5 Kasım 2023 Pazar

Modern Mimarlık Hareketinin Türkiye’deki Etkileri

Modern Mimarlık Hareketinin Türkiye’deki Etkileri

 

Mimarlar Odası'nın Eylül ayında Marmara Adasında düzenlediği söyleşiler

Söyleşiye katılanlara şu soruları sorduk: “Yapılarınızda tasarımınıza egemen olan biçim ilkeleri var mı? Varsa genel ve daha sonra ayrıntıdaki (iç mekân ve cephe tasarımınızda) ilkeleri açıklar mısınız? / Tasarım sürecine yön veren ilkeler ile bitmiş yapı arasındaki ilişkiyi örnekler misiniz? / Tasarım sürecine egemen olduğunu düşündüğünüz ilkelerin kaynağı sizce nelerdir? (öğretim, kişisel eğitim, görgü, deney gibi iç ve dış kökenli etkiler) / Modern mimarinin kaynağında düşündüğünüz ve size etkisi olmuş mimarları hangi araçlar yoluyla tanıdınız? / Türkiye'de sizi yapıtlarıyla etkileyen mimar ya da salt yapıtlar var mı? / Kendi mimarinizin konumunu dünyada ve Türkiye'de nasıl değerlendiriyorsunuz?

 

Şevki Vanlı: Tasarım işleve elbise giydirmek değildir.

Ben müşterinin yerine geçip yapıyı onun gibi kullanmayı hayal ediyorum.

 

Nevzat Kurdoğlu: En azından iki tür tasarım var: Birincisi, tek tek kullanıcısını tanıdığım yapılar, genellikle konut yapılan, ikincisi ise kullanıcısının devlet, şirket gibi anonim olduğu yapılar. Mimar birinci durumda içinde oturacak insanı tanıyor. Ben ailenin bütün üyelerinin yaşamlarını tanımak istiyorum. Fakat anonim sahipli yapılarda insan faktörü bir soyutlama. O zaman klişeler, tipolojiler ağır basıyor.

 

Şevki Vanlı: Çağdaş toplumda ailenin ortak bir yaşamı yok. Aile yaşamı parçalanıyor. Ben, hiç olmazsa evimde, aileyi bir araya -olabildiğince- getirebilmek için evi açık ve sürekli tek bir mekân olarak tasarladım. Ancak herkes kendi yatak odasına çekilince ayrılıyoruz. Bu mekân sürekliliğini malzeme kullanılışında da sürdürdüm. Örneğin bir merdiven, ya da galeri korkuluğu düşünürken, hiçbir zaman ahşap, tuğla, demir gibi malzemeleri çıplak olarak kullanmadım. Onlar da sıvalı.

Zaten görünen tuğlayı hiç sevmiyorum. Akdeniz'in taş ya da Anadolu'nun kerpiç mimarisinin gölge-ışık etkilerini seviyor, onları elde etmeye çalışıyorum. Az ya da sınırlı malzeme kullanmak istiyorum.

 

Sedat Hakkı Eldem üslubunda bir mimarinin geleceği olmadığı kanısındayım. Mimarlık geleceğe dönük olmalı.

 

Türkiye'deki mimarlık etkinliklerinin üst düzeyinde her zaman dışarıdan gelen dergilerdeki son yapıları izlemek eğilimi olmuştur. Sonra da kuşkusuz -özellikle yarışmacı mimarlarda- Bayındırlık Bakanlığı kurallarına uymak.

 

Niyazi Duranay: Tasarımıma yön veren ilkeler çoğunlukla ampirik. Formlar, öncelikle insanların imkânlarından doğuyor.

Formu yaratan imkânlar. Malzemenin zenginleşmesi modern mimariye yeni boyutlar kazandırıyor. Tasarımımın belirleyicileri, yetişme tarzım, ülkenin koşulları, yönetmeliklerin sınırları ve programın bağlayıcılığı.

Modern Mimarlık Hareketinin Türkiye’deki Etkileri, Mimarlık Dergisi, Yıl: 1984, Sayı: 11/12, s. 24-32

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder