13 Şubat 2023 Pazartesi

Kültürel Çeşitlilik Bağlamında Kırsal Mimari Mirasın Değerlendirilmesi: Adana İli Ceyhan İlçesi Örneği

Kültürel Çeşitlilik Bağlamında Kırsal Mimari Mirasın Değerlendirilmesi: Adana İli Ceyhan İlçesi Örneği

ÖZET

…kırsal alanlarda yaşamın getirdiği zorluklar karşısında insanları kırsaldan kente göç etmeye yöneltmiştir. Terk edilen kırsal alanlarda yaşam koşullarının biçimlendirdiği mimariye sahip özgün doku yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmakta ve zamana direnememektedir.

…geleneklerle sürdürülmüş olan mimarinin kırsal alanda nasıl uygulandığı, kültürün bu oluşumu nasıl ve ne derecede etkilediği tezin ana araştırma konusunu oluşturmaktadır.

…neredeyse tamamı sofalı plan tipinde inşa edilmiş tek ya da iki katlı evlerin görüldüğü çalışma alanındaki iki katlı evlerin alt katının; ahır, depo, ambar, samanlık, yemlik, tohumluk, mağaza ya da yaşama alanından oluştuğu, üst katların ise yaşam katı olarak tasarlandığı anlaşılmıştır. Yapılarda kültüre özgü olarak iç mekânda oluşturulmuş ocak, yüklük, taga (kapaksız duvar nişi), mahmil (kapaklı duvar nişi), hamamlık, tahtalık, cağlık (banyo yapmak yâda bulaşık yıkamak için oluşturulmuş, yerden 10 cm yükseklikteki kare formundaki alan) gibi mekânlar, dış mekân oluşumlarında ise ocaklık (ekmeklik), anıt ağaç, kuyu, ahır, sayvant, gökcük gibi mekânlar gündelik hayatın yansıması olarak belirlenmiştir. Geleneksel yöntemlerle çoğu zaman imece usulü yığma kargir yapım sistemi ile inşa edilen evlerde kullanılan yapı malzemesi, bölgenin konumu ve iklimi ile yakından ilişkili olarak ahşap, kerpiç, taş ya da doğal bitki örtüsünden üretilmiş çit duvardır.

 

KÜLTÜR VE KÜLTÜRÜN YERLEŞİME ETKİSİ

Latin kökenli olan kültür sözcüğü, „Colere; sürmek, ekip biçmek kelimesinden türeyen, ekilen biçilen yani ekin anlamında kullanılan „Cuitura’dan gelmektedir

…ilk kez Voltaire, kültür sözcüğünü, insan zekâsının (esprit) oluşumu, gelişimi, geliştirilmesi ve yüceltilmesi anlamında kullanmıştır

‘Kültür; doğa'nın yarattıklarına karşılık, insanoğlunun yarattığı herşeydir’

Kültürün günümüzde en çok kabul gören tanımı; Tylor’ın önermiş olduğu, toplumun bir mensubu olarak bireyin edindiği bilgi, inanç, sanat, töre, yasa, görenek ve diğer tüm yetenekler ile alışkanlıkların oluşturduğu karmaşık bir toplamdır

 

> Bilimsel alandaki kültür: bir toplumun ya da bütün toplumların birikimli uygarlığıdır yani uygarlıktır.

> Beşeri alandaki kültür: Eğitim sürecinin bir ürünüdür.

> Estetik alandaki kültür: Güzel sanatlardır.

> Maddi (teknolojik) ve biyolojik alanda kültür: üretme, tarım, ekin, çoğaltma ve yetiştirmedir. / s. 6

 

KIRSAL MİMARİ MİRAS VE MİRASIN KORUNMASI

Kırsal mimarlık ürünleri, bunları üreten kültürlerin yaşam biçimlerini ve özel ihtiyaçlarını karşılamak, gündelik hayatlarını devam ettirebilmek için tasarlanmışlardır.

…kırsal alanda işlevsellik çoğu zaman biçim ve estetiğin önünde yer alır / s. 15

 

…toplumsal yaşamın ön planda olduğu kırsal yerleşimlerdeki mimari biçimlenmeyi;

> İklim, topoğrafya, doğal bitki örtüsü gibi çevresel etkenler

> Gündelik yaşam döngüsü içinde çevre/mekân-konut kullanım şekli gibi sosyokültürel etkenler

> Ailenin büyüklüğü ve temel geçim kaynağı ve ekonomik yapısı gibi sosyo-ekonomik etkenler oluşturmaktadır / s. 17

 

Kültürel manzaralar, toplulukların kökenleri ve gelişiminin yanı sıra doğal çevre ile olan ilişkilerimizin gelişim sürecini de göstermesi açısından önemlidir.

 

İnsanların doğayı çeşitli amaçlarla kullanmaları (köyler, kentler, tarım alanları gibi) sonucu ortaya çıkmış olan tarım arazileri de kültürel peyzaj değerleri ile toplumların kimliğini belirleyici potansiyele sahiptir. / s. 21

 

Peyzaj, canlı ve cansız varlıklarla birlikte içinde yaşadığımız bütünü ifade etmektedir. Kültürel peyzaj ise, yapı inşası, tarım vb. aktivitelerin yanında mitolojik, dinsel, geleneksel, göreneksel, vb. anlamlandırmaları da içerecek bir kapsamda insanların doğayı çeşitli amaçları doğrultusunda kullanmaları sonucunda oluşan alanlar olarak tanımlanmaktadır

 

UNESCO Dünya Miras Komitesi ise kültürel peyzaj alanlarını doğa ve insanın ortak eserleri olarak nitelendirmektedir.

 

20. yüzyılın ortasından sonra yasal anlamda kırsal yerleşimlerin korunması meselesi uluslararası ortamda yer bulmaya başlamıştır. 4 Ağustos 1962 tarihinde Fransa’da ‘Malraux Yasası’ ile tarihi kentlerin bütüncül olarak korunması ve yaşatılmasına ilişkin yasal süreç oluşturulmuştur / s. 25

 

Kırsal alan koruma kavramı; Cumhuriyet’in ilanıyla başlayan modern köy projeleri adı altında görülmektedir.

 

1951’de kurulan Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu (GEEAYK) ’nun anıtların koruma, bakım, onarım ve restorasyonları için çalışmalar yapması miras koruma adına önemli bir gelişmedir. 1973 tarihinde çıkarılan 1710 sayılı Eski Eserler Kanunu, ‘eski eser’ tanımını açıklar nitelikte olsa da, tarihî mağaralar, kaya sığınakları, yazılı ve kabartmalı kayalar, hayvan ve bitki fosilleri, tabii sit-tabii anıt kavramlarına da değinir.

 

2000’li yıllara gelindiğinde modern mimarlık mirası, endüstri mirası, kültürel peyzaj, alan yönetimi gibi konular gündeme gelirken, yasal zemin buna yeterince uyum sağlayacak nitelikte olmasa da Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA), Kültür Bakanlığı’yla yaptığı bir protokol çerçevesinde Türkiye Kültür Envanteri sistemini kurma çalışmalarına başlamıştır. TÜKSEK adı verilen bu yeni sistemde mimarlık envanteri kentsel ve kırsal olmak üzere iki başlıkta ele alınmıştır. / s. 34

 

MATERYAL VE METOD / s. 49 vd.

 

BULGULAR VE TARTIŞMA

Çukurova bölgesi / Bölgede kırsal mimari mirasın şekillenmesinde etkili olan temel kırılma noktaları:

> 1865-1866 Fırka-i Islahiye ile göçebelikten yerleşik hayata geçişin zorunlu hale getirilmesi sonucunda konargöçer grupların (yörükler) oluşturdukları mimari.

> Osmanlının son döneminde Kırım Savaşı ile başlayan, kaybedilen savaşlar neticesinde zorunlu göçlerin yaşandığı ve ülkesine dönmek durumunda kalan Kırım, Kafkasya ve Balkanlardan gelen göçmenlerin yerleştirildiği köylerde oluşan mimari.

> Erken Cumhuriyet döneminde Cumhuriyetin kazanımlarından olan köy kalkınma politikaları ile 14 köyde yapılmış olan planlı yerleşimler, özellikle kamu binaları / s. 62

 

Yörede yaygın olarak kullanılan çamur sıva, yapıların dış cephesinde, zemin kaplamasında ve çatısında; 10 teneke sarı killi toprağa 1 teneke buğday samanı ve alabildiği kadar su katılarak oluşturulmaktadır. Hazırlanan bu karışım her 8 saatte bir kürekle karıştırılıp 24 saat bekletilmektedir. Bu sayede harcın mayalanıp tutuculuğunun arttırılması sağlanmaktadır. Her yıl bir kere Eylül ayında yapılmak için hazırlanan bu harç elle alınıp duvar yüzeyine uygulanmaktadır / s. 68

 

Köylerde bulunan yerleşim alanları çevresinde doğal bitki örtüsünün yerini büyük ölçüde tarım alanları oluşturmaktadır.

Çukurova’da ilk pamuk faaliyeti 1830’lu yıllarda Adana’yı işgal eden Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa tarafından başlatılmıştır

…soya fasulyesi, 1990’lı yıllarda ise mısır ekimi yaygınlaşarak pamuğun yerini almaya başlamıştır. / s. 70

 

19. Yüzyılda Ceyhan ilçesine yerleşim, yaşanan Rus savaşından sonra Kırım’dan gelen göçmen grupla başlamış, Osmanlı’nın çöküşünün hızlanmasıyla Kafkasya ve Bulgaristan’dan gelen göçmen gruplarla beraber 20.yy. ortalarına kadar devam etmiştir.

 

SONUÇ VE ÖNERİLER

Goğebakan, Aynur Yeliz (2022), Kültürel Çeşitlilik Bağlamında Kırsal Mimari Mirasın Değerlendirilmesi: Adana İli Ceyhan İlçesi Örneği, Doktora Tezi, Çukurova Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Adana

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder