Fatma
Acun - 15 ve 16. Yüzyıllarda Şebinkarahisar ve Civarında Yerleşim Modelleri
15. ve 16. yüz yıllar Osmanlı Karahisar-i Şarki
Livası, modern Türkiye'deki Giresun, Gümüşhane ve Sivas illerindeki bazı
ilçelere tekabül etmektedir.
Bütün Karahisar bölgesi, ortalama
yüksekliği 1500-2000 metreye ulaşan dağ platoları ile kaplıdır (s. 138).
Bölgedeki ana idari biri nahiyedir.
1485 tarihinde nahiyelerin büyük çoğunluğu 15-20
köye sahiptir (s. 140).
Nahiyelerden yaklaşık yarısının adi Türkçe
ve İslami (Arapça veya Farsça anlamındadır) olmayan adlardır, Kösi Kovana, Alucara,
Gavezit Mindavel gibi. Bu adlar, bahsedilen nahiyelerin, bölgenin Türklerin
eline geçmesinden, yani Osmanlı fethinden yaklaşık dörtyüz yıl önce var olduğuna
işaret etmektedir. Geriye kalan nahiye adları Türkçe, İslami veya ikisinin karışımı
olup bu adları taşıyan nahiyelerin Türkler tarafından kurulduğunun delilleri
olarak değerlendirilebilir; Karahisar, Gezenger, Suşehri, Akşehirabad, Serin,
Sisorta, Emlak, Menteşe, Güdül, Firuz, Hasangeriş, Sahneçimeni ve Yemlü gibi.
Hasangeriş
nahiyesinin hikâyesi,
…on dört kişiden oluşan bir grup müsellem,
nefs olarak kabul edebileceğimiz nahiye merkezinde yasamakta idi.
Müsellem teşkilatının Osmanlılardan önce
var olduğunu ve ilk dönem Osmanlı askeri teşkilatını oluşturduğunu biliyoruz
(s. 142).
Müsellemler için nahiye oluşturulmasının
nedeni, onların yetiştiği bölgenin bir coğrafi ünite teşkil etmesi olabilir.
Köylerin ayrılmaz parçası [olan mezralar
(…) çok nadir istisnalar dışında, yerleşik nüfusa sahip olmayan ziraat sahalarıdır.
Yer
Adlarının Analizi
Bölgedeki yer adlarının en belirgin
özelliklerinden biri, eski köy ve mezra adlarının devam etmiş olmasıdır.
Mutaga, Züham, Mesar, Ayasmos (kutsal su kaynağı), Cahmaniş vs. Türk öncesi
döneme ait yer adlarıdır (s. 155).
Yer adlarının en göze çarpan özelliği,
bunların büyük bir kısmının tabiatla ilgili olmasıdır.
(Şahıs adlarından kaynaklanan yer adları) Oğuz
boylarının adlarını taşıyan köy sayısı oldukça az olup, bölgedeki ilk Türk
yerleşmesinin niteliği hakkında fikir vericidir. Şahıs adlarının köy adları
olduğu durumlarda, bu adların köylerin kuruluşunda öncülük etmiş kişilerin
adlarından gelmiş olması kuvvetle muhtemeldir (s. 156).
Yeni adlar arasında, dikkate değer sayıda
eski Rum ve Ermeni adlarının bulunduğu gözlenmiştir: Ermenos, Kiryanos, Mandi,
Ubarı, Esküne, Kara Gavezit gibi (s. 158).
Bazı mezralar 16. yüzyılın ortalarına doğru
köy haline gelmiş fakat Karahisar'dan başka bir şehir merkezi hiç oluşmamıştır.
Bu da bizim, 15. ve 16. yüzyıllar boyunca köy toplumu ile karşı karşıya olduğumuzu
gösterir (s. 159).
---
Acun, Fatma (1996), “15 ve 16. Yüzyıllarda Şebinkarahisar ve Civarında Yerleşim Modelleri,”
Giresun Tarihi Sempozyumu Mayıs 1996, Bildiriler
Kitabı (s. 137-159), Giresun Belediyesi Kültür Yayınları, 1997
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder