Hakan Tong - Geleneksel Konutların Güncel Kullanıma Uyum Yeteneğinin
Değerlendirilmesi
Doktora Tezi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2001
Özet
…sosyal tasarımlarda karşılaşılan en büyük problem kullanıcı
grubunun belirsizliği olmaktadır.
Tezin amacı bu problemleri en aza indirmek için, geleneksel
Türk evi’nin uyum yeteneğini saptamak ve ortak kültür gruplan için ortalama
değerlendirme kriterleri oluşturmaktır.
Giriş bölümünde, konut probleminin çözümü için uygulanan
yöntemler ile problemin en büyük nedeni olan göç olayı ele alınmıştır.
ikinci bölümde geçiş konutları için model oluştururken mekan
ve eylem arasındaki ilişkiler sorgulanmıştır.
Üçüncü bölümde mekan ve eylem uyumunu ölçmek için kullanılan
yöntemler incelenmiştir.
Dördüncü bölümde geçiş süreci konutları için temel alınan
geleneksel Türk evinin seçim nedenlerinden söz edilmiştir.
Beşinci bölümde tez kapsamında ele alman 161 konutun
değerlendirilmesi yapılmıştır.
Altıncı bölümde ise sonuçlar üzerinde durulmuş ve beşinci bölümde
elde edilen veriler değerlendirilerek, geleneksel Türk evinin güncel kullanıma
uyum yeteneği tartışılmıştır.
1. Giriş
Bugün Türkiye'de iki kesim vardır. Birinci kesim, tasarruf
yapmış veya yapabilen nüfustur. Bu kesim konut sahibi olabilmektedir.
İkinci kesim ise tasarruf yapamayan nüfustur. Bu kesim için
ilk şart dış şartlardan korunmaktır.
Türkiye'de konut sorununu yaşayan bu nüfusun çoğunluğunu
büyük kente göç etmiş kırsal kökenli nüfus oluşturmaktadır.
Ülkemizde konut sorununun çözümünde üç sistem
uygulanmaktadır.
1. Toplu Konut
Sistemi
2. Sosyal Konut
Sistemi
3. Gecekondu
Sistemi
izinsiz yapılması nedeniyle yasal olmamasına karşılık
kullanıcının ihtiyaçlarına en iyi şekilde cevap veren sistem gecekondudur.
Ekonomik yönden sıkıntıda olan kullanıcı grubuna yönelik
olması gereken Toplu Konut uygulamalarına bakıldığında sistemin daha çok
ekonomik bağımsızlığını kazanmış kullanıcı grubuna yönelik olduğu göze
çarpmaktadır.
Sosyal Konut Sistemi / Tasarımcı ile kullanıcı arasındaki
bağlantı bu sistemde yok denecek kadar azdır. Kullanıcı ihtiyaçları kent
kullanıcısı gözüyle ele alınmaktadır.
Bu üç sistem karşılaştırıldığında, kullanıcı ile konutu
arasındaki uyumsuzluğun Sosyal Konut Sisteminde üst seviyeye çıktığı
görülmektedir.
Kullanıcı, gecekonduda konutunu kendi planladığı için
ihtiyaçlarını karşılayabiliyor, Toplu Konutta ihtiyaçlarının ötesinde konfor
arayışı içine giriyor, Sosyal Konutta ise ihtiyaçlarını karşılamayan bir kalıba
sokuluyor.
…ortak kültür yerine ortalama kültürlerin belirlenmesi
gerekmektedir.
2. Konut ve Mekan-Eylem Uyumu
Kırsal kültürden kent kültürüne geçiş sürecinde olan
kullanıcı profiline en uygun yöntem, mevcut çevre sisteminin güncel kullanıma
uyum yeteneğinden yararlanarak yeni çevre sistemi geliştirmektir.
…mekan hizmet ettiği eylem ya da eylem grubunun tabiatına
göre biçimlenir.
İnsan toplumsal geleneklerine uygun bir çevrede yaşama
ihtiyacı duymaktadır. Yaratılan çevrede ise sosyal amaca ulaşma ihtiyacı
bulunmaktadır.
Anaerkil Aile yapısından Çekirdek Aile yapısına geçiş,
konutta kullanılmayan mekanların ortaya çıkmasına neden olmaktadır.
3 Mevcut Çevre Sisteminin Güncel
Kullanıma Uyum Yeteneğinin Saptanması
…
4. Geleneksel Türk Evi’nin Uyum
Yeteneğinin Saptanması
Türk evi genellikle bir katlıdır.
Geleneksel Türk evi incelendiğinde, asıl yaşama alanlarının
evin birinci katı olduğu, zemin katın daha çok depo, kiler, ahır vb. servis
fonksiyonlarını karşıladığı görülmektedir.
5. Değerlendirme
…
6. Sonuç
Gecekondunun en önemli özelliği esnek olabilmesi, yeni ihtiyaçlara
da yanıt verebilmesidir. Aynı özellik geleneksel Türk evinde de görülmektedir.
Kullanıcı yeni ihtiyaçlarını karşılayabilmek için
gerektiğinde gecekondusunu yeni ekler ile büyütebilmekte, yeni donanımlar ile
standardını yükseltebilmektedir. Ancak zaman içinde yeni kültüre alıştıkça bu
konutlar da yetersiz kalmakta ve kullanıcı başlangıçta kendisine yabancı gelen
kent konutlarına yönelmektedir.
Uyum konutları için tasarım kriterleri belirlerken, en büyük
problem ortak bir kültürde buluşmanın zorluğudur.
Mekansal açıdan karşılaştırmalar yapıldığında Karadeniz ve
Doğu Anadolu Bölgesi konutlarının hayat mekanlarının güncel kullanım
değerlerinin geleneksel değerlere daha yakın kaldığı, oda mekanlarının ise tüm
bölgelerde ortalama değerin altına düştüğü görülmüştür. Konut ölçeğinde yapılan
değerlendirmelerde ise Karadeniz bölgesi konutlarına ait güncel kullanım
ortalama bağıl asimetri değeri, geleneksel kullanım ortalama değerinden %43
oranında daha düşük çıkmıştır. Değişim değerleri incelendiğinde Karadeniz
bölgesi konutlarının güncel kullanıma daha kolay uyarlanabildiği
anlaşılmaktadır.
…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder