.
Kamak: Bu adla anılan kalenin Penek/Banak suyu üzerinde olduğu sanılıyor.
Saspeir: Bugünkü İspir. Sibirya’ya adını veren Kıpçak kolundandır.
Barkar / Parkhar / Balkar: Bayburt çevresini yurt tutmuş olan Kıpçak kolundan Türk uruğu.
Sanni: Trabzon’dan itibaren Hopa’ya kadar olan kesimde yaşamış bir halkı işaret eder. Yunan ve Latin kaynaklarında “ç” sesi yoktur ve bu nedenle asıl adları Çan olan bu halk “San” diye anılmıştır. Şimdiki Lazların atalarıdır; Çanar/Alazan/Lazlar… Bu bölge Can-et / Çan-et şeklinde Kartlis Çkhovreba’da geçer.
Paçan: Çaykara
Dril: Trabzon-Giresun arasındaki bölge.
Kotyora: Ordu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder