Mimarlık dergisi - 1997 (274) Mekansal Hikayeler Kentin Kalbine Bir Yürüyüş
Ömür Harmanşah
Metinler, gündelik yaşam pratikleri ile toplumsal mekanın
inşası arasındaki ilişkiyi incelerken, özellikle yayanın kenti nasıl kurucu bir
eylemle deneyimlediğine odaklanıyor.
Bu bağlamda, Michel de Certeau’nun teorisine başvurularak,
yürüme eyleminin mimarların planladığı geometrik düzenin aksine, kentin
topografyasına sürekli yeniden yazılan anlatısal ve retorik bir metin
oluşturduğu vurgulanır.
Yazar, haritacılığın seyyah rotalarının anlatısı olmaktan
çıkıp, bilimsel ve soyut bir konuma geçişini tarihi örneklerle açıklayarak, bu
dönüşümün kentsel mekansal hikayeleri nasıl dışladığını gösterir.
Kent, bir yandan fiziksel yapısıyla var olurken, diğer
yandan da onu saran söylensel (mitopoetik) içerikle iki kanatlı bir metin
olarak örülür.
Orhan Pamuk, Italo Calvino ve İlhan Berk'ten yapılan
alıntılarla desteklenen bu yaklaşım, kentin toplayıcı belleğinin ve gerçek
haritasının, yürümenin ve gezintilerin oluşturduğu hareketli coğrafyalarda
bulunduğunu ileri sürer.
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder