Mevlüt
Kaya - Kaynağa Gitmek, Giresun Yöresinde Unutulmuş Bir Deyimin
Tarihsel Arka Planı
“Kaynağa gitmek” Giresun yöresinde
yüzyıllarca kullanılmış olan bu kavram, otçu göçü geleneğinin önemini
yitirmesine paralel olarak unutulmaya yüz tutmuştur. Kavramın temelinde yatan
yaylacılık-hayvancılık-ziraat üçlemesinden doğan aile fertlerinin iş bölümü ve
ara zamanlara bağlı rol dağılımının daha iyi anlaşılması için Türk kültüründe
şenliklerin, göç ve göçebeliğin tarihsel arka planının incelenmesi
gerekmektedir (s. 61).
İnsanlarla toprak arasındaki temel ilişki,
bireyin zihnini, yüreğini ve ulusun kimliğini şekillendirmektedir.
Dil ve kültür ayrılmaz bir bütündür;
bunlardan birinde yaşanan değişiklik, diğerini de etkilemektedir (s. 62).
Haziran sonu ile Temmuz ortalarına
rastlayan otçu göçünde, yayla yolları kalabalık insan kümelerinin
kutlamalarının yanı sıra hayvanların çan, kelek ve kor sesleri ile donanırdı
(s. 65).
Giresun yöresinde yaylalara yılda üç kısım
göç düzenlenmektedir. Birinci göç, “yaz göçü” adını taşımaktadır. Hayvanların
göçürüldüğü zamandır. Nisan-Mayıs aylarında…
İkinci göç otçu göçüdür. Yayla sezonunun
ortasına rastlamaktadır.
Üçüncü göçe “güz göçü” denilmektedir (s.
66).
Giresun yöresinde kullanılmakta olan
“kaynağa gitmek” kavramı, doğrudan doğruya eğlence ile ilişkilidir. Eğlence
sürecinde farklı statü ve yaştaki insanların bir araya gelip tanışması,
“kaynaşma” olarak kabul edilmiştir. Ayrıca “kaynamak” eylemindeki hareketlilik anlamı
da kavramın eğlence ile ilişkisini destekler niteliktedir (s. 69).
---
Kaya, Mevlüt. (2018), “Kaynağa Gitmek, Giresun Yöresinde Unutulmuş Bir Deyimin Tarihsel Arka
Planı” SSAD Stratejik Araştırmalar Dergisi, Cilt: 2, Sayı: 3, (s. 61-74)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder