Hat Sanatında Kullanılan Alet ve Malzemeler
Mustafa Uğur Derman
Eski Yunancadaki “kalamos”dan Arapçaya geçen ve Türkçemizde
yaygın bir kullanılma sahası bulunan kalem kelimesinin hat sanatındaki bir
mânâsı da “yazı nev’i ” dir. Bu kelimenin çoğulu olan aklâm, sülüs, nesih,
muhakkak, reyhânî, tevki’ ve rıka’ adlarıyla mâruf altı cins yazı hakkında
kullanılan Aklâm-ı sitte tâbirinde yer alır. Kilk ve hâme kelimeleri de
Farsçada kalem demektir.
Kamış kalemlerde, çok sert veya çok yumuşak, çok kalın yahut
çok ince, yassı, eğri ve dalgalı olmaması gibi vasıflar aranır.
Kalemleri süslemek maksadıyla, daha gübreye yatırmadan
evvel, arzu edilirse üzerlerine helezonî olarak iplik sarılır, oradan
alındıktan sonra iplikler çıkarılınca, sarılmış yerler akçıl kalır ve bu,
kaleme hoş bir görünüş verir. Mühim kişiler (padişah, vezir gibi) tarafından
kullanılacak kalemlerin sap tarafına altın veya gümüşle tezyinat yapıldığı da
vâkîdir.
Kamışın içinde mevcut olan boydan boya boşluk nâl denilen
iplik gibi ince nebatî liflerle doludur. Kalemin ilk açılışında, bunlar ucundan
tutulup çıkartılır.
Kalem yeniden çılırken, ağzının genişliği kıl kadar farklı
olsa, bu, hele nesih gibi ince yazılarda büyük bir estetik kusur teşkil eder.
Böyle uzun metinleri ince hat ile yazmak için Cava adasında yetişen bir sıcak
ülke ağacının yaprak diplerindeki siyah renkli sert, düzgün ve ince uzantıları
işte bu maksadla kullanılır ve Cava kalemi adıyla bilinir, bunun ağzı kolay
aşınmaz.
Kalemin ağız kısmının birkaç santimetre çatlatılarak iki
yakaya ayrılmasına kalem şakkı denir.
Kalemtıraş tîg denilen kesici kısım, kıymetli malzemeden
yapılmış sap, bu ikisini birbirine bağlayan parazvanadan meydana gelir. Boyu
10-20 cm arası olur. Kesici kısmın şekline göre hattatî, kâtıbî, söğüt yaprağı,
küt, servi, cam kırığı gibi isimler alan kalemtıraşların sapı kemik, fildişi,
abanoz, mercan, …, çelik, altın kakmalı çelik gibi malzemeden yapılırdı
Makta, 2-3 cm eni, 10-20 cm boyu olan, 2-3 mm kalınlığında
kemik veya fildişi bir plakadır. Bağa ve sedeften yapılanları da makbuldür.
Hokka / “Küçük kutu” manasına gelen Arapça bir kelimedir.
…
Derman, Mustafa Uğur (2009), Hat Sanatında Kullanılan
Alet ve Malzemeler, Hat ve Tezhip Sanatı, Hazırlayan: Ali Rıza Özcan
(içinde: s. 221-229), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder