Deniz
Bozkurt - Karşılaştırmalı Lozan ve Sevr Barış Antlaşmaları
Sevr Barış antlaşmasında parçalanan Osmanlı toprakları
üzerinde iki devlet kurulması kararlaştırılmıştı: Ermenistan ve Kürdistan.
Ermenistan fikrinin baş savunucusu Fransa bile askeri ve maddi
olarak Ermenistan'ı sahiplenmek istememiştir.
İngilizlerin önerisi, Kürdistan'ın bir aşiretler federasyonu
olmasıydı. Sınırları Ermenistan'ın güneyinden Fırat'ın doğusuna uzanacaktı. Fransa'nın
ısrarları üzerine Kürdistan'ın Türk egemenliği altında özerk bir devlet
olmasına karar verildi.
Sevr'de Kürdistan: Madde 62, 63 ve 64.
Sevr'de Ermenistan: Madde 90, 91, 92 ve 93
Sevr'de Azınlıkların hakları: Madde 140, 141, 142, 146 ve
149
Lozan’da azınlıklarla ilgili maddeler: Madde 37, 38, 39 ve
41
Boğazlar - İstanbul ve Saltanat
Boğazlar ve İstanbul 1. Dünya Savaşının kilit noktalarıdır.
İstanbul'un fethi, Hıristiyan Avrupa'nın inanmak istemediği bir gerçektir.
Hıristiyanlığın yüzyıllardır başkenti sayılan Constantinopolis, Müslüman
Türklerin iradesine girmiş, boğazlar trafiği de Osmanlı'nın kontrolüne
geçmiştir. Haçlı seferleri İstanbul'u geri almak için yapılmış bir Hıristiyan
ittifakıdır ve sadece İstanbul için bile tüm Avrupa ittifak yapmaya hazırdır.
Kuzeyde büyük Rus İmparatorluğunu kontrol etmenin yolu
boğazlardan geçmektedir.
Boğazların ve İstanbul'un sadece bir devletin kontrolü
altına verilmesi mümkün değildi, müttefiklerden hiçbiri bunu göze alamazdı. Öte
yandan Halifenin ve Saltanatın merkezi olan İstanbul'da Hilafeti dışlayacak bir
politika, tüm İslam dünyasında karmaşaya neden olacaktı.
Sevr’e göre Boğazlar müttefikler tarafından kurulacak bir
komisyonun kontrolüne verilecektir. Bu komisyon adeta boğazlar üstüne kurulmuş
bir devlettir.
Sonuç olarak Halife ve Saltanat İstanbul'da, tüm yetkilerden
arındırılmış şekilde, kalmaya devam edecek böylece (…) İngilizler
yaptırımlarını Halife aracılığıyla ve onun emri gibi Müslüman sömürgelere
ileteceklerdir.
23 Nisan l920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmuştur,
Sevr ise 10 Ağustos 1920'de Osmanlı Hükümeti tarafından imzalanmıştır.
Lozan'da üzerinde en çok tartışılan konulardan biri de
kuşkusuz boğazların durumu olmuştur. Burada üç ana görüşten söz edilebilir;
Sovyet Rusya, Boğazların ticaret gemilerine mutlak açık ancak, savaş gemilerine
kapalı tutulmasını savunuyordu. ABD ve Japonya dahil olmak üzere müttefikler
ise boğazların hem ticaret hem de savaş gemilerine açık tutulması taraftarıydı.
Üçüncü görüş ya da Türk görüşü, İstanbul ve Marmara'nın emniyeti için denizden
ve karadan gelebilecek her türlü saldırıya karşı bir güvence verilmesi, savaş
gemilerinin geçişlerine sınırlama getirilmesi, barış ve savaş durumlarında
ticaret gemilerine geçiş serbestliği (s. 13).
Sonuç olarak (Lozan’da) Boğazlar, milletler Cemiyetinin
oluşturacağı bir komisyonun yönetiminde olacaktır.
Sevr'de İstanbul ve Boğazlar: Madde 36-61
Lozan’da İstanbul ve Boğazlar: Madde 1, 2, 10-18
Sevr antlaşmasında mübadele ile ilgili hüküm Madde 143.'te
şöyle belirlenmiştir:
“…Bu anlaşmanın yürürlüğe girmesinden itibaren 6 ay zarfında
Yunanistan ile Türkiye, Yunanistan'a terk edilen veya Osmanlı'da kalan arazide
bulunan, Türk ve Rum ırklarına mensup ahalinin kendi istekleriyle ve karşılıklı
olarak göç etmeleri hakkında özel bir anlaşma imzalayacaklardır.”
…
Umay Kültür Sanat Merkezi Yayınları, Ankara 1998
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder