Dostoyevski
- Bay Proharçin
Semyon İvanoviç Proharçin, Ustinya Fedorovna'nın oda oda
kiraya verdiği dairesinin en karanlık, en ucuz köşesinde kalıyordu.
Ustinya Fedorovna'nın en gözde kiracısıydı.
Proharçin, kibar olmasa da, iyi, dürüst, ciddi biri (ayrıca
pinti ve cimri)
Ustinya Fedorovna şöyle diyordu: "Semyon İvanoviç denen
adamcağız çocuk gibiydi. Yirmi yıl okşa onu, evinde besle, hiç sıkılmazdı.”
Çok az konuşur, hep susardı, sohbetten pek hoşlanmazdı.
Semyon İvanoviç'in ortadan kaybolması evde büyük bir
kargaşaya neden oldu.
…Semyon İvanoviç'in küfelik sarhoş olduğunu fark etmişlerdi.
“Sarhoş falan değil, uyuşturucu da almadı; sana bir şey
söyleyeyim mi, sanırım felç geldi ona ya da öyle bir şey, belki de yaralıdır.”
Ateşler içinde yandığını hissetti.
…yangın Semyon İvanoviç'in kafasının içindeydi.
Ustinya Fedorovna: Eğri Sokaktaki evi kel kafalı bir sokak
kadınının yaktığını söyledi. "Yangından biraz önce orada görmüşler onu.
Mumu yakıp kileri tutuşturmuş."
Zimoveykin, Semyon İvanoviç'e: Yaramazlık etme! Uslu ol
Semyoncuk! Sakin ol! Yoksa her şeyi açıklarım, kardeşçiğim benim, tamam mı, her
şeyi anlatırım, duyuyor musun?
Herkes Mark İvanoviç'in bu söylediklerinin iyi bir sonuç
vereceğini umuyordu.
Hasta yerinde değildi.
…karyolanın altına girmiş, orada yatıyordu.
Bitmişti adamcağız. Elleri buz gibiydi. Gözlerini açmakta
zorlanıyordu.
Nihayet ortalık sakinleşti. Sernyon İvanoviç'in ölüm öncesi
çırpınışları da, kasılmaları da dindi. Bacaklarını uzattı Bay Proharçin
günahlarına, sevaplarına doğru yola çıktı...
Semyon İvanoviç'in mirası sandığı törenle açmıştı. Her şey
ortadaydı: iki eski bez parçası, bir çift çorap, yarım atkı, eski bir şapka,
birkaç düğme, eski ayakkabı tabanları ve çizmeler...
İşe yarar bir tek şey vardı: Alman malı kilit.
Yastığı istediler, içini dışını incelediler.
…ağır bir şey ses çıkararak düştü döşemeye. Yerden alıp
baktılar, bir cüzdandı bu. İçinde de on ruble vardı.
O anda bir paket daha düştü döşeğin içinden. Arkasından
yapayalnız iki elli kapiktikle bir çeyrek ruble yuvarlandı döşemede, sonra
küçük bir madeni parayla eski bir beşlik…
O zaman, döşemenin içini adamakıllı araştırmalarının daha
iyi olacağına karar verdiler.
Aman Tanrım! Neler yoktu orada... Güzelim rubleler, insana
güven veren ağırbaşlı bir buçuk rublelikler…
Tam iki bin dört yüz doksan yedi buçuk rubleydi.
…tabutta bile bir anını boş geçirmek istemeyen tecrübeli,
yırtık bir kapitalist gibi, birtakım hesaplar peşindeydi sanki.
…
Dostoyevski, Öyküler (çev: Ergin Altay), İletişim Yayınları
(3. Baskı 2011), s. 363-394
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder