12 Eylül 2015 Cumartesi

Anthony Grafton - Kalpazanlar ve Eleştirmenler

Anthony Grafton - Kalpazanlar ve Eleştirmenler
Batı Tarihçiliğinde Yaratıcılık ve Sahtekârlık


Giriş
Sahte isimle ürün verme ya da kalpazanlık…

1
Kalpazanlık ve Eleştiri: Genel Bir Bakış
Kalpazanın ve eleştirmenin en parlak dönemi 10 dördüncü yüzyılda başlamıştı.
Kentler ve tapmaklar yeni bir şevkle destansı. Geçmişlerine dair kayıtlar icat etmeye yönelmişlerdi.

Ptolemaiosların İskenderiye kütüphanesinin kadrosu, eski Yunan edebiyatının klasiklerini derleyen, karşılaştıran ve kendi dizeleriyle taklit eden ozan-araştırmacılardan kumluydu.

Araştırm acı Varron, Plautus’un piyasadaki 130 oyunundan 109’unu kalp, 21 ’ini hakiki olarak değerlendirir, bir başka derleme ise 25 adet hakiki oyun içerir.

İÖ. birinci yüzyılla İS. üçüncü yüzyıl arasında ise özetle şu gelişmeler oldu: Araştırmacılar yığınla kalp eserle karşı karşıya kaldılar.
Bazıları yalnızca para kazanmak uğruna yazılmışken, bazıları da felsefi ya da dini doktrinlerle ilgili karmaşık tartışmalara destek olmak ya da onları çürütmek için yazılmışlardı.

Latince kitabeleri derleyen büyük Corpus’daki 144.044 yazmadan 10.576 kadarı sahte ya da şaibeli idi. Bunların çoğu da hayâlgücünü iyi çalıştıran Rönesans dönemi antikerlerine aitti.

Dini inanç ve amellere dair fetva kalpazanlığı da, Siyon Önderlerinin Protokolleri’nin kurgulanmasında oldukça dikkat çekici biçimde varlığını sürdürmüştür.

2
Kalpazanlar: Türler ve Araçlar
Entelektüellerin hakiki bir metni, yazdığı farzedilen yazara bağlı organik bir ürün olarak görmedikleri toplumlarda kalpazanlık ve intihal ortaya çıkar.

Çoğu erken dönem kalpazanını olduğundan masum görmenin tek açıklaması, geçmişin rahatsızlık veren bir vasfını örtbas etmeye yönelik isteğimiz olabilir.

Kalpazanlık eninde sonunda bir tür suçtur. Öyleyse, insani ya da edebi herhangi bir suçu ele alırken açıklanması gereken şu üç etkeni inceleyelim: Saik, araçlar ve fırsatlar.

Kalpazanlıklar, çoğunlukla entelektüel ve akademik projelerdi.

1530’da Erasmus’un hazırladığı Aziz Cyprianus’un eserleri dördüncü baskısını yapmıştı. Bu baskıya son anda bir de inceleme eklenmişti. De duplici Martyrio (Şehitliğin iki Biçimi Üzerine) isimli bu eserin önsözünde şöyle deniyordu: “Antik bir kütüphanede bulundu; keşke yazarın bunun kadar değerli başka eserlerinin de araştırılıp bulunması mümkün olsa.”

De duplici martyrio Erasmus’un keşfettiği değil kaleme aldığı bir metindir. (s. 51)

…kalpazanlık yapma isteği herkese bulaşabilir: Cahil kadar âlim de, namussuz kadar namuslu kişiler de bu işi yapabilir.

3
Eleştirmenler: Gelenek ve İcat

4
Eleştiride Kalpazanlık:
Dönüşümün Tekniği, Tekniğin Dönüşümü

Sonsöz
Eleştirmen de, tıpkı kalpazan gibi, zamandan ve mekândan kaçamaz. Kalpazan zihninde canlandırdığı geçmişe, kendi kişisel değerleriyle, o döneme ait olduğunu sandığı üslupları ve ifade biçimlerini yükler. İşte bu yüzden, kalpazanın eseri zamanla, kaçınılmaz biçimde, yüklenmiş olduğu anlamı yitirerek güvenilirlikten uzaklaşır ve tasarlandığının aksine, kendi zamanına ait bir belgeye dönüşür. Buna karşılık eleştirmen, sahtekârlıkları kişisel nedenlerden dolayı ve geldiklerini iddia ettikleri dünyaya ait olduğu söylenen dönemsel üsluplara da dayanarak, reddeder. Eleştirmenin bazı metin reddiyeleri, bu yüzden, yeri geldiğinde kabul görmemiştir.

…edebi kalpazanlığın tarihi üzerine en iyi kitap, W. Speyer’in Die literarische Fälschung im heidnischen und christlichen Altertum’udur (Münih, 1971) ve aynı zamanda modem eleştiri ve kalpazanlık konusunda da birçok bilgi verir.

Rönesans dönemi edebi kalpazanlığı ve buna yakın türler C. Mitchell tarafından az bulunur bir açık görüşlülükle araştırılmıştır, “Archaeology and Romance in Renaissance Italy", Italian Renaissance Studies, E. F. Jacob (der.), Londra, 1960.

---

Forgers and Critics
Creativity and Duplicity in Western Scholarship
Türkçeleştiren: Emre Yalçın
Dost Kitabevi

Mart 1998, Ankara

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder