Süleyman
Kazmaz - Halk Kültürüne Toplu bir Bakış Düşünceler ve
Değerlendirmeler
…kültür, insanların ve toplumların istekleri
ve ihtiyaçları doğrultusunda, yaratıcı güçleri oranında, çevrenin, kaynakların
sağladığı imkân ve şartlar ölçüsünde doğar ve gelişir…
Her toplum başka toplumların kültüründen
yararlanır, ihtiyaç duyduğu, fakat kendisinin üretemediği eserleri başkasından
alır.
Yeterli ve gerekli yaratıcı güce sahip olmayanlar,
ileri düzeye ulaşamayanlar dışa, daha doğrusu başkalarına muhtaç duruma düşerler;
yabancı kültürlerin istilâsına uğrarlar (s. 297).
Halk Kültürü, toplumların dış etkenlerden
uzak kalarak istek ve ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kendi yaratıcı güçleri,
çevre kaynakları ölçüsünde ortaya koydukları ve zaman boyunca bir arada yaşayarak
meydana getirdikleri eserlerin bütünüdür…
Halk kültürü zamanın akışı içinde, uzun süre
bir arada yaşama düzeninden doğmuştur (s. 298).
Kasabalarda ve şehirlerde öteden beri yaşayan
bir halk kültürü vardır. Bu kültür devam etmiş olmakla birlikte dış
kültürlerin, basının, radyonun özellikle televizyon yayınlarının etkisiyle
gerilemiştir. Aynı durum köylerde de görülmektedir (s. 300).
Dilsiz hayvan: Bu deyim acılarını anlatamayan hayvanlara yönelik
davranışların koruma ve sevme duygularına dayanması gerektiğini anlatır (s.
303).
Halk kültürü eserleri, kullanılan malzemeye
ve karşılanan ihtiyaca göre iki bölümde incelenir: maddî kültür eserleri,
manevî kültür eserleri.
İnsanın iki dünyası vardır. Birincisi dış
dünya; beslenme, giyinme, barınma, korunma ve savunma alanlarındaki çalışma ve
eylemlerden meydana gelen dünya. Bu dünya, maddeden kaynaklanan sınırlı
imkânlarıyla insanı bunaltır, onun için kişi dilediği gibi yaşamak amacıyla
kendine ikinci bir dünya yaratır. Düşünce, duygu, heyecan ve hayal
unsurlarından meydana gelen bu dünya iç dünya olarak adlandırılır (s. 304).
Giyinmenin bir de güzel sanat tarafı vardır;
güzel giyinmek. Bu gelenek bir yönüyle gösteriş, bir yönüyle de hem giyenin
güzellik ihtiyacını karşılamak hem de çevrede güzel izlenim bırakmak amacıyla
uygulanır. Bunun içinde giyinme süs unsurlarıyla tamamlanır (s. 306).
Ormanın, ağacın bol olduğu yerlerde, ayrıca
yağmurlu, rutubetli yörelerde yapılar genellikle tahtadan meydana getirilir. Buna
karşılık rutubeti az, kışı ağır, taş malzemenin kolayca sağlandığı bölgelerde
taş yapılara ağırlık verilir (s. 307).
…yaşlıların, dede ve ninelerin, hala ve
teyzelerin bu yapı içinde yerleri bulunmaktadır
(s. 308-309).
Geleneklerde en önemli nitelik, belli
kişilerin söz konusu olmaması ve menfaat unsurunun bulunmamasıdır.
Halk kültürü, millî medeniyeti oluşturmak ve
geliştirmek açısından toplumlar için güç kaynağıdır. Bu niteliği dolayısıyladır
ki milletlerin yeni atılımlar yapması, geleceğe hazırlanması halk kültürüyle
gerçekleşir; geçmişte güçlü eserler yaratmak, gelecekte daha üstün başarıya
ulaşmanın gerektirdiği güveni sağlar (s. 321).
---
Kazmaz, Süleyman, (2001), “Halk Kültürüne Toplu bir Bakış Düşünceler
ve Değerlendirmeler,” Erdem Dergisi, Cilt: 13, Sayı: 38, (s. 295-325)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder